2.Bölüm: "Seçim."

6.4K 394 31
                                    

"Cevap vermeyecek misin?" Diye sordu Aras merakla. Yutkundum.
Hemen burdan koşarak gitmek istedim.

Emir'e kısa bir bakış attım. O da cevabı merak ediyordu.

Herkes bize bakıyordu. Aras'la gözlerimi tekrar birleştirdiğimde beni bekliyordu. Tam o sırada Allahım beni duymuş olacak ki zil çaldı. Hemen toparlandım,saçlarımı kulağımın arkasına aldım. Kantindekiler dağılmaya başlamıştı. Bende durumdan faydalanıp "Hiçbiriniz kafirler." Diyerek arkamı dönüp gidecektim ki sertçe kolundan tuttu ve beni kendine çevirdi. Zil çaldığı için herkes bize çarpa çarpa ilerliyordu. Burunlarımız arasında üç santim falan varken kalbim korkudan deli gibi atıyordu. Yüzündeki sert ifade bir an yumuşadı ve gülümsedi.
"Sen bilirsin. Nasıl olsa bizi seçeceksin."
Cidden mi? Bu benimle dalga falan mı geçiyordu?
O sırada Emir de kolumdan tuttu. Birlikte hızlı adımlarla yürüyerek sınıfa gittik.
Emir karşı sınıftaydı.
11/A Yani. Hoca ben sınıfa gittikten iki dakika sonra gelmişti. İlk günden geç kalmak istemezdim.

Sırada mal mal etrafa bakarken Enes ile hiç muhatap olmamıştım. Dersin ilerleyen dakikalarında hoca 'psikoloji' konusunu açmıştı. Sınıftan biri kalkıp soru sordu.

"Hocam psikopatlık doğuştan gelen bir şey mi yoksa sonradan mı oluşuyor? Çünkü bazı arkadaşlar konusunda emin olamıyorum."

Herkes buna kahkahalarla gülerken, ben 'ne alaka' diye düşünüyordum.
Sonradan farkettim ki,Enes'e laf atmıştı. Tüm sınıf ona bakıyordu,o ise hiçbir şekilde umursamıyordu. Gaza geldim ve elimi soru sormak için kaldırdım. Hoca söz hakkı verdiğinde kalkıp konuştum.

"Hocam,bir şey soracağım. İnsanların yaptığı her şeyi dalga haline getirip,insanlara maymun etmeye çalışan boş insanların hastalığının ismi nedir?"

Sınıftan 'ooooo' sesleri yükselirken laf soktuğum çocuk sinirlendiğini belli ediyordu. Hoca gülümsedi. Sanki bu laflara alışıkmış gibi. Böyle geri zekalılar olduğu sürece insanlar hep geriye çekilecekti. Enes'e baktığımda bana bakıyordu. Sanki bir an gülümsedi. Pek anlayamadım, saliselikti. Ona gülümsedim ve sıraya geri oturup defterimi karalamaya başladım. Tüm ders böyle böyle oyalandım. Zil çaldığında başımda birinin dikildiğini hissettim. Elimdeki kalemi defterin arasına koyup başımı kaldırdım. Az önce laf soktuğum çocuk sinirli bir şekilde bana bakıyordu.

"Ne?" Dedim hafif dikleşerek.
"Yeni kız fazla cesurmuş." Dedi arkasında beliren sarışın kız. Tipi sürtüklere benziyordu.
"O cesareti başına dert açacak ama." Dedi çocuk kendinden fazla emin konuşuyordu. Sarışın kız bana öldürücü bakışlar atıyordu.
"Ulan sürtüquella!" Diye lafa girmiştim ki başka bir sesle girdi araya.
"Ne o Alp? Birinin sana laf sokması fena koymuş bakıyorum." Saçları beline kadar kızıl saçlı,yeşil gözlü ve çok güzel bir kızdı konuşan.
"Sen karışma Mısra." Dedi adının Alp olduğunu öğrendiğim çocuk.

"Ya şu kızı rahat bırak ya da ben geçenki olayı ağzımdan kaçıracağım." dedi kendinden emin bir şekilde.

Alp'in yüzü asılmış susarak yerine yönelmişti. Acaba bahsettiği şey ne olabilir diye düşünmeden edemedim.
"Iyi misin?" Dedi Mısra gülümseyerek. Başımı evet anlamında salladım.

"Bu salak bazen kendini fazla mükemmel sanabiliyor.
Aldırma."

"Kendini bir şey sandığı bariz bir şekilde ortada dümbüğün."

"Bu arada ben Mısra." Dedi samimi bir şekilde gülerek.
"Ben de Doğa." Dedim elimi uzatıp.
Kız çok samimi ve sıcakkanlı görünüyordu. Hemen kanım ısınmıştı.

"Ee,senin buraya geliş amacın ne?" Diye bir soru attı ortaya. Gözlerimin dolmasını engelleyemedim. O da bunu anlamış olacak ki üstünde pek de durmadı.

Düşman İkizlerWhere stories live. Discover now