Victor atının üzerinden koştururken bir yandan "Zafer ya da ölüm" diye bağırıyordu.Her savaşta Kuzey'lilere cesaret vermesi için söylenen bu söz Kuzey'li askerleri daha çok cesaretlendirilmiş kampa bir gölge gibi çökmüşlerdi.Tyler ve Simon kampın bir yanından Victor ise askerleriyle diğer taraftan saldırya geçmişti.Atlarıyla asileri ezip geçiyordu.Perişan bir halde bazıları saklamaya çalışıyordu ama bir yararı yoktu.Kuzeyliler onlarıda buluyor ve kellerini alıyordu.Victor atıyla koştururken atına gelen mızrakla yana doğru devrirdi.Neyse ki atın altında kalmamıştı.Atına bakmıştı ve gözünün üzerindeki mızrağı görmüştü.Victor ayağa kalkmıştı .Büyük ve ağır kılıcını çekmişti.Üzerine doğru koşan asilere iki eliyle tuttuğu kılıcını savurmaya başlamıştı.Karşısındaki asker kılıcını kaldırıp vurucakken Victor kendi büyük ve ağır kılıcıyla darbeyi karşılaıp adamı kılıçsız bıraktı.Adam ne yapacağını bilemedi.Yüzü bir an düştü ve merhamet dilemeye başlamıştı.Victor ise onu daha fazla dinlemeden karnına kılıcını sokmuştu ve çıkarmıştı.Victor kafasını kaldırdığında kampın alevler içinde olduğunu gördü ve birazdan bir patlama sesi duyuldu.Victor askerini alarak kampın içine doğru hücum etmeye başladı.Önüne gelen asi askerini kıcıyla doğrayıp geçiyordu.Bir asi askeri onu çok uğraştırmıştı.Hızlı bir adamdı.Ama Victor kılıcının adamın boynuna sapladığında sahip olduğu hızın bir anlamı kalmamıştı.
***
Tyler, pozisyon almış ve kalkanlarıyla onları bekleyen asi askerlerin üzerine doğru koşturmaya başladı.Zıpladı ve bir karabasan gibi asi askerlerin birinin üzerine çöktü.Adam kalkanına gelen darbeyle sarsırdı ve yere düştü.Adama hiç şans tanımadan kılıcını karnına sapladı.Sonra çekti.Karşısından gelen kılıç darbesinden son anda bir vücut hareketiyle kurtulmuştu.Adam boşluğa düştüğünde Simon onu karşılamış ve kafasını bedeninden ayırmıştı.Tyler, bir adamla daha karşı karşıya geldi.Sıra sıra kılıçlarını birbirlerine çarpıştırıyorlardı.Adam Tyler'I kalkansız bıraktı.Tam kılıcını indiricekken Tyler adamın kolunu kesti.Eliyle birlikte kılıcı yere düştü.Adam acılar içinde yerde kıvranıyor.Tyler kılıcını kaldırıp onu öldürmek üzereyken bundan vazgeçti ve adamı olduğu gibi bıraktı.Simon koşturarak yanından geçti.Zıplayarak kılıcını bir adamın kafasına sapladı.Tyler onu izlerken üzerine gelen asi askerini daha sonradan farketti.Asker kılıcını indiricekken Tyler ondan sıyrıldı ve asker önünde kaldı.Adamın arkasından kılıcını sapladığında adam elindeki kalkanını ve kılıcını yere düşürdü.Tyler kılıcını çekti.Adam yüz üstü yere yapıştı.Askeri ilk dalgayı temizlediğinde Tyler gözlerini ileriye dikti.Parlayan bir zırhıyla askerleriyle durmuş bir adam gördü.Askerlerini arkasına aldı."Sanırsam bu komutanları" diye aklından geçirdi.
"SALDIRIN !" dedi ve adamın üzerine doğru koşturmaya başladı ve kılıçları havada çarpıştı.
***
George Kenway ne yapacağını ilk başta bilemedi.Telaşlı bir şekilde kılıcını ve kalkanını alması için koşturdu.
"İki taraftanda kuşatıldık komutanım."
George, duymamış gibiydi ama aslında adamın dediğini duymuştu.Zırhını taktı ve Jim'e doğru hızlı bir şekilde yaklaştı.
"Bir tarafı askerleri toplayıp sen al.Diğer tarafı bana bırak."
"Bir arada olmalı-"
"İKİ TARAFTANDA KAMP KUŞATILDI.SADECE DEDİĞİMİ YAP."
George Kenway hızlı bir şekilde kamptan fırladığında alevler onu karşılamıştı.Şaşkın bir şekilde etrafına bakınıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bitmeyen Savaş
FantasyKrallar ölür,zaman geçer,tarihi anlar unutular ama Kuzey ile Güney arasındaki savaş asla bitmez ! Yüzyıllar boyunca süren savaş tekrar gün yüzüne çıkmayı bekliyordu.Ama bu sefer diğer savaşlardan farklı olacaktı.Çünkü artık sona doğru yaklaşılıyordu.
