Bitmeyen Savaş

Bölüm 4

Uzun masa boyunca oturmuşlar birbirlerine bakıyorlardı.Kimse söze girmiyor.Kimse ağzından tek kelime bile çıkarmıyordu.Kim karşısındaki adama odaklanmıştı.Bunu beklemiyordu.Kimse beklemiyordu.Bu herkes için büyük bir sürpriz olmuştu.Kim'in solunda ise Jack duruyordu.Sağındaki sandalyede ise Oliver Butler oturuyordu.Ardı sıra Güney politikacıları ve Kim'in karşısında George Kenway oturuyordu.Jack adamı incelediğinde kırklı yaşlarda olabileceğini tahmin etti.George'un yanında ise bir adam vardı.Jack'de onun yardımcısı olabileceğini öngörüyordu.Hiçbir kuzeyliye güvenilmeyeceği öğretilmişti tüm Güneylilere ve bu Jack'de de vardı.Ama Jack'de bu hiçbir zaman çok büyük bir nefrete dönüşmedi.

Biraz sonra derin sessizliği Kim'in kalın sesi bozmuştu.

"Konuşmayacakmısınız ?"

George Kenway kaşını kaldırdı ve hafif bir sırıtmayla kolunu masanın üzerine koydu.

"Sonsuza kadar böyle durabilirdik.Sonuçta düşüncelerimiz aynı.Ne istediğimi gözlerimden de anlayabilirdiniz."

"Gözleriniz o kadar etkileyici olduğunu söyleyemem.Ama sözlerinizi duymak isterim.Onlarında etkileyici olup olmadığını öğrenirim."

"Tamam o zaman.Konuya gireceğim.Biliyorsunuz ki Kuzey'de bir isyan var ve az önce öğrendiniz ki isyancıların lideri benim.Buraya ise sizden yardım istemek için geldim."

Bir anda salonda Kim'in kahkaları ardından masada oturan diğer adamların kahkaları yükseldi.George'un yüzü bir an ekşidi.Bu kahkaha onu olumsuz etkilemiştir.Çünkü bu aşağılayıcı bir kahkahaydı.Biraz sonra bu sesler dindiğinde Kim gözlerini adama doğru dikti.

"Demek bizden yardım istiyorsun ? Gerçekten bunu mu istiyorsun ? Acaba siz aklınızı kaçırmış olabilir misiniz?"

"Aklımı kaçırmış olsaydım Güney'de kral olurdum."

Bu sefer Kim'in yüzündeki gülümseme dindi.Jack'in bakışları sertleşti.Masada oturan yöneticilerde öyleydi.

"Ben buraya oyun oynamaya gelmedim Kral Kim Butler.Ben buraya bir anlaşma yapmaya geldim.Her Güney'li Kuzey'i yerle bir etmeyi her Kuzey'lide Güney'i yerle bir etmek ister.Ama ikiside bunuda yapamaz.Sadece abuk subuk savaşlarda kılıç çarpıştırırlar."

"Peki siz isyan ederek Kuzey'i yerle bir etmek istemiyorsanız, ne istiyorsunuz ?"

"Yönetimi ele geçirmiyi istiyorum.Kuzey'i yerle bir edemezsiniz.Haritadan silemezsiniz.Sadece değiştirebilirsiniz."

"Bunu yapmak hiç o kadar kolay değil."

"Bu yüzden buradayım.Bu yüzden sizlerden yardım istiyorum.Bize yardım edin.Kuzey'i beraber alalım."

Kim kafasını Jack'e doğru çevirdi.Jack'in suratından herhangi bir duygu durumunu anlamak mümkün değildi.Soğuk bir suratla babasına baktı.Kim'in aklından düşüncelere akıp gidiyordu.

"Diyelim ki Kuzey'i ele geçirdik.Ya sonra ? Sizler bu sefer yönetimi alacaksınız ve Güney karşı savaş açıcaksınız."

"Size savaş açmak isteseydim buraya gelirken sadece yardımcı almazdı.Tüm ordumla gelirdim.Çünkü Güney'in asker sayısının az olduğunu biliyorum.

"Madem asker sayımız az neden benden yardım istiyorsun ?"

"Sayısı az dedim.Savaşacak durumda değiller demedim.Eğer sahip olduğunuz gücü bizle birleştirirseniz bizimde sizinde gücünüz artacak.Sonuçta aynı amaca hizmet ediyoruz."

"Sizin hiç haberiniz varmı bilmiyorum ama Güney'liler hiçbir Kuzey'lilere güvenmez.Sonuçta sende bir Kuzey'lisin."

"Bu çok saçma bir düşünce.Her Kuzey'li bulunduğu toprağı sevecek diye bir şey yok ve bazı Kuzey'lilere güvenmelisiniz.Özellikle bana.Ben bir Kuzeyliyim evet ama Kuzey Krallığını hiçbir zaman sevmedim.Yöneticlerini,krallarını,kraliçelerini,oğullarını,kızlarını,dedelerini,geldikleri nesilleri.Hiç sevmedim.Çünkü hiçbiri gerçek bir kral değildi.Hiçbiri Kuzey'e hak ettiğini veremedi.Daha demin "bana yöneticimi alacaksanız ve Güney'e karşı savaş açacaksınız" demiştin.Evet bunu yapabilirim.Ama yapmayacağım.Savaş sadece Kuzey Krallığına karşı yapılacak.Onu ele geçirdiğim de ise sizlerle savaşa girmeyeceğim.Amacım barışı sağlamak.Bu nesiller boyu sebepsizce süren boktan savaşı durdurmak.Üsteklik bunu resmiyete dökerek garantisini bile verebiliriz."