12🍂Muhteşem Koku

13.7K 939 687
                                    

Ben de ona baktım. Şu an acı çeken gözlerime bakması ve daha da pişman olabilmesi için direkt gözlerinin içine bakıyordum.

Min Seok babam rahat durmadı tabii. Lee Know eğilip eliyle koluma bakmaya çalışırken, o yüksek sesle Hyunjin'e bağırmıştı.

"Bana bak Hyunjin! Bundan önceki olaylarda bir öğretmen olarak,bir müdür olarak karşına çıktım. O zaman sadece bir müdürün gazabını gördün. Hatta göremeden paçayı sıyırdın. Ama eğer Yeon Soo'ya zarar verirsen bir müdürün değil, bir babanın gazabıyla karşı karşıya kalırsın. Ve inan ki bu sefer asla elimden kurtuluşun olmaz! Duydun mu beni?!"

🍂

"Tamamdır. Verdiğim merhemi 1 hafta boyunca her gün sürüp bu bandanayla sararsan hiçbir şeyin kalmaz."

"Teşekkür ederim."

Önümdeki doktora saygıyla başımı eğip teşekkür ettikten sonra Min Seok babam hemen yanıma oturdu. Şu an ben de sedyenin üzerinde oturuyor, can sıkınyısıyla boşlukta kalan ayaklarımı bir ileri bir geri sallıyordum.

"İyisin değil mi? Çok canın yanıyor mu?"

Endişeyle yüzüme bakan çehresine dönerek;

"İyiyim, merak etme. Ağrısı geçti sayılır." dedim. Ama hâlâ çok telaşlı görünüyordu. Sanki... Sanki gerçekten öz babammış gibi.

Duvara yaslanarak kollarını birbirine bağlamış Lee Know da sesli bir şekilde nefesini verdikten sonra ağır ağır yanıma yaklaştı. Gözlerim bu sefer hareket hâlinde olan Lee Know'u buldu.

Kısa bir süre sonra tam karşımda durdu. O ayaktaydı ve ben oturduğumdan dolayı yüzüne başımı kaldırmış bakıyorum.

Tebessüm etti. Ardından;

"Geçmiş olsun Yeon Soo, iyi olduğuna sevindim." dedi.

Ona da saygıyla hafif başımı eğdim. Bu esnada gözüm odadan içeri girmiş ama olduğu yerde, kapının önünde bizi gözetleyen Hyunjin'e takıldı.

Ben oraya bakınca kısa bir süre sonra onun da gözleri benimkileri buldu.

Lee Know fark etmiş olmalı. Benim baktığım yere başını çevirdi. Lâkin sinirden boynundaki damarların gerildiğini ona bakmasam da yan gözle görebiliyordum.

İkimizin odak noktası Hyunjin olunca babam da oraya baktı. Ama o bizim gibi değildi maalesef. Bakmakla kalmadı ve hızla oraya doğru hareketlenerek;

"Senin ne işin var burada?!"diye bağırdı.

Bir şey yapmasına engel olmak amacıyla ben de hemen kendimi sedyeden atarak ayağa kalktım. Babamdan önce Hyunjin'in önüne yerleştim.

"Sakin ol lütfen." dedim.

Min Seok babam da, şu an yanımıza gelen Lee Know'da şaşırmıştı bu hareketime. Hatta Hyunjin bile.

Yine de iyice düşünüp taşındım. Babamın da bu serseriyle muhatap olmasını istemiyorum. Onun başına iş açmak istemiyorum. Bundan dolayı başımı hafif arkama çevirip Hyunjin'e baktım. O şaşkın bakışlarıyla suratıma bakmaya devam ederken yeniden babama döndüm.

Bir anda;

"O yapmadı."dedim.

Herkesin yüzündeki şaşkınlık daha bir arttı. Hatta Lee Know hemen yanımda söze atladı.

"Kendi gözlerimle gördüm. O- Ahh!"

Babam görmeden karnına geçirdiğim dirsekle hafif eğilerek karnını tuttu. Kaş göz işareti yaptım. O da şirin bir göz devirişin ardından cümlesini tamamladı.

Stray Kids // Hwang Hyunjin(✔)Where stories live. Discover now