Sevgisiz ilişkiler.

6K 186 24
                                    

-Elimi hızla onun ağzına götürüp susmasını sağladım,ağzımdan bir hiiii nidası yükselince şaşkınlıktan açılmış ağzımı kapadım na-nasıl olur ki böyle bir şey bu resmen saçmalık Yağmur Cana deliler gibi aşık Can'da Yağmura bundan farklı bir durum kabullenilmez ki zaten.

Z:Yağmur ne içtiysen valla aynısından ben de istiyorum güzel kafa yapmış sende sahiden.

-Yağmur şimdi kahkahalara boğulup benimle dalga geçtiğini söyleyecek,ama olmadı Yağmur şiddetle ağzını kapadığım elimi çarparak yana savrulmasını sağladı ve elini koluma yerleştirerek beni duvara çarptı hiç acımamasına rağmen bu sert hareketi sinirimi bozmuştu ama ses etmedim.

Y:Ne yani aşık olmak için kafayı mı çekmiş olmalıyım?

Z:Aşk mı?Yağmur sen ne saçmalıyorsun daha dün Canın gözlerine yoğun duygulu bakışlarını yönelterek sarılıyordun bu gün gelmiş ben Aksele aşığım diyorsun sence de saçma değil mi?

Y:Ne yani şimdi de aşkıma saçma mı diyorsun?..Seni tanıyamıyorum noldu sana böyle,eski Zeynep beni desteklerdi.

Z:Asıl ben seni tanıyamıyorum,eski Zeynep seni destekler miydi tanrım saçmalama haksızlık olunca ister en önemli kişi olsun yine desteklemem.

Y:Neden haksızlık olsun ki?,ben sevemez miyiyim Aksel sevilmeyi hak etmiyor mu?

Z:Tabi ki de sevebilirsin Yağmur ama Aksel olmaz ,Aksel sevilmeyi en çok hak eden kişi ve etrafı onu seven kişilerle dolu onu gerçekten de seven çok kişi var Yağmur,seni de öyle Can seni hiç kimseyin sevemeyeceği kadar çok seviyor.

Y:Can-Can-Can Ahhh neden sürekli Candan bahsediyorsun yeter sus artık.

-Sözleri sinirlerimi kat kat arttırınca onu yaralamamaya çalışarak kolundan kurtulmaya çalıştım ama kolumu daha sıkı kavrayıp diğer koluyla omzumu duvara doğru ittirince daha nekadar saçmalayabileceğini görmek için sustum.

Z:Kimden bahsetmemi istersin?,O senden gelecek tek bir sıcak söz ve hareket için ağzının suyunu akıtıyo be .Ona ettiğin haksızlığı göremeyecek kadar kör mu oldun sen ha!

-Sinirle gülüp konuşmaya başlayınca en kötü kabuslarımın canlandığını işittim.

Y:Sen kendin bile Barışla sevgiliyken Keremle yatıp,Emre arkadışınla* sürtüp Aksele asılıyordun!.Şimdi gelip bana dünya masumiyet* madalyasını taşıyan Can beye edilen haksızlıktan bahsetmeye kalkışma!

-Sözleri bedenimdeki tüm sinir sektötlerini canlandırınca kendime hakim olamayıp Yağmuru sertçe geri ittim ve yüzüne okkalı bir tokat yapıştırdım,Yağmurun yüzü vuruşun etkisiyle yana savrulunca bedenim suçluluk duygusuyla kaplandı.

C:Zeynep!

-Koridorun başından gelen sert sesle başımı o yöne çevirdim Can ateş fışkıran bakışlarla bizi izliyordu,hızla bize yaklaştı ve beni biraz uzaklaştırarak Yağmuru sarmaladı parmaklarıyla çenesini tutup kendine bakmasını sağladı Yağmurun dudağı patlamıştı Can parmağını Yağmurun çenesinde gezdirdi ve akmış olan kan damlasını sildi, pişmanlık duygusu kat kat artarken ne yapacağımı bilemez halde biraz geriledim.Can Yağmuru kolunun altına çekti ve bana sinirle aynı zamanda hayalkırıklığı yansıtan gözlerle döndü.

C:Artık bu sinirli hallerini kontrol etmelisin önüne gelene girişemezsin bir Melise bir Banuya şimdi de Yağmura kendine gel artık!

Z:Can ben üz..

C:Oysa seni arkadaşımız zannetmiştim,yanılmışım!

-Can Yağmuru kendine çekip arkasını döndü ve yürümeye başladılar,ben ne hakla aşk ne olduğu bilmeyip Yağmura çıkışmıştım ki dinlesem hissetiklerini anlamaya çalışsaydım ahhhh sinirle yumruğumu duvara geçirdim kendimden nefret ediyorum...Zil çalınca başımı kaldırdım ve odaya doğru yürüdüm kalabalık sanki Migrosta 80% indirim varmış gibi koşuşturuyordu,sonunda odaya ulaşınca içeri girdim hoca henüz gelmemişti Can ve Yağmur sıralarına oturmuş sarılıyorlardı Melis ise Yağmurun patlamış dudağını peçeteyle temizliyordu Can ise Kereme sanırım ki olanları anlatıyordu Kerem çatık kaşlarla Canı dinlerken Yağmur onaylarcasına baş sallıyordu.Hoca odaya girince Kerem ve Melis ikili sıraya geçtiler bende defterimi çıkardım ders Kimyaydı ve rahatlıkla söylerim ki en nefret ettiğim ders hiç bir şey çakmıyorum ,hoca kim diye baktığımda kızların cilveli kıkırtılarının nedenini anlamıştım oldukça genç 25 en fazla 28 yaşında olan yakışıklı bir öğretmenimiz vardı kumral saçlar karamel ten ve ayan yeşil gözler koyu mavi dar pantalon ve mavi beyaz kareli gömlek biri dalga mı geçiyor yoksa bu gerif gerçekten de kimya öğretmeni mi?Hoca bir şey sorunca sorusunu cavaplayacak birilerini aramaya başladı hızla başımı deftere eğdim ve öğretmen tahtaya hiç bir şey yazmamasına rağmen yazmaya başladım "Salak Aksel,bacaksız Aksel,sinirli ve aptal Zeyno...."

▪■》Gitme《■▪Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin