¿𝑪𝒖𝒚𝒂 𝑪𝒂𝒔𝒂?

74 14 51
                                    

"Kabul ediyoruz."

Bu iki kelimeyi duyunca herkesin içini bir coşku kapladı. Takım yeniden tamamlanmıştı ve artık turnuvaya katılmak için önlerinde hiçbir engel kalmamıştı.

"Yaşasın be!!!!!!" Shou'nun sesi bağırış değil resmen bir kükremeydi. Kendi öz desibel rekonu bir kez daha kıraraken neredeyse göğüsünü yırtıyordu.

Kulakları çınlayan herkes onun bu haline güldü. Gülüş sesleri arasına Tagi'den gelen bir hapşırık karıştı. Bu ilk sefer değildi, zavallı Tagi gün boyunca hapşurup durmuştu.

"Hasta mısın evlat?" Hanashima sordu.

"İ-iyim.." Tagi, panikle ağzından kaçırdı. "Sadece dün biraz ıslandım."

Sonbaharın ilk yağmurları başlamıştı... Dün gece sağanak yağış vardı. Islanmaktan korunmak için az yapraklı ağaçların altına sığınmışlardı. Tagi, Aoto'dan çok daha uzun ve yapılı olduğu için silüeti, onunkini ısıtıp kuru tutmuştu. Ancak kendisi ıslanmıştı.

"İyi de yağmur gecenin bir yarısı yağdı.." Erika, sesli düşündü. "O saate dışarıda ne yapıyordun ki?"

"Acilen çıkmam gerekti, hepsi bu." Tagi, gerilmeye başlamıştı.

Ryuuji, önceki günü gözünün önüne getirdi. Her zaman alduğu gibi üçüzler parktan ayrılırken, ikili biraz daha zaman geçireceklerini söylemişlerdi. "Söylesenize dün gece parktan ayrıldınız mı siz?"

"Evet, evlerimize gittik." Aoto, gerçeği saklamak istiyordu.

"..Ve sabah herkesten önce geri geldiniz, hep yaptığınız gibi.." Ouzou da anlamaya başlıyordu.. Tüm bu durum çok şüphe uyandırıcıydı.

"Parkta mı kalıyorsunuz siz?" Kota, kısık bir sesle sordu. Lafı daha fazla dolandırmaya gerek duymadan öylece soru vermişti.

"Hayır, dedik ya! Neden bu kadar üsteliyorsunuz??" Aoto'nın sesi ilk defa bu kadar yüksek çıkıyordu.

"Başınıza bir şey gelsin istemeyiz.." Shou'nun sesi ilgi doluydu.

"Bakın gençler.." Hanashima sözü devraldı. "Belli ki ortada bir sorun var. Saklamak daha da büyümesine sebep olur."

"Hem belki yardımımız dokunur!" Erika, yardım etmek istediğini belli etti.

"Biz..." Kendilerine bu denli dostça davranan ve onlar için endişelenen arkadaşlar bulmak ikisini de derinden etkiledi. Tagi onlara bir açıklama yapmayı borç bildi. "Biz evden kaçtık."

Diğerlerinin yüzü şaşkınlık dolduğunda Aoto, Tagi'ye onaylayan gözlerle baktı. Durum kurtarılmıştı.

"Sorun nedir?..." Hanashima gelecek cevabı şimdiden tahmin edebiliyor ve kendini duymaya hazırlıyordu.

Uydurdukları bu küçük beyaz yalanı devam ettirme sırası Aoto'ya gelmişti. Tamamen yalan olduğu iddia edilemezdi. Öne sündükleri etkenler farklı olsa da sonuçları tüm gerçekliğiyle söylüyorlardı.

"Bize eziyet ediyorlardı." Aoto, daha fazla detay vermeye gerek duymadı. Fiziksel veya psikolojik, ne kast ettiğini anladıklarını biliyordu. "Civar mahallelerden birine taşınıyorduk. Kargaşa arasında kaçtık."

"Akraba mısınız?" Hanashima sorgular şekilde sordu, kar beyazı ve esmer bu iki gencin görünüşleri birbirlerin tam tersiydi. Kan bağları olmasına imkan yoktu.

"Aoto ve ben üvey kuzenleriz." Tagi, durumu bir kez daha kurtardı. "Babam, onun teyzesi ile evlendi."

"Polise gidelim!" Shou, endişeliydi.

"Deli misin sen? Hayatta olmaz!" Tagi, bu sefer korkuyla bağırdı. Polise gitmeleri her şeyin sonu olurdu.

"Gitmek istesek kendimiz giderdik zaten! Ancak bu işleri daha da kötüleştirmekten başka şeye yaramaz. Reşit olmamıza sadece birkaç ay kaldı. Tek isteğiniz izimizi kaybettirmek." Aoto konuşmasını büyük bir kesinlikle sonlandırdı. "Olay çıkarmadan."

Hanashima kıstığı gözlerini onlara dikip, bir yandon düşünürken, süzdü. "Bunu sonra konuşacağız. Şimdi acil sorunu çözmemiz gerek."

İkili tam derin bir nefes çekip rahatlayacıklardı ki koçun konuşmasının devamı tekrardan gerilmelerine sebep oldu.

"Parkta kalmaya devam etmeyeceksiniz." Az önce Aoto'nun konuştuğu kadar kesin konuşuyordu. Soğuk havalar yaklaşıyor. Dünkü yağmur, yanlarında bir hiç kalacaktır. Burada kalmanıza, artık, koçunuz olarak izin vermiyorum!"

"Nereye gidebiliriz ki?" Tagi, iç çekti.

"Bizim eve gelebilirsiniz!" Shou, aniden öne atıldı ancak birkaç saniye düşününce bunun olamayacağını fark etti ve sesindeki heves söndü. "Ama sizin için yeterli yerimiz yok ki..."

"Annem sizi misafir olarak davet etmek için fazla evhamlı..." Reika'nın evi fazlasıyla büyüktü ama annesi hikayeyi öğrenirse kesinlikle izin vermezdi.

Masaru, şimdi derin düşüncelere dalmıştı. Yaşadığı stüdyo daireye kendisi bile zor sığıyordu. Ancak zor durumdaki bu ikiliyi, özellikle de soğuk havada, dışarıda bırakmaya niyeti yoktu.

Tagi, başka bir hapşuruğu tutmaya çalışsa da başaramadı. Masaru, elini alnına dayadı ve her şeyin üstüne bir de ateşi olduğunu üzüntüyle söyledi.

Bu sırada üçüzler sanki bir şeye karar veriyormuş gibi bakıştılar ve Ryuuji açıklamaya koyuldu.  "Annem judo turnuvasında görevli olduğu için şehir dışına çıktı, babam da onunla birlikte.. Başka bir yer bulana kadar, bir süre, bizimle kalabilirsiniz."

İtiraz edecek gibi ağızlarını açmalarıyla koçlarının kesin sözünü işitmeleri bir oldu.

"Konu kapanmıştır."

𝑮𝒓𝒂𝒏 𝑬𝒔𝒄𝒂𝒑𝒆 | Aokota | Ginga E Kickoff!! ヅ (Victory Kickoff!!)Where stories live. Discover now