SAFİ AŞK

Akşam Buluşması

Size bölüm yazmayı çoookkkk özledim. Sizi de çok özledim. İyi okumalar aşklarıımmmmmm...

Esra'dan

"Abii!"

"Melih..."

"Melih ya... Melih. Ne yaptığınızı sanıyorsunuz lan siz? Özellikle sen Fırat."

"Manitamı öpüyorum ne yapmışım anına koyayım."

Fırat'ın bu rahatlığı sayesinde adeta dehşete düşmüştüm. Tam Fırat'ı uyaracakken abimden yükselen sesle o tarafa dönmek zorunda kalmıştım.

"Bak bak amına koyduğuma bak, manitasını öpüyormuş. Ulan hadi yapıyorsunuz yapıyorsunuz da hiç mi aklınıza gelmedi uyanık olduğum? Bu kadar mı malsınız oğlum siz?"

Tam olarak bu kısımda ikisinin de bakışları bana dönmüştü. Birkaç saniye şok içinde kalsam da,
"E ama abi uyuyordun ki."

Sözcüklerimi abime gönderip masumca bakmaya başlamıştım. Yüzüme bakıp sabır çekmiş ve Fırat'a dönmüştü.

"Akşam Banu'yu al gel şu işi düzgünce konuşalım. Bir daha da gece yarısı gelme evime sikerim belanı."

Abim son sözlerini söyleyip eve girdiğinde, yine İkimiz başbaşa kalmıştık. Beklemeden kollarımı boynuna doladığımda, onun elleri de benim belimi bulmuştu.

"Güzelim benim, seni şu aralar ne kadar ihmal ettiğimin farkındayım. Tekrar ve tekrar özür dilerim. Akşam için istediğin ne var? Söyle bana gelirken alayım."

"Bir şey istemiyorum ki. Sen gelsen yeter."

Bu sözlerim ona gülümsetmeye yetmişti bile. Ellerini sessizce belimden çekip arabasına yöneldiğinde, ben de evime adımlamaya başlamıştım.

——————————————————
Yazardan

Esra bugün oldukça heyecanlıydı. Bu heyecanın sebebi barizdi aslında. Fırat ve Fırat'ın kardeşi Banu bugün akşam yemeğe gelecekti. Bunda hiçbir sorun elbette yoktu, birlikte defalarca aynı sofraya oturmuş, aynı ortamlarda birçok kez bulunmuştu. Esra'yı heyecanlandıran kısım aynı sofraya ilk kez sevgili olacak oturmaları oluyordu.

Saat daha öğleyi yeni geçmiş olmasına rağmen, Esra yemek yapmaya başlamıştı. Aklında 5 çeşit yemek vardı ve ikisini çoktan bitirmişti. Üçüncü yemeğe geçecekti ki, çalan telefonu ile durdu. Telefonu eline aldığında ise suratındaki aptal aşık gülümsemesine mani olamıyordu. Telefonu büyük bir hevesle açtı ve ilk konuşan da o oldu.

"Efendim aşkım?"

"Ne yaptın hatun?"

"Yemek yapıyoru-  bir dakika, sen ne dedin daha yeni?"

Genç kız heyecanlı sesini düzeltmeye çalışsa da, Fırat anlamıştı heyecan yaptığını. Bu bu kadar hoşuna gidince de, sürdürme istediğini durduramamıştı.

"Hmm, hatunum dedim. Ne oldu bir heyecan yapmış gibisin?"

"Ay ne alakası var Fırat? Sordum sadece."

"Tabi yavrum eminim ben kesin öyledir yoksa elin ayağına falan da dolaşmadı haklısın."

Fırat'ın alaycıl ses tonuyla genç kız daha da utanmıştı.

"Ya Fırat! Deme şöyle şeyler, utanıyorum."

Tam bu sırada, genç adamın kahkaha sesiyle şenlenmişti Esra'nın kulakları.