BÕLÜM YİRMİ BEŞ ♥︎ɢᴇʀᴄ̧ᴇᴋʟᴇʀʟᴇ ʏᴜ̈ᴢʟᴇşᴍᴇ♡

171 24 19
                                    

NOT: ARKADAŞLAR BÖLÜMÜ ÇOK KISA YAZDIĞIMI FARKETTİM. BENDE BU BÖLÜME EKLEME YAPARAK BÖLÜMÜ DAHA UZUN YAZDIM.

HERKES BU BÖLÜMDE KALDIĞI YERDEN DEVAM EDEBİLİR!!!

~BÖLÜM: YİRMİ BEŞ ~

Beş saatlik nezarethane maceramız bittiğinde çoktan eve varmıştık. Tâbi karokaldan çıkmak o kadar kolay olmamıştı, hele ki bizi bu yollara düşüren adı Furkan olan çocuğun bizim hakkımızda yalan söyleyerek işleri zorlaştırmıştı. Neyse ki Ömer onu -ne yaptığından hiçbir fikrim yok- bir şekilde ikna ederek şikayetini geri çektirmişti. Şimdi kendi odama çekilmiş yüzüm ne halde diye aynaya bakıyordum. Neyse ki o salağın bana attığı yumruk fazla iz bırakmamıştı. Sadece göz altlarımda hafif şişlik ve morartı oluşmuştu. Fazla elimde ki aynayla yüzümle bakışmayı bırakıp yana bıraktım. Umursamadan bedenimi yorgunca yatağa bıraktım. Çünkü bundan daha fazlasını babamdan görmüştüm. Alışmıştım.

Kalbim acıdı.

Hiç bu kadar alışık olmak kalbimi acıtmamıştı.

Dedim ya alıştım, işte bu duyguları da yaşaya yaşaya alıştım. Artık benim için hiç bir şey ifade etmiyor. Karanlıkta nasıl boş bir duvara bakmak bir hisse, benim içinde aynı his. Hiç bir farkı yok.

Beynimdeki kemiren cümlelerle içimde ki boşluğu atmak istercesine gözlerimi sıkıca kapattım. Ellerim nedensizce titriyordu ve arada bir stresin verdiği gerilimle istemsizce alerji olan bileğimi ovuşturuyordum.

"Hala çok güzelsin merak etme?" demişti bana dün. Bunu düşününce ellerimin titremesi durdu. Kalbim hiç olmadığı kadar attı. Gözlerim hala kapalı o anı düşünüyordum.

"keşke senin canın acıyacağına benim ki acısaydı?" sesi tekrardan doluştu zihnime. Tam bir aşık adam gibi davranmıştı bana. Bakışları, sözleri, tutuşu o kadar güzeldi ki o anı tekrar tekrar yaşamak isterdim.

Dur bir dakika!

Yatakta sıkıca kapattığım gözlerimi anın heyecanıyla açtım. Sızlayan bileğimi bırakarak yataktan doğruldum ve yüzüme düşen saçlarımı geriye attım.

Gerçekten bana aşık olabilir miydi?

Sorusu düştü aklıma. Bu ihtimal beni içten içe mutlu etmişti. Dudaklarımda ki sırıtışa engel olamıyordum.

Allahım olabilir miydi?

Kafamı iki yana salladım. Bu sadece bir ihtimaldi. Küçük bir ihtimal. Kendimi toparlayarak düşüncelerimi umursamazca kendi kendime omuz silkerek attım. Kafamı dağıtmak için sehpada duran magazin sayfasını alarak rastgele sayfayı çevirdim.

Diyetle ilgili sayfaya denk geldiğimde, göz gezdirerek bir sayfa daha çevirerek geçtim. Diyet konusu herkesin ilgisi çekse de bu benim ilgilendiğim konulardan değildi. Çünkü ben zaten zayıftım hatta gittikçe daha da zayıflıyordum fazla iştahlı olanlardan değildim. Ki zaten bundan memnun değildim bazen yemek yemek istesemde iştahım olmadığı için yiyemiyordum. Bu bazı insanlar için bir sorundu.

Sayfayı bir kez daha çevirdiğimde bu sefer bir aşk testine denk gelmiştim. Nedensizce kaşlarımı çattım. İnsanların aşklarını gereksiz sorularla testlendirmesi saçmaydı. Evet bunu her zaman saçma buluyordum ama şimdi nedensizce bunu üzerimde denemek gibi bir düşüncem vardı. Saçmaydı ama bir kez olsun denemek istiyordum. Nefesimi düzene koyarak soruları okumak için yatakta rahat bir pozisyona geçtim. Kalemi elimi alarak 10 soruluk aşk testinin sorularını bir bir okumaya başladım.

BEDEL[Sezon Finali]  Donde viven las historias. Descúbrelo ahora