harika bir gün olsun isterdim.

410 42 11
                                    

Ya gördünüz mü? Sizin için günde 2 bölüm attım. Siz bana bir oyu, takibi çok mu görüyorsunuz?
(Dramlığım üzerimde çok da takılmayın.)

Bu satır kitap tanıtımları için ayrılmıştır. Birbirimize destek olalım be bebeklerim :

Neyse,
Oy,
Yorum,
Takip.

Keyifli okumalar...

Ağlamaktan bitap düşmüş bedenimi Bawer'in güvenli kollarına bıraktım. Gözlerim kapalıydı fakat sesleri duyuyordum. Bilincim açıktı, galiba çok ağlamaktan gözlerim şişmiş ve kapanmıştı. Harika.

Bawer'in kollarında mutfaktan çıkarıldım ki kilit sesinden anlamıştım. Dışarı çıkmıştık ki onların sesini duydum. Hepsi bizi görür görmez Bawer'i soru yağmuruna tutmuşlardı.

İlk başta Züleyha ablanın sesi ilişti kulaklarıma. "Bir şey mi oldu Bawer?" Endişeliydi sesi. Yapmacık değildi. Ben bu kadının kuması olacaktım öyle mi? İçim tir tir titredi. Bir an önce uyumak istiyordum.

"Sessiz olun. Yatırıp geleceğim ve döndüğümde hepiniz, sizde dahil Nilgün, toplantı salonunda olacaksınız. " Otoriterlik akıyordu sesinden. İşte şimdi tam bir ağa gibi davranıyordu.

"Ben dinleneceğim.." Diyen ses Zaza annedendi. Sinirlerim tekrar gerildi. Başıma bir ağrıda buradan eklendi.

"Bu evin ağası ben isem,bu konakta benim sözüm geçer. Bütün olaylar senin başının altından çıkmışken, özellikle seni başköşemde göreceğim Hanımağa. Yanıma değil,tam karşıma oturacaksın." Ben onun bu ses tonunu ilk defa duyuyordum ve bariz bir şekilde korkutucuydu.

Başıma giren ağrılara rağmen ne dediğini anladım. Hak etmişti Zaza anne. Şimdi oğlu ile karşı karşıyaydı.

Tek isteğim bu insanların arasından çıkıp gitmekti. Uyumak ve herşeyi kısa bir süre de olsa unutmak istiyordum. Ama biraz dinlendikten (gözlerimin şişi inene kadar) hemen sonra gidecektim bu konaktan. Yarın sabah hiç bir şey olmamış gibi bu insanların yüzüne bakmayacaktım.

En azından içimde ki öfkenin dinmesi için bir süre ayrı kalmam gerekiyordu. Buradan. İmkanım olsa komşu illerden birine gitmek isterdim fakat ne ile gidecektim ki?

Zaza anneden ilk kez ses çıkmadı. Bawer ise biraz daha durduktan hemen sonra merdivenleri çıkmaya başladı. Bugün de iyi taşıtmıştım kendimi.

Çok kısa bir zaman sonra odanın kapısı açıldı. Hemen peşine sırtım yatak ile buluştu. Çoktan herşeyi unutmaya başlamıştım bile. Fakat mideme peş peşe kramplar girmesi hiç de yardımcı olmuyordu.

Hadi ama...

Gözlerim kapalı da olsa dudaklarımdan ağrılı bir inleme kaçtı. Mide ağrısından nefret ediyordum çünkü çok sancılıydı. Umarım şuan odada değilsindir Bawer.

Tabi benim dediğim bir kez tutar mı?
Tutmadı zaten. Bawer'in adım sesleri yatağa yaklaştı. Giyinme odasındaydı demek ki. Eşekler benim ağzımla fırın yapabilirlerdi. Sadece bir kaç dakika sonra inlesem odadan çıkmış olacaktı.

"Meryem?" Yanıma yaklaşıp yatağın diğer tarafına oturdu. Amma ağırmışsın be adam. Yatak çöktü. Saçlarımı yüzümden çekip ne olduğunu anlamaya çalıştı. Eli yanağımı okşadı nazikçe.

Ona olan saygım artmıştı. Benim için kendinden vazgeçmişti. Ben olsam aynı şeyi yapar mıydım,emin değilim.
Benden 9 yaş küçük birini,dengim olmayan,tanımadığım biri için kendimden vazgeçer miydim? Hemde bir kez bile benim hareketlerimden dolayı beni yargılamamış, sesini çıkartmamıştı.

SİSUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin