İlk Buluşma

9 6 0
                                    

Sabah erkenden uyanıp banyodaki rutin işlerimi halledip kahvaltı mı hazırladım bir şeyler atıştırıp sofrayı toplandıktan sonra mutfağı da toparladım. Mutfağım çok büyük değildi ama bana ve gelen misafirlerime yetiyordu . Bu eve ilk taşındığım da boya badana ve tadilat gerektirecek ne varsa tespit edip hepsini yaptırmıştım. Henüz düzeni mi tam oturtamasam da çok şükür yine de temiz ve düzenliydi. iki artı bir evim bana yetiyor da artıyordu bile. Bugün bir işim olmadığından evi biraz temizliyeyim dedim ve süpürge makinesini çalıştırmaya başladım. Tam yerleri silmeye başlamıştım ki kapım çaldı. Kapının deliğinden bakınca Mirza' nın eski nişanlısını gördüğüme çok şaşırdım neydi bu kızın adı aman neyse deyip kapıyı açtım.
"Buyrun."
"Merhaba müsaitseniz içeri geçip konuşmak isterim ."
"Konu neydi tam anlayamadım."
"Yapmayın lütfen konumuz gayet açık bence Mirza desem."
"Ben de hayır desem".
"Onu henüz tanımıyorsunuz değil mi tanısanız onunla şuan görüşmezdiniz zaten. Ben onu çok iyi tanıyorum beni içeri alırsanız anlatmayı çok isterim."
"Sizi içeri mi alayım hangi sıfatla. Sahi siz kimsiniz de benim kapıma gelip kiminle görüşüp görüşmeyeceğimi söyleme cesaretine kapılıyorsunuz. Mirza ile yeni tanışıyor olabilirim ama o iyi bir insan ve bu bana yeter de artar size iyi günler bir daha da kapıma geleyim demeyin yoksa bir daha ki sefere bu kadar kibar olmam." Deyip kapıyı tam kapatiyordum ki ayağı ile engelledi.
"Biliyor musun ben onu terketmeseydim şuan eskiden olduğu gibi köpek misali ayaklarımın dibin de olurdu. O hala beni seviyor dün akşam ki çıkışından anlamışsındır sanıyordum ama belli ki ya çok safsın yada görmezden geliyorsun. O benim ve hepte öyle kalacak.Buraya sana bunu anlatmaya geldim şimdi gidiyorum sonra yine gelicem ve bu defa onun kollarında gelicem." Deyip arkasını döndü tam iniyordu onu durdurdum.
"Heyy dur bir dakika sen şimdi kapıma gelip Mirza'yı geri alacağını mı söyledin kusura bakma da Mirza mal mı? İsteyince bırakıp isteyince alabileceğin eşya değil o. Ne var biliyor musun git ve onu geri istediğini söyle bakalım sana ne diyecek . Sana geri dönerse senindir ama böyle bir şey olursa ben senin gibi senin kapına gelip ağlamam korkma. Hadi şimdi defol git kapımdan gurursuz ." deyip kapımı yüzüne çarptım. Birden Mirza'nın sesini duydum . Kulağımı kapıya dayadım hemen.
"Sen iyice yüzsüz olmuşsun Ayşen yahu beni sen bıraktın şimdi neyin pişmanlığından bahsediyorsun."
"Lütfen şu kadının kapısın da konuşmayalım içeri geçelim her şeyi anlatıcam sana. Hem beni özlememiş olamazsın eskiden benimle bir dakika daha geçirebilmek için işine dahi geç kalırdın o günleri ne çabuk unuttun."
"Sen iyice kafayı yemişsin öyle bir şey asla olmadı . Sen hangi evren de yaşadın bunları. Defol git kapımdan yoksa ağır konuşucam."
Sinirlerim tepeme çıktı bunlar yattı mı yatmadı mı anlamadım miğdem bulandı bu kadının konuşmalarından ve daha fazla dayanamayıp kapıyı açtım. İkisi de bana baktı. Anlaşılan Ayşen benim sessizce içeri de onları dinleceğimi planlamış ve o yüzden havadan sıkıyordu.
"Mirza! Erken gelmişsin. Hadi gel içeri geç benim işlerim vardı biraz hallededeyim sonra hazırlanıp çıkarız olur mu ?" Mirza bana sırıtarak bakıp içeri adımlarken
"Tabi güzelim acele etme." dedi
Ve kapıyı Ayşe midir nedir tam bir şey söyleyecekken ikinci kez yüzüne çarptım. Mirza beni hemen oturma odasına çekti koltuğa oturtup önüm de diz çöküp elimi tutup öptü. içim bir hoş oldu en güzel gülümsememi gönderdim ona.
"Sen resmen beni kurtardın şimdi dile benden ne dilersen. Anlaşılan evi temizliyordun iyi ki erken gelmişim ben hepsini hallederim sen bu elle yorulma tamam mı?" Dedi ve kalktı.
"Olmaz beraber yapalım hem ben hayatını kurtarmadım tamamen tesadüf." Dedim utanarak .resmen yalan :)
"Konuşmalarınızı duydum Şehrazat ve inan bana beni bu kadar iyi savunmandan gurur duydum."
"Önemli değil gerçekler neyse onu söyledim ben."
"Pekala öyle olsun. Hadi o zaman sen kendini fazla yormamak şartıyla şu evi temizleyelim sonra yemeğe."
Tamam dedim ve evi temizlemeye başladık. İşlerimizi bitirince Mirza sanki hiç yorulmamış gibi koltuğa oturup kitaplarımdan birini alıp okumaya başladı ben de banyoya geçip hazırlanmaya başladım sade kot pantolon ve kırmızı ekose desenli gömleğimi de giyince hazırdım.
"Ben hazırım çıkalım mı." Bana gülümseyerek bakıp olumlu şekil de kafasını salladı. Evden çıkınca arabasına bindik ve yola çıktık siyah küçük çantamı kontrol ettim hemen ohh evde telefonu unutmamışım .
"Çok güzel olmuşsun Şehrazat."
"Teşekkür ederim. Pek özenmedim ama gideceğimiz yer balıkçı olacak diye rahat giyinmek istedim. "
"Nasıl diyordunuz siz kadınlar hem rahat hem de şık kombini olmuş senin ki."
Yüksek sesli bir gülüş fırladı ağzımdan.
"Sen nereden biliyorsun bunları bakım seni seni."
"Bilirim ben polisim unuttun mu".
"Mesleğin de her gün podyuma çıktığını yada modayla ilgilendiğini bilmiyordum".
"Yapma ama sağdan soldan duyuyoruz işte ".
"Tamam tamam takılıyorum sana ve tekrardan teşekkür ederim."
"Rica ederim."
Yolculuğun geri kalanı sessiz geçmişti. Bizi Karaburun da deniz manzarası gören bir balıkçıya getirmişti.
"Ee nasıl buldun burayı umarım beğenmişsindir çünkü ben de ilk defa geliyorum ."
"Çok beğendim mis gibi deniz havası daha ne isterim." Çupralarımız da gelince atmosfer tamamlanmış oldu . Balıklarımızı yedikten sonra sahil de yürümeye başladık. Telefonumun zil sesini duyunca çantamdan çıkarıp arayan kişiye baktım ve olduğum yer de çakılı kaldım. Allah'ım bu güzel gün de neden ya neden diye geçirdim içimden. Mirza bana dönüp baktı o da durdu anlamıştı ters giden bir şeylerin olduğunu...

Bölüm sonu 😘

Selam arkadaşlar biliyorsunuz bu benim ilk kitabım ve hikayemin akıcı olması adına her bölümü mümkün olan en kısa zamanda yüklüyorum lütfen takipte kalın ve beğenmeyi yorum yapmayı unutmayın iyi ki varsınız teşekkürler ❤️😘😘🌈

CESUR YAŞAMWhere stories live. Discover now