๑| Aynı Ama Farklı |๑

Bölüm Sekiz: Sözde "Kaçış"

.

.

.

Chuuya içinden milyonlarca kez lanet etti. Bu aptal Akutagawa, kapıyı kilitlemişti!

Dazai'ye baktı. Ona, özellikle oraya vurma fikri bir dakikalığına pişman olmasını sağlamıştı. İkisi göz göze geldiğinde, Chuuya hayatında ilk defa Dazai'nin o bakışını görmektense, kendisini asmanın daha iyi bir seçim olduğunu düşündü.

-" Acıtmıştır..."

Şakayla karışık - Şaka yapacak durumda değildi gerçi- şekilde söylemişti. Her ne kadar Mafya lideri olan takıntılı aşkı bu tonu dikkate almayacak olsa bile.

Dazai-" Sana yaşatacağıma kıyasla, hissetmedim bile."

Chuuya yapacaklarını düşünemedi. Hayal gücü buna yetmiyordu ama karşısındaki adamın o korkunç sırıtması az buçuk da olsa anlamasını sağlıyordu.

O da elindeki son çareyi kullandı.

-" Hareket edersen kadınsın!"

Dazai söylediğine şaşırmış, olduğu yerde durmuştu.

Chuuya da bu fırsattan yararlanarak yeteneği sayesinde kapının kilitlerini kırmıştı.

-" Camdan atlamak harika bir seçim olsa da, Dazai-kun, kapıyı kullanacağım."

Son hız koşmaya başlamış ve önüne gelen tüm mafya üyelerini bir yerlere itmişti.

Minimum zararı vererek, maksimum faydayı elde etti.

Karşısına Ozaki Kouyou çıkana kadar.

Mafyada ona yardımcı olan "ablası".

-" Ane-san..."

Ozaki gözündeki yaşla, gülümseyerek konuştu:

Ozaki-" Mafyaya, evine dön, Chuuya... Seni özledik."

Victor Hugo'nun bir şiiri geldi kızılın aklına.

Dudaklar gülerken, gözler ağlayamaz mı?

Bu da onun gibi bir şeydi.

-" Ben burada yokum belki ama, yine de görüşemez miyiz Ane-san?"

Kouyou cevap vermemiş, yeteneği Altın Şeytanı Chuuya'ya saldırması için göndermişti.

Ama biriniz de bırakın beni be! Sen bari yapma, Ane-san!

Bir yandan Ozaki, bir yandan ise Altın Şeytan ile savaşmak zorundaydı. Ozaki'yi bir süre ardından diskalifiye etmişti.

Hızla uzaklaşıyor, çıkışa ilerliyordu.

Aptal Bandaj kutusu! Senin yaptığın bina planını sikeyim!

Ozaki'den uzaklaşmayı başardığında - Ve altın şeytandan kurtulduğunda- nefes alanya vakti kalmamıştı, çünkü bu defa karşısına limon bombaları atan çılgın piç ve Akutagawa çıkmıştı. Arkalarında ise silahlı büyük bir ordu vardı.

Chuuya sinirden ne yapacağını şaşırdı. Ane-san ve Altın Şeytan ile dövüşürken yeterince zaman / enerji kaybetmişti zaten! Bir de bu haysiyet yoksunları ile mi uğraşacaktı!?

Dazai'nin...

Dazai'nin yapmak istediğini şimdi anladı.

Onu yormak, onu yakalamanın en kolay yoluydu! Çünkü biliyordu ki Chuuya şuan kimseye ciddi hasar vermemeye çalışıyordu, yeni hayatında insanlara ağır yaralar vermek yok; adam öldürmek yoktu.

Ama şuan yapabileceği başka bir şey de yoktu.

Çılgın limoncu ona limon bombaları atarken kaçınıyor, aynı anda Akutagawa'nın Rashomonuna da yakalanmamaya çalışıyordu.

Dazai seni de yapacağın işi de-!

Yeteneğini kullandı, tüm mermileri geri gönderdi.

Özellikle zarardan kaçınması onun için eksi puandı. Dazai, yine zekasını gösteriyordu...

^^