Bölüm Dört; Dazai!

245 28 16
                                    

.

.

Chuuya hızlı adımlarla binayı terk etti.

Tanrım, o aptalın sorunu nedir?

Adımları her defasında şiddetlenirken etraftaki insanlar merak dolu gözlerle onu inceledi.

Umursamadı.

Şuan umursayacak durumda değildi.

-" Eğer seni bulursam...!"

Karanlığa yakın gökyüzünü inceledi. Birazdan gece olacaktı, çoktan bürodan ve evinden uzaktaydı.

Elini başına koydu.

-" Ne yapıyorum ben böyle?..."

Dazai'nin kurduğu tuzağa düşecekti az daha.

-" Haha..."

Paranoyak.

Yalnızca fazla Paranoyaksın, Chuuya.

Dazai yok, mafya yok, ve kötü geçmişin yok.

Burada yer çekimi kontrolcüsü yok; Nahakara Chuuya var.

Yalnızca sıradan bir dedektif. Onun mafyayla alakası yok, onun Dazai ile alakası yok.

Yüzüne eski gülümsemesini yerleştirdi. Ellerini arkasında birleştirerek yürümeye başladı; Evine.

Onu bekleyen süprizden habersizdi.
.

.

Dazai, elinde anahtarları sallıyor, ve Chuuya'nın şaşkın yüzünü zevkle seyrediyordu.

Chuuya ise bir kapıya, bir dazai'ye, bir elindeki anahtarlığa ve mutfakta çoktan hazırladığı yemek sofrasına kaşları çatık şekilde bakıyordu.

Durum basitti:

Chuuya evine geldiğinde, kapısını açık bulmuştu.

Eline aldığı ilk sopayla yavaşça kapıdan girmiş, evdeki yoğun yemek kokusundan rahatsızlık diymuştu.

O girer girmez kapı arkasından kapanmıştı, ve önünde Dazai duruyordu.

Kısaca eski ortağı evinde ona hoş bir süpriz yapmak istemişti.

Chuuya bundan memnun değildi, hatta kaçmak için yer arıyordu.

Saçmalama, yerçekimi kontrolcüsü hiçbir şeyden korkmaz.

Saçmalama, o da bir insan.

-" Burada ne işin var?"

Dazai Chuuya'yı umursamadan elindeki anahtarlıkları yere atmış, ardından eski ortağının elini tutarak yemek masasına ilerlemişti.

Dazai-" Bak! Süpriz yaptım!"

-" Hey! Sana bir soru sordum!"

Dazai kibarca(!) Chuuya'yı sandalyeye oturtmuş ve karşısına kendisi yerleşmişti. Gözleri delici bakışlarla kızıllıya bakıyordu.

Chuuya ise bu durum karşısında yutkunmaktan başka çare göremedi.

O kadar yıldan sonra, eski ortağıyla tekrar karşılaşmıştı.

Hemde hiç hazır olmadığı bir durumda.

Nefes verdi. Ciddiyetini koruyarak sordu,

-" Dazai! Ne istiyorsun?"

Dazai ise sessiz kaldı, hafiften sırıttığında Chuuya anlamaz şekilde baktı.

Dazai-" Belli değil mi?"

Hayır. Belli. Hatta gereğinden fazla.

-" Gerekirse ben ve karşımda tüm dünya, yinede alamazsın."

Dazai yüksek sesle bir kahkaha patlattı.

Dazai-" Vay be! Onca yıl oldu, sen bana karşı hâlâ aynısın! Gözlerim yaşardı, Chuuya."

Uzun genç elini cebine attı, telefonunu çıkarttı ve kızıllıya gösterdi.

Chuuya bu durumdan memnun olmamıştı, gram memnun olmamıştı..

Dazai'nin sırıtması genişlerken Chuuya ne yapacağını düşünüyordu.

Dazai-" Senin sözüne karşı benim sözüm."

.

.

.

^^

๑| Aynı Ama Farklı |๑Where stories live. Discover now