Bölüm 5

552 70 23
                                    

"Günaydın Selami Abi."

"Günaydın da sen kimsin birader?"

"Ben bu hikâyenin esprisiyim."

"Ya çok komiksin, gülmekten altıma yaptım."

"Abi o koku senden mi geliyordu. Kokarca mı yuttun, nedir anlamadım."

"Anlama birader, hadi işim gücüm var git yoluna."

"Abi ben bu kitabın esprisiyim dedim ya bir espri yapmadan bırakmam, valla ölümü gör noooolurrrrr."

"Hadi harfleri uzatmada, yap esprini gideyim."

"Bak şimdi, Selami gülmüş, alıp bahçeye dikmişler."

"Bu şimdi komik mi?"

"Bana ne kızıyorsun Selami abi sen asıl okuyucuya kız, espri ondan geldi."

"Sabah sabah seni bana sayıyla mı verdiler, hadi uza!"

"Abi yaş yirmiyi geçti, doktor bu yaştan sonra uzamazsın dedi."

Selami sinirden köpürerek adamı orada bırakıp iş yerine doğru ilerlemeye devam etti.

Aniden önünde bir varlık belirdi. Bu varlık melek Danzil'di (Bakın: Bilinçlerin Kaygısı).Kocaman kanatlarını açıp Selami'yi sardı ve sıktı. "Hatırla!" dedi.

Selami iki gözü iki çeşme ağlayarak, "abi ne sıkıyorsun ya, neyi hatırlayacağım. Sana borcum mu var? Ne kadar, sen söyle ben hatırlarım."

"Hatırla!" diyerek bir daha sıktı melek.

"Abi biraz daha sıkarsan anamın örekesine kaçacağım, altımdan hoş olmayan kokular gelecek."

Melek, Selami'yi bırakıp biraz geri çekilerek baktı. "Pardon kardeş birine benzettimde, o yüzden sıktıydım."

Selami ecel terleri içinde, dev kanatlarıyla önünde duran meleğe bakıp, "önemli değil insan insana benzer değil mi?" dedi ve yengeç misali yan yan giderek melekten uzaklaşmaya çalıştı. Kafasını bir an için çevirip baktığında meleğin kaybolduğunu gördü.

"Hatırladın mı Selami" dedim gülerek.

Gaipten gelen sese cevap veremeyecek kadar sersemlemiş olan Selami, başını iki yana sallamakla yetindi.

"Hatırlayacaksın merak etme. Ne olduğunu ve benim kim olduğumu hatırlayacaksın. Muahahahhaha!"

Selami bildiği bütün duaları okuyarak dükkânına vardı. Morfiş'in, dükkânının önünde beklediğini görünce "bunları hak edecek ne yaptım" diye düşündü.

"Selam seçilmiş kişi, bugün kendini hazır hissediyor musun?"

"Morfiş birader, zaten bu sabah acaiplikler kotamı doldurdum, taşmadan ufaktan ikilesen diyorum."

"İkilemek ne kelime dörtlerim bile" diyerek anında topukladı. Ardında bıraktığı toz bulutu dinerken öksürmekte olan Selami, Morfiş'in hâlâ dükkânda olduğunu fark etti.

"Sen biraz önce gitmemiş miydin?"

"Gittim geri geldim."

"Allah'ım neydi günahım."

"Bırak şimdi arabeski Selami, sana seçilmiş kişi olmanın altın kurallarını anlatacağım."

Altın deyince gözleri parlayan Selami, Morfiş'e yaklaşarak can kulağıyla dinlemeye başladı. Dinledikçe seçilmiş kişi olmanın fena bir şey olmadığına kanaat getirdi. Semeresinden faydalanacaksa neden olmasın diye düşüncelerle Morfiş'e dikkatini verdi.

Günaydın Selami abi (SY)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin