Dokuz Güneş Tanrısı 2

Bölüm 242

DOKUZ GÜNEŞ TANRISI
Pubfuture'a göre reklamlar

Gao Hu devasa baltasını kaldırdı ve Qin Yun'a saldırdığı anda hakem de aceleyle saldırdı.

Ancak Qin Yun daha da hızlıydı. Güçlü Cennetsel Aslan kolu, korkunç bir aslan pençesine dönüşürken zaten altın mor elektrik iplikleriyle zıplıyordu.

Bu, Ejderha Pençesiyle Savaşan Cennet Aslanıydı!

Qin Yun'un Cennetsel Aslanla Savaşan Ejderha Pençesi ortaya çıktığı anda, hemen Altı Stil Rüzgar Avcısı Yumruğu'nu uyguladı. Aniden sayısız korkunç aslan pençesi gölgesi ortaya çıktı ve Gao Hu'yu çılgınca sardı.

Birkaç 'shua shua' sesiyle, devasa baltayı tutan Gao Hu, Cennetsel Aslanla Savaşan Ejderha Pençesi tarafından kesildi. Kanlı bir sis oluştu ve devasa balta bile parçalara ayrıldı.

Bunun ardından Qin Yun öfkeyle yumruk attı. Yumruğu kör edici bir ışıkla parladı ve yerdeki enkaz yığınının üzerine kavurucu bir alev düştü!

BOOM!

Savaş platformu aniden sarsıldı. Bu yumrukla tüm arena sarsıldı. Yumruğun donuk sesi tüm Yıldız Xuan Wu Akademisini bile sarstı!

Hakem geldi ama Gao Hu boşa çıktı. Devasa baltanın parçasıyla birlikte Qin Yun'un Alev Işık Yumruğu tarafından küle dönüştürüldü.

Eski hakem de şaşkına döndü!

Dokuzuncu seviye Savaşçı Bedeni alemindeydi ve her açıdan kötü değildi. Acele etmek için en yüksek hızını kullanmasına rağmen Qin Yun'u durduramadı. Üstelik Qin Yun'un korkunç gücünü yakın mesafeden hissedebiliyordu!

Qin Yun'un ifadesi sakindi ve kayıtsızca konuştu: "Birdenbire kuralları çiğnemek için bir silah kullandı. Hayatımı riske attı, bu yüzden onun işini bir an önce bitirmekten başka seçeneğim yoktu!

Herkes Gao Hu'nun nasıl bir insan olduğunu görmüştü. Rakibinin ailesine bayağı sözlerle küfretmiş, hatta sinsi yöntemlere başvurmuştu. Uzun bir süredir Qin Yun'a saldırıyordu, bu yüzden ona çılgınca misilleme yapılması normaldi. O kadar çileden çıkmıştı ki Qin Yun'u hacklemek için silahını çıkardı.

Gao Hu'nun Qin Yun'un attığı baltayı tuttuğunu kimse bilmiyordu.

O zamanlar Gao Hu, Qin Yun'un Ruh Konsantrasyon Öldürmesi tarafından saldırıya uğramış ve yarı bilinçsiz bir duruma düşmüştü. Bundan sonra devasa baltayı sıkıca kavrayıp Qin Yun'u hacklemek için zihnini kontrol altına aldı!

Mor-altın rengi alev yolu kapattığından kimse içeride neler olduğunu göremiyordu. Mor-altın alev ortadan kaybolduktan sonra yalnızca Gao Hu'nun devasa baltasını Qin Yun'u kesmek için kaldırdığı sahneyi görebiliyorlardı!

"Kuralları ihlal etmiyorum değil mi?" Qin Yun yaşlı hakeme baktı ve kaşlarını çatarak şöyle dedi: "Turnuvanın kurallarını ilk ihlal eden oydu. Bu nedenle onu öldürdüğüm için cezalandırılmamalıydım!”

Birkaç yaşlı aceleyle yanına yürüdü ve birbirleriyle tartışmaya başladı.

Birkaç dakika sonra yaşlı hakem bağırdı: "Gao Hu, müsabakada silah kullanma kurallarını ihlal etti. Qin Yun kendini korumak için rakibine tüm gücüyle saldırdı. Koşullar özel olduğundan, Star Xuan Wu Akademisi öğrencisi olarak arenada rakibini yaralayarak veya öldürerek hiçbir kuralı ihlal etmedi."

"Ayrıca Qin Yun bu dövüş sanatları maçında zafer elde etti!"

Kimsenin aklı başına gelmemişti. Qin Yun'un Gao Hu'yu ortadan kaldırmak için Cennet Aslanı ile Savaşan Ejderha Pençesini kullandığı sahne hâlâ akıllarında oynuyordu. Çok korkutucuydu.