orphans' home /Hyunjeonglix

Sayın Bay Yang.

\Yazı duzelmıyo ımdat boyle koyu kaldi/

?-'Sayın Bay Yang Jeongin.Kreşte gönüllü öğretmen olarak sizi işe almıştık,fakat bu gün olaylar sonrasında sizi atmak zorundayız.'

NE-J
HYUNJINDE YAN KREŞTEYDI ONU NİYE ATMADINIZ-J
OROSBUCOCUKLARO-J
ELIM AYAĞIM TITRIYO-J
NE YAPTIMDA ATIYONUX LAN-J
SEREFSIZLER-J
HADSIZLER-J
SIZIN KRESİNİZE Mİ KALDİM-J
PİCLER-J
AMINAKOFUKLAROM-J
IRKÇILAR-J
TUM SINIRIMI GERDİNİZ-J

?-Kusura bakmayın.

bakcam.-J

'Hay amına koyim ya.Gördün mü seung?Nasıl kovuldum ama."

Seungmin anlamaz bakışlarla Jeongine bakarken içinden gecen bir kaç soruyu sordu

'Neden kovuldun ki sen?Ne oldu bugün?'

Jeongin bir iç çekip arkasına yaslandı

'Hemen anlatayım koçum..Bak şimdi'

__________________________

'Jeong,bu iş nasıl sence?'

'Bakim.cocuk kreslerine iki tane bayan eleman aranıyor ınınını..'

Mırıldanarak söylediği kelimeler sonrasında jeongin anlamadan hyunjine baktı

'Çok güzel de biz bayan değiliz ki salak?'

Hyunjin omuz silkti ve olmayan uzun saçlarını savurdu(sacı var arkadaslae sadece uzun değil)

'Ben istiyorsam,orada calısırım ekmek.'

O gun hyunjin sayesinde işe girdik işte,böyle bir kaç gün boyunca ben çok iyi gidiyordum.Valla cocuklar falan iyi güzel,bir tane veli geldi gecen hafta,cocuğunu alıcak.Bende işte onun çocuğu olduğunu düşündüğüm çocuğun montunu giydirdim verdim,çocuk da az çok koyu tenli.E veli de koyu tenli onun diye düşündüm.

Değilmiş.
Cocugu evlatlıkmıs.
Veliyle kavga ettim.
Oda şöyle oldu..

'Buyrun.'

'Pardon,bu benim çocuğum değil?'

'hı?'

'Bu benim çocuğum değil bayım.'

'Nasıl ya?Tam da size benziyor ama..'

'Bu koyu tenli cocuk mu bana benziyor ?!Terbiyesiz!'

'A-A?Ne demek o?Hangisi lan senin çocuğun?!'

Kadın açık tenli oğlunu işaret ettiğinde Jeongin yüzünü buruşturdu ve kendi içinden söylendi

'Çocuğu yanmış am'a benziyor amına koyım.'

Ardından kadına döndü

'Maşallah,renk uyumunuz falan mükemmel oğlunuzla.Bide bu çocuğa laf ediyorsunuz,kendi çocuğunuza bakın.Çocuğun ten rengiyle ırkçılık yapacağınıza kendi kömür gibi renginize bakın,ıyy ırkçılar!Nefret ediyorum sizden'

'Çocuğumu getir hemen!'

'çocoğomo gotor homon.'

Jeongin gidip gösterdiği çocuğu getirdi kadına,kadın da çocuğunu o gün içerisinde alıp kaydını aldırmıştı.

'Ee?Sadece bu kadar mı?E hani bugünkü?

Jeongin,her zamanki gibi çocukları evine gönderiyordu.Yani velileri gelip alıyordu tek tek hepsini,elinde mavi yemek çantası olan çocuk.Ailesine koşarak giderken Jeongine gülümseyerek el sallamıştı

'Yarın Görüşürüz Bay Yang!!Kendinize dikkat edin ve lütfen haftaya Dae-Heoyu getirin!!'

Jeongin gülümseyerek minik öğrencisine el salladı

'Görüşürüz Seo!Sende dikkat et kendine,ve getiririm merak etme!!'

Tüm öğrencileri gitmişti,ta ki bir öğrencisinin velisi gelmemişti.

Veli geldiğinde elinde bir bebeğiyle Jeongine baktı,oğlu annesine sarılıp ağlarken Jeongin konuştu

'Bir dahakine daha erken gelin lütfen.'

'Acil bir işim vardı?Size mi soracağım ne zaman geleceğimi ha!Öğretmensin diye kendini bir bok mu sanıyorsun!Bırak git çocuğu sende kardeşim!'

Jeongine saydıran bu kadınla jeongin yüzünü buruşturdu.Kadın birden kendi bebeğini övmeye başlamıştı,konuyu döndürmüştü

'Benim kızım çok mu güzel çok.Kıyamam ben kızıma,benim güzel kızım benim.Abine yaptığım gibi yapmayacağın sana güzeller güzeli kızım,bu boktan kreşe yazdırıp boktan öğretmenlerle muhattap etmem seni.'

Jeongin bebeğe baktı,bu sefer içinde tutamadı söyleyeceği şeyleri.

'Hanımefendi.'

'Evet?'

'Kusura bakmayın ama.'

Kadın Jeongine anlamayarak baktı.

'Bebeğiniz.'

Kadın Jeonginin bebeğine yani kızına iltifat edeceğini düşünüyordu,Jeong ise baş ucundaki kendi çantasına alıp koşarak kaçacaktı.Derin bir nefes aldı ve erkek öğrencisinin kulaklarını kapattı.Söylediği şeyden sonra hemen kaçtı,söylediği şey ise...

'AYNI YARRRRAĞIMA BENZİYO'