Şaşkınlığım yüzünden konuşamadım. Ne diyecektim ki?
Yoshi: Erika...
-Görüşürüz.
Telefonu kapatıp kahvaltımı yaptım.
‧͙⁺˚*・༓☾ ☽༓・*˚⁺‧͙
Herkesten sakladığım, kimsenin girmesine izin vermediğim o odaya girdim. Bu odaya gerçekten değer verdiğim adam girecekti, benim dışımda.
Kırmızı ledleri açıp öylesine resimler çizdim.
Daha sonra kendi yazdığım şarkıyı söylemeye başladım. Hiçbir yerde yayınlamamıştım ama benim için özeldi.
Aşk neden bu kadar acıtıyor? Sevgi güzel bir şey değil miydi? Anne keşke seni dinleseydim...
Hiçbir melodi... Onun gibi hissettirmedi Anne keşke seni dinleseydim
Hiçbir melodi... Onun kadar güzel değildi Anne keşke seni dinleseydim
Eğer gerçek aşkı bulursam Mezarına gidip onu sana anlatacağım Beni dinlersin değil mi baba
O kalbimin ritmini bozuyor O bir zehir gibi ölümcül Kendimi ondan nasıl kurtaracağımı bilmiyorum Ama bunu seviyorum
Hiçbir melodi Asla onun gibi hissettiremeyecek! Anne keşke seni dinleseydim. Bu canımı yakıyor.
Şarkıyı bitirip telefonumu açtım. Çektiğim fotoğrafımı paylaştım.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
erikatou_: Is tomorrow's dream enough for today?
Ouzou'nun Anlatımı
Mola verdiğimiz sırada Shou bağırarak -her zamanki gibi- yanımıza geldi. "Ouzou!"
Şu şişenin kapatıp yanıma koydum ve Shou'ya döndüm. "Ne oldu?"
Telefonunu çıkarıp bana uzattı. "Erika yeni paylaşmış."
"Yani?"
"Telefonu göt*ne sokarım! Dalga mı geçiyorsun!?" diyerek sinirle baktı Shou.
Hayır anlamında kafamı salladım. "Sevgilisi var. Ne yapmamı bekliyorsun?"
Aoto kenardan laf attı. "Öperken sevgilisi yok muydu?"
Kota bile onu onayladı. "Aralarında gerçek bir şey olduğunu sanmıyorum. Öyle olsaydı senin öpmene izin vermezdi. Kafanı kullan biraz."
"Ne yapayım?" diye sordum.
Asa cevapladı. "Git konuş. Sonra açıl. Bu kadar zor olmamalı."
Reika "Asa doğru diyor. Onunla konuşmazsan duygularını öğrenemezsin. Sevgilisi var diye görünüyor olabilir ama onu sevseydi Kota'nın dediği gibi dokunmana bile izin vermezdi." dediğinde derin bir iç çektim.
"Hadi mesaj at ve konuş onunla." Tagi telefonumu uzattı.
Telefonumu alıp Erika'ya yazmaya başladım.
fruouzouwss/erikatou_
Ouzou: Müsaitsen konuşabilir miyiz?
Mesajı hepsine gösterdim. "Kabul etmezse?"
"Neden etmesin?" Ryuuji haklıydı. Kabul ederdi. Umarım.
Erika: Dışarda fotoğraf çekilirse sıkıntı çıkabilir diye dedim. İstersen başka bir yerde de olur.
Ouzou: Haklısın. Birazdan gelirim.
Erika: Tamam
Telefonu kapatırken Shou elimden alıp mesajları okudu. "Bu kız baya hızlı. Ouzou kendini koru. Sakın odaya falan girme."
Telefonumu alıp ayağa kalktım. "Siz antrenmana devam edin ben şu işi halledip geleceğim."
Arabama binip Erika'nın evine gittim. Kapıyı hemen açtı ve içeri davet etti. Yanakları hafiften kızarıyordu. "Bir şey içer misin? Ya da yer misin?"
"İçmeyeceğim. Bir şey konuşacağım." Elimle saçlarımı karıştırıp stresimi azaltmaya çalıştım. "Seni bir anda öptüğüm için özür dilerim. Sevgilin var ve bu yanlıştı."
"Ouzou." Sert sesi konuşmamı böldü. "Yoshi ile gerçekte sevgili değiliz. Yoshi... Biraz karışık ama onunla aramda ciddi bir şey yok. Sahte. "
Dedikleri içten içe sevinç yaşamama neden oldu. "Erika, seni seviyorum." Aniden dediklerim beni bile şaşırttı.
Erika donmuş gibi baktı. Kendine geldiğinde "Seni bir yere götüreceğim," dedi ve bileğimden tutup büyük bir tablonun olduğu yere getirdi.
Tabloya dokundu ve tablonun arkasındaki merdivenler ortaya çıktı. Erika'yla birlikte merdivenlerden indik. Erika gidip kırmızı ışıkları yaktı.
"Kimin evinde bir sığınak olur ki?" diye homurdandım.
Erika karnıma vurdu. "Sığınak değil. Sabret biraz." Odanın kapısını açtı. Kapıyı kapatıp normal lambayı yaktı. Birçok resim vardı.
Kendi çizmiş olmalıydı. Hepsi çok güzeldi ama benim dediklerimle alakası neydi?