7. Bölüm: AVM

165 15 23
                                    

-2 Gün Sonra-

Ayağım neredeyse iyileşmişti. Dans derslerine ara vermiştim. Yayoi ile 2 gündür evimde oturup film izliyorduk.

Sosyal medyada ise durumlar hala biraz karışıktı. Bazıları gerçekten birbirimizi sevdiğimizi düşünüyordu. Bazıları ise gerçek olduğuna inanmak için birbirimizi öpmemizi bekliyordu. Bir kesim de şirket oyunu olduğunu söylüyordu.

Onları takmamaya çalışıyordum ama artık patlama durumuna gelmiştim.

Yoshi ve bugün buluşacaktık. Neymiş biraz daha inandırıcı olsunmuşmuş... Şirketler iyice kafayı bozmuştu. Biri paraya, biri de prim kasmaya!

Yayoi rahat bir şeyler seçti dolabımdan. Kırmızı kısa t-shirt ve ceketi giyindim. Altına da siyah bol pantolonu giyip buluşacağımız yere gittim.

Regl ağrısı çekiyordum birde!

Yoshi'de gelmişti. AVM'ye girdik. Yoshi bana takı seçmeye çalışıyordu. "Hangisini beğendin?"

"Ben senden daha kararsızım. Seçemem."  Karnımı tutarak duvara yaslandım.

Yoshi beğendiği takıyı aldı. Mağazadan çıktık. Yoshi beni durdurup kolyeyi çıkarttı. Saçlarımı sol omzuma atıp kolyeyi taktı. Daha sonra saçlarımı geri arkaya attı.

"Kolye için teşekkür ederim." Bazı kolyeler boynumda alerji yapıyordu. Umarım bu da öyle olmazdı.

Yoshi gülümseyerek "Önemli değil." dedi.  Ardından fısıltıyla "Şu kanıtlama işini bitirmeye ne dersin?" diye sordu.

"Ne?" dediğimde yüzüme o kadar yaklaşmıştı ki rahatsız olmuştum. Elleriyle yüzümü tuttu. "Neden şimdi?!" diyerek fısıldadım.

Dudakları dudaklarıma değeceğinde baş parmağını dudaklarıma koydu. Gözlerimi kapattım.

Benden ayrıldığında fotoğrafımızı çeken birkaç kişiyi gördüm. Yoshi'ye döndüm. "Gidelim mi artık?"

Birlikte dışarı çıktık. Arabaya bindiğimizde kemerini takarken "Bir anda olduğu için üzgünüm. Zaten fotoğraf bir süre sonra yayılır." dedi.

"En azından önceden haberim olsaydı." diye homurdandım.

Güldü. "Şey mi deseydim? Erika AVM'den çıktığımızda seni öpme numarası yapacağım, korkma."

"Gerçekten öpeceksin sandım!" Omzuna vurdum. Aklıma hastaneye gitmem gerektiği geldi. "Hastaneye gitmeliyim!"

"Neden? Ne oldu da?"

"Göz testi. Lazer olayı için. Randevu almıştım birde!"

Yoshi, hastaneye doğru sürmeye başladı. Hastaneye geldiğimizde "Getirdiğin için sağol. Beklemene gerek yok. Kendim dönerim." diyerek indim.

"O halde görüşürüz." dedi ve gitti.

Hastaneye girdiğimde ayağım acımasın diye asansörü beklemeye başladım. Asansör geldiğinde kimse olmadığı için sevinerek bindim ve gideceğim kata bastım.

Kapı tam kapanırken biri ayağıyla durdurdu.

Ouzou Furuya?

Bana bakarak "Kenara çekilirsen gideceğim kata basacağım." dedi. Kenara  çekilip basmasına izin verdim.

Asansör 3. kata çıkarken bir anda durdu. Ouzou ile göz göze geldik.

Asansör hareket etmiyordu. Hadi ama ben bindiğimde durmak zorunda mıydı?!

Telefonumu çıkartıp birini aramaya çalışırken hattın çekmediğini fark ettim. İç çekerek yere oturdum. Ouzou'nun telefonu belki çekiyordur diye düşünüp "Senin telefonun çekiyor mu?" diye sordum.

"Hayır," diyerek telefonunu kapattı.

Karnımdaki sancı, stres oldukça artmaya başladı. Ouzou "İyi misin?" diye merakla sordu.

"Sanırım iyi değilim." diye yanıtladım.

Ouzou'yu süzdüm. Yakından daha yakışıklı görünüyordu. "Öyle bakmaya devam edecek misin?" Yüzünde bir sırıtış belirdi.

Gözlerimi üzerinden çektim.

Karşıma oturdu. "Sakin ol. En iyi 1 saate buradan çıkarız."

Şimdi daha çok stres oluyordum! 1 saate kadar burada nasıl kalacaktım? Ayakkabı ayağımı acıttığı için dayanamayıp ayağımdan çıkardım. Telefonumu çıkartıp hattın çekip çekmediği ne tekrar baktım.

Ve yine çekmiyordu. Telefonumu cebime koyduğumda Ouzou'nun ayağıma baktığını gördüm. "Ayağımı beğendin sanırım."

"Güzel ayağın varmış da ayağın neden sarılı?" Çok soru soruyordu.

Hiç anlamında omzumu indirip kaldırdım. İnanmamış gibiydi. "Dans ederken oldu. Ayrıca neden bu kadar soru soruyorsun?"

"Sende bana sor."

Ne sorabilirdim? "Aklıma soracak bir şey gelmiyor."

"Neden bu kadar yakışıklı olduğumu sorabilirsin?" Sırıttı.

Saate baktım. "Dürüst cevap verecek misin? Soracağım soruya."

Kafasını evet anlamında salladı.

"Geçenlerde önüme çıkmıştı... Bir post atıp silmiştin. O kişi kimdi?" dediklerim aklına bir şey getirmiş olacakki duraksadı.

"Sen... Şu anonim mesaj da bunu soran kişi olabilir misin? Ve sen... Sen benim attığım postlara bakıyor musun!?" dediğinde ayağa kalktım.

"Önüme çıkmıştı." dedim sakinliğimi korumaya çalışarak.

"O fake hesap senin mi?!"

"Fake hesabım yok!" Panik olmaya başlamıştım.

"erikamaekşi sensin!"

"O hesabı bilmiyorum bile." O an asansör  hareket etti. Yere düştüğümde Ouzou başımı eliyle korumuştu. Yalan söylediğim de her şekilde başıma bir şey geliyordu! Geri düzgünce oturdum. "Soruma yanıt vermemek için bahaneler uydurup duruyorsun."

"O kişi sevgilimdi."

Şaşırdığımı belli etmedim ama içimde bir yerlerde kırgınlık oldu sanki. "Oje mi sürüyordu?"

"Evet," dedi.

Telefonuma tekrar baktım. Hat tamamen gitmişti. Nefesim tükeniyor gibi geliyordu.

"Bende sana biraz özel bir soru soracağım. Dürüst olursun umarım." Soracağı soruyu merakla bekledim. "Şu sevgililik olayın oyun mu gerçek mi?"

İç çektim yine. "Gerçek." Dürüst olamamıştım. Bir yerde yayılırsa tekrar ceza alırdım.

"Seviyor musun onu?" dedi inanamayarak.

"Evet, seviyorum." dediklerimle sustu. Bende daha fazla konuşmadım.

Asansörden çıkmayı bekledim.

➷➷➷

Oruçken okuldan gelince uyuyan tek ben miyim? Aşırı uyku basıyor yastığa kafamı koyduğum anda uyuyorum camış gibi

𝐶𝑎𝑟𝑎 𝑚𝑖𝑎 𝐄𝐫𝐢𝐳𝐨𝐮Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin