33.BÖLÜM

74 12 3
                                    

Cuma namazı çıkışı İmam ve Kadı Hızır Ümit' in evinin önüne geldi. Tüm ev ahali Kadı sarı Hızır ve imamı bekliyordu. Poyraz ve Kiana bugün evlenecekti. Herkes güzelce giyinmiş, güzel kokular sıkmış, saçlarını yapmış, Zeynep ve Kiana başına beyaz eşarp bile takmıştı. tüm aile buna hazırlanmıştı. Komşular da onlara eşlik ediyordu. Poyraz kapıyı açtı ve misafirleri eve davet etti. Kadı Sarı Hızır ve İmam içeri girdiler. Ardından İmam, Kadı Sarı Hızır' dan müsaade isteyerek Besmele işe söze başladı ardından

İmam: Değerli kardeşlerim Allahın emri peygamber efendimizin sünnetini ifa etmek amacı ile gelin ve kardeşimiz huzuruna geldik ve nikah kıymamızı istiyorlar, bizde bunlara nikah kıyacağız, lakin damada sormamız gereken bir takım sorular var, damat bu sorulara doğru cevap verirse nikahı kıyarız vermez ise kıymayız Poyraz kardeşimize şimdi 32 farzı soracağız Ahmet oğlu Poyraz 32 farzı söyler  misin dedi. Poyraz 32 farzı saydı. İmam ardından İslam'ın şartlarını söylemesini istedi. Poyraz İslam'ın şartlarını da söyledi.

İmam: Peki Ahmet oğlu Poyraz gelin kızımıza nikah şartlarından olan mehir şartını belirlediniz mi ?

Poyraz: Kiana baktı ardından abisine baktı ve sonrasında yengesine baktı.

Kiana: Daha belirlemedik İmam efendi. Benim Poyraz' dan mehir talebim ne bir altın, ne bir gümüş, ne bir akçe, ondan tek isteğim kendi dinimde de nikahımın kıyılmasını isterim. Dedi.

Poyraz: Bu olabilir mi hocam peki

İmam: Kuranda Ey iman edenler! Allah 'a ortak koşan kadınlarla, onlar iman etmedikçe evlenmeyin, Sizden önce kendilerine kitap verilenlerden yine hür ve iffetli kadınları, mahirlerini verip nikâhlayınız, onlar size helaldir. Diye buyurmuştur. Burada benim karşımda evlenmenizde bir sakınca yoktur. Eşin olacak kızda Allah' a inanır fakat mehir de verilmesi gerekir. Lakin unutmayasın orada onlara benzemeye çalışmayacaksın ve dua etmeyeceksin. Sadece eşin senden böyle bir mehir istedi diye orada bulunacaksın.

Poyraz: Anladım hocam

İmam: Ahmet oğlu Poyraz Sen Kiana kızını kendine eş olarak kabul ettin mi? Dedi. İmam 3 defa sordu ve Poyraz 3 defa ettim dedi. Şahitlere, 3 defa şahit misiniz diye sordu ve onlarda şahit olduklarını söyledi. Aynı soruyu Kiana' ya 3 defa sordu. Oda ettim dedi. Şahitlere de Kiana için 3 defa sordu ve. Şahit olduklarını söyledi. Ardından melekler de şahit olsun Dedi. Ardından duasını okudu ve nikahı kıydı. Akşam olmuştu eğlenme vaktiydi şarkılar söyleyip oyunlar oynadılar. Ardından Poyraz Ümit'e

Poyraz: Abi biz kilisede düğünü nasıl yapacağız

Ümit: Bana ne soruyorsun karına sorsana

Kiana: Her şeyi yapabiliyorsun orada da yaparsın artık sen benim beyimsin

Poyraz içindeki garip bir mutlulukla gülümsüyordu. Evet, artık öyleyim karım

Kiana: Merak etme yarında kilisede düğün yapacağız. Senden tek isteğim bu Poyraz biliyorsun.

Kimin gelirdi aklına Poyrazın bir zaman makinesi ile geçmişe gelip Bizans prensesi ile evleneceği.

Ertesi gün olmuştu. Düğün için surların içinde bulunan Ayia PanayiaElpida Rum Ortodoks Kilisesi yolunu tuttular. taş döşeli bir yolda yükselen geleneksel bir Ortodoks kilisesiydi,  İçeriye adım attığınızda, yüksek tavanlı kilisenin içi, parlak renklere boyanmış fresklerle süslü duvarlarıyla göz kamaştırıcıydı. Kilise çiçeklerle süslenmişti. Taze çiçek kokuları ve hafif rüzgarın esintisi atmosferi dolduruyordu. Görkemli duvarlardaki renkli cam pencerelerden içeriye süzülen gün batımı ışıkları eşliğinde, Kiana beyaz elbisesine yansıyordu ve ona sanki ışıltı veriyormuş gibiydi. Gökyüzü mavisi taç ve uzun duvak, masalsı bir an yaratıyordu. Davetliler yerini aldıktan sonra sıra Damat'a gelmişti. Org çalmaya başladı. Poyraz ve Zeynep kiliseye girdiler. Daha sonra Poyraz'ın Hıristiyan arkadaşları en başa horona doğru yürüdüler. Ardından düğün marşı çalındı ve Kiana Ümit' in koluna girmiş yanında horona doğru yürüyordu. Duvağını ise kardeşi Lüblima tutuyordu. Poyraz Kiana baktı ve onun gelişi karşısında hayranlık ve sevgi dolu bir ifadeyle parlıyordu. Poyraz' ın dik duruşu gelecekteki zorluklara ve mutluluklara birlikte göğüs germeye hazır olduğunu hissettiriyordu. Kiana' nın Gözlerinde yaşlar akıyor sevinç, heyecan, aşk ve belki de biraz hüzün. Belki de bu, geçmişle geleceğin kesişimin de bir anın yarattığı duygusal bir dengeydi. Geride bıraktığı acılardan sonra mutlu olma vakti artık onundu. Sevdiği adam ile evleniyordu. İzleyiciler arasında göz yaşlarına hakim olamayanlar çok fazlaydı. İzleyicilerin çoğu onun eskiden prenses olduğunu biliyordu. Bu düğün onlar içinde ayrıca bir önem arz etmekteydi. Papazın önünde bir araya geldiler. Dualar ve kutsamalar eşliğinde çiftin parmaklarına takılan altın yüzükleri kutsadı. Okunan dua ve ayinden sonra ve artık nikâhları kıyılmıştı.  Tören bittiğinde, Kiana ve Poyraz başta olmak üzere, düğün sahipleri tek sıra halinde yan yana dizildiler ve tebrikleri kabul ettiler. Gelen hediyelerini kabul ettiler. Kiana düğün sonunda küçük çantasına tebrikler sırasında atıverdi. Dışarıda, güneş batarken, kilise bahçesinde misafirler kurulan masa ve  sandalyelerde, yemeği başlamak üzereydi. Tüm geceyi dans ederek eğlenerek geçirdiler.

Kilise ve cami arasında yapılan bu özel düğün, birçok insanın hoşgörü, sevgi ve birlikte yaşama iradesini yansıtan unutulmaz bir anıydı.

ZAMANDA YOLCULUK 1453Where stories live. Discover now