73. BÖLÜM; " Kayboldum Bebeğim"

Start from the beginning
                                    

Bakışlarımı, az önce olduğu yerden ayırmadım. Kafamın içinde birbiriyle savaşan onlarca ihtimal vardı ve hepsi de birbirine düşmandı. “Biz mi bulduk?” diye sorduğumda sustular. Şaşkınlıklarının kokusunu alıyordum. “Belki de o bizi bulmuştur.”

Bizim sessizliğimiz, etrafımızdaki insanların keyifli kahkahalarını ve çalan ağır müziği ağırladı. Bir de soru işaretlerini… Bir de avuçlarımızın arasından kayıp gidenleri…

“Onu bulacağım!” Kalakalmışlığı üzerimden sıyırıp yerimden ayrıldım. Adımlarım doğrudan masaları dolaşmaya başlayan Cihan ve Gupse’nin yanına ulaşırken, dostlarımın arkamda olduğunu biliyordum.

“Gupse!” Gupse’nın gülümsemesi ifademi görünce donup kaldı. Masasında olduğu davetlilerden nazikçe izin alıp yanıma geldi.

“Rozelin, ne oldu? İyi misin?” Buluştuğumuz havuz kenarında ellerimi tuttu. “Bembeyaz olmuşsun. Ne oldu?”

“Gupse…” Aşık olduğunu söylediği adam Biran mıydı? Benim kocam mıydı! “Nerde o?”

“Kim?” dedi yeşil gözlerini açarak. “Kimden bahsediyorsun?”

Gözyaşlarımın akmasına engel olamıyordum. Hızlıca ellerimin tersiyle sildim ama yerine yenilerinin gelmesi uzun sürmedi. “Biran’dan.” dedim acıyla. “Az önce buradaydı.”

“Biran? Korumam mı?”

Gözlerimi kapatıp derin bir soluk aldım. “Evet! Nerede o? Az önce buradaydı ama kayboldu.”

“Neler oluyor?” Cihan da yanımıza geldiğinde kendimi daha fazla köşeye sıkışmış hissettim. “Rozelin, iyi görünmüyorsun. Uzaklaşmak ister misin?”

Cihan kollarımdan tutmak istedi ama ellerimi kaldırarak müsaade etmedim. “Hayır, hayır, bakın, ben iyiyim. Sadece onu bulmak istiyorum.”

“Kimi?” diye sordu Cihan.

Ona cevap vermedim. Gupse’ye yalvaran gözlerle baktım. “Bana yerini söyle.”

Gupse anlam veremiyordu. Afallamıştı. Yine de kendini zorladı. “Korumalara konuşma sonrası izin verdik. Evlerine gitmişlerdir.”

“Evi nerde!”

“Bilmiyorum!” dedi Gupse panikle. “Bilmiyorum Rozelin ama gerçekten panikliyorum artık. Biran’ı neden arıyorsun?”

“Gupse Biran nerede!”

Yükselen sesim, konuşmaları da müziği de bastırmıştı. Tüm gözlerin üzerimize çevrildiğinde anladım.

“Gupse.” dedi Cihan, etrafına sahte bir gülücük dağıttıktan sonra. “Rozelin’e istediği bilgiyi ver.”

Gupse başını salladı. Elini masaya uzattığında asistanlarından biri telefonunu uzattı. Hemen bir yerleri aradı ama geçen saniyeler boyunca hiç konuşmadı. “Açmıyor.” dedi sonunda. “Zaten Biran mesai dışında telefonlarını hiç açmaz. O… garip biri.” Gözlerimdeki sabırsızlık onu bir şeyler yapmaya zorladı. Bir yeri daha aradı. “Hah! Şule, çalışanlardan birinin adresini bulabilir misin bana?” Aldığı cevap yüzünü buruşturdu. “Of! Şu an şirkete gidemez misin peki?” Başını iki yana sallarken telefonu kapattı. “Bilgiler şirketteymiş ve ulaşacak tek kişi de şu an şehir dışında. Bu davet nedeniyle yarın tüm şirket çalışanlarına izin verdik ama yardımcı olmak için sabah ilk iş dönecek.” Kollarımdan tutup şefkatli gözlerle baktı. “Tamam mı? Oldu mu?”

KIZIL GECE +18Where stories live. Discover now