Tesadüf

4. BÖLÜM (+18)

Dudaklarımdan aldığı son bir öpücükten sonra elimden tuttu ve yerinden kalktı. ilerlemeye başladı. İlerlerken az önce konuştuğum adı Kerem olan barmen'e baktı ve göz kırptı. Keremse başını sağa sola sallayarak sırıttı. Bu adam bu olayı farklı kadınlarla kaç kere yaşamıştı kim bilir. Bu da onun bir göstergesiydi. Kadınlar tuvaletine doğru ilerlerken tam önünde durdu ve bana döndü.

Doğukan: Erkekler tuvaleti daha kötü bir alternatif olurdu değil mi?

İçim titriyordu. Birazdan az önce tanıştığım adama ilkimi verecektim. Belki de hayatımın travması olacaktı. Ama nasılsa geri adım atabilecek gibi değildim. Yüzüne bakıp sırıttım. Kapıyı açtı ve geçmeme izin verdi. Kendi de içeri girince kapıyı ayağıyla örttü. İçeride biri olup olmadığını kontrol etti. Kimse olmadığını görünce kapıyı kilitledi. Ve şimdi, şimdi belki de bu başlangıç, sonum olacaktı. Ama yaşamaktan başka çarem yoktu. Sadece o an'a gömülecektim. Gözlerine baktım. Bu adamın koyu gözlerine. Gözlerime baktı, ürkek gözlerime. Hızlı birkaç adımla yanıma geldi ve belimden tutup dudaklarıma yapıştı. Bir elini belimde gezdirdi, diğerini kalçama yerleştirdi ve sıktı. Öyle harcıyordu ki dudaklarımı, sertçe öpüşüyordu. Üst dudağımı ağzına alıp emdikten sonra ısırdı. Dilini ağzıma yerleştirdi ve öpüşmeye devam ettik. Ani bir şekilde beni duvara yasladı ve bir saniyelik de olsa nefesimi dengelemeye çalıştım. Elini yüzüme koydu ve gözlerime baktı. Daha sonra üstündeki rujun dağılmış olduğu dudaklarıma. Ellerini bacaklarıma götürüp gezdirirken adeta titriyordum. Yaptığı her harekette gözlerimin içine bakıyordu.

Kollarımı boynuna sardım, iki bacağımdan tuttu ve beni kucağına aldı. Dudaklarımız tekrar buluştuğunda yine delicesine öpüşüyorduk. Beni kucağında taşıyarak öperken tezgaha oturttu. Dudaklarımdan çekildiğinde gözlerine anlamsızca baktım. Ceketimi çıkardı ve kenara fırlattı. Aynı şekilde kendi ceketini. Dudaklarımdan bir öpücük daha aldı. Daha sonra elleri cropuma yöneldi. Onu da çıkardığında göğüslerim karşısındaydı. İçime sütyen giymemiştim. İçimdeki utanç yüzümü kızartıyordu.

Doğukan: Siktir, sütyen giymemişsin!

Yutkundum. Üstündeki kazağı hızlı bir hareketle çıkardı. Beni eliyle tezgaha yatırdı. Kafasını boynuma gömdü ve öpmeye başladı. Daha sonra dilini boynumda gezdirdi ve emmeye başladı. Boynumu emerken ağzımdan ufak inlemeler çıkıyordu. Hem dışardakilerin duymasından çekinirken, hemde nasıl davranacağımı bilmemezliği taşıyordum üstümde. Bir elini sol göğsüme koyup sıkarken sağ göğsümü emiyordu. Bunu yaparken gözlerime bakıyordu ve içim daha çok yanıyordu. Kendimi bu noktada tutamıyor ve inliyordum. İnleyişimi duyunca sırıtıyordu. Zevk alıp almadığımı mı kontrol ediyordu? Başardığını görünce de hoşuna gidiyordu? Sanırım.

Eteğimin altından elini soktu ve çorabımı indirdi. Daha sonra beni doğrulttu ve eteğimin fermuarını açıp çıkardı. Anlık bir heyecanla onun vücudunu farketmemiştim. Ama doğrulduğum an farkettiğimde tekrar etkilenmiştim. Kalemle çizilmiş gibiydi. Bakışlarımı farkedince elimden tutup vücuduna götürdü. Elimi vücudunda gezdirirken yutkundum. Dudaklarıma yapıştı ve dudaklarımı çekiştirdi. Biz öpüşürken elini küloduma götürdü ve beni okşamaya başladı. Öpüşürken ağzımdan inlemeler çıkıyordu ama ben geri çekilir gibi oldukça o boynumdan tutup beni tekrar dudaklarına gömüyordu. Nefessiz kalacak gibiydim. Ama aldığım zevki inkâr edemezdim. Onun dokunuşlarıyla külodumun ıslandığını farkediyordum. Başım istemsizce geriye gittiğinde dudaklarını boynuma götürdü ve boynumu öpmeye devam etti.

Doğukan: Beste, hiç dokunulmamış gibi güzelsin. Sabaha kadar seni hissedebilir ve okşayabilirim.

Söyleyemezdim. İlkim olduğunu söylersem kaçarak uzaklaşırdı. Olmadığım biri gibi davranacaktım. Sadece bu zevki alacaktım.