Rüyalar

446 58 6
                                    

Bu bölümde Jungkook ve Taehyung ortak rüya görecekler. Taehyung Jungkook'a eski anıları gösterirken birlikte anılarını uzaktan izleyecekler. Kısacası italik yazılı olan yazılar rüyadakilerin konuşmaları, kalın yazılı olan yazılar ise asıl Jungkook ve Taehyung'un. (Anlatamadım televizyon izlermiş gibi izliyorlar yani.)

İyi okumalar.

.
.
.
.

...

Bir göl kenarında oturduğumu gördüm. Yanımda da bir adam vardı. Bu kimdi acaba?

"Oğlum, şu ağları toplar mısın?"

Babam mıydı?

"Jeongguk beni duyuyor musun?"

"Evet baba. Hemen hallediyorum merak etme."

Karşımdaki Jungkook kalkarak balık ağlarını toplamaya gitti. Bense ağaçların arkasında Taehyung ile bekliyordum.

Taehyung kulağıma eğildi ve fısıldadı.

"İlk tanıştığımız gün."

Rüyamdaki Jungkook ağları toplarken karşıdan gelen Taehyung'u gördüm. Gölde ağları toplayan Jungkook'un yanına giderek ona yardım etti ve gülümsedi. Jungkook... ah Jungkook değil, Jeongguk şaşkınlıkla Taehyung'a bakarken kim olduğunu sordu.

Taehyung, hemen uzakta küçük bir evde yaşadığını ve balık almak istediğini söyledi. Jeongguk koşarak babasının yanına gitti ve tuttuğu balıklardan alıp Taehyung'a uzattı.

"İstediğiniz kadar alın."

Yanımda duran Taehyung elini omzuma koyup gülümsedi.

"C'est à ce moment-là que tu es entré dans ma vie comme un soleil, Jeongguk.  Tu étais l'étoile la plus brillante que j'aie jamais vue."
(İşte o an bir güneş gibi doğdun hayatıma Jeongguk. Gördüğüm en parlak yıldız oldun.)

Geri önüme döndüğümde Taehyung balıklarını Jeongguk'tan almış gidiyordu.

"Seni gördüğüm ilk anda tam şurama bir şey saplandı. Tabii sen sonradan sevdin beni ama olsun."

Taehyung eliyle kalbini gösterdi ve gülümsedi. İşte o gülümsemenin ardında bir çok acı, üzüntü ve keder yattığını yeni yeni anlıyordum.

"Taehyung, özür dilerim."

"Senin bir suçun yok Jeongguk, ikimizin de bir suçu yok. Kader denen şey gerçekten zalimce yazılan bir kitap."

Tale Of The MirrorUnde poveștirile trăiesc. Descoperă acum