1.7

572 78 183
                                    

Karşılıklı oturdukları masada, Satoru siparişleri verirken Suguru etrafı incelemekle meşguldu. Güzel dekore edilmiş bir pizzacıya gelmişlerdi. İçeride pek fazla müşteri yoktu.

"İçeceklerin birisi Pepsi diğeri Coca-Cola olursa sevinirim." diye ekledi Satoru, Suguru'ya bakıp gülümserken.

"Gerek yok, ikisi de Pepsi olabilir." Garson kız siparişlerle uzaklaşırken Satoru'nun kaşları çoktan havalanmıştı.

"Ne var?" Suguru kendisine dik dik bakışlar atan çocuğa gözlerini devirdi.

"Ne mi var? Sence amına koyayım?"

"Pepsi içmek yasak mı?"

İnanmayan gözlerle ona baktı. "Yasak amına koyayım. Seninle tanıştığımızdan beri 'Coca-Cola varken Pepsi de neymiş?' yok bilmem ne konuşup duruyorsun. Hayır tanışma sebebimiz de bu zaten. Sen Pepsi'den nefret etmiyor muydun amına koyayım?"

Sandalyesinde geriye yaslanırken konuştu. "Etmiyordum."

"Gerçekten, şu an hiçbir şey anlamıyorum."

"Açıkçası, marka takıntıları olan bir insan değilim. Hangi kolayı içmişim, hangisi daha iyiymiş falan bunlar umrumda olmaz. O hesap sadece şeydi.." İç çekip gözlerini kaçırdı. "Bahane."

"Bahane mi?"

"Senin hesabın sürekli karşıma çıkıyordu ve  nedense bana tanışmam gereken bir insanmışsın gibi geliyordun. Ama insanlarla konuşmakta berbat, tanışmakta daha da beter olduğum için bir türlü mesaj atmaya cesaret edemiyordum." Hafifçe güldü.

O an Satoru'nun aklında parçalar birleşmişti, sırıttı. "Sen de dikkatimi çekmek için o hesabı açıp postlarına beni etiketlemeye başladın."

"Ve başarılı oldum."

Kendisine göz kırpan Suguru'yu görünce nedense kalbinin hızlandığını hissetti. "Evet, zekice bir plan."

"Buraya sık sık gelir misin?"

"Yani, arada bir." Gülümsedi. "Buraya ilk defa Utahime'yle gelmiştik. Daha doğrusu tam beraber geldik denemez. O zamanlar hoşlandığı bir kız vardı ve ona açılmak konusunda çok kararsızdı. Nihayet onu buraya çağırdı ve ben de destek amaçlı sanki bağımsız bir bireymişim gibi onu görebileceğim başka bir masaya oturmuştum."

"Ne kadar yardımsever bir arkadaş." Alayla konuştu.

"Öyleyim gerçekten, ama değerimi bilmiyorlar." Bunları dramatik bir tonda söyledikten sonra ciddileşti. "Ama işler beklediğimizden kötü gitti. Biz en fazla reddeder diye düşünmüştük, kız bir anda Utahime'ye bağırıp çağırmaya, hakaret etmeye başladı."

Suguru'nun kaşları çatıldı. "Neden?"

"Utahime kızın iyi niyetini suistimal etmiş." Sitemkar bir gülüş vardı yüzünde. "O, arkadaş olmaya çalışıyormuş, ama bütün eşcinseller böyleymiş. En başından uzak durması gerekirmiş!" Alnındaki damarlst belirmişti. "Halbuki kendisi Utahime'yle flört ediyordu, birkaç konuşmalarına şahit oldum, açık açık umut veriyordu."

Duraksadı. "O kadar insanın içinde kıza bağırıp çağırdı, ama Utahime ağzını açıp da hiçbir şey söylemedi. Kafasını eğmiş, kendini sakinleştirmeye çalışıyordu. Ben müdahale etmek istedim, ama bana yapmamamı söyleyen bir bakış attı."

"Onun için ne kadar kötü bir durum olduğunu tahmin edemiyorum bile."

Satoru sırıttı. "Ama tabii ki yaptıklarından bu kadar kolay kurtulamazdı. Ben de numarasını yaydım, Utahime öğrenince ağzıma sıçtı ama pişman değilim."

pepsi|satosugu text.Where stories live. Discover now