Kendi öz kızını, düşman elinden parayla satın alan bir baba sağ kolunu kızını zorluklar karşısında eğitmesi için yanına gönderiyor. Ve hikaye aslında bir baba sayesinde iki kalp arasında devam ediyor.
Güzel kızın hiçbirşeyden haberi yokken yakın ko...
К сожалению, это изображение не соответствует нашим правилам. Чтобы продолжить публикацию, пожалуйста, удалите изображение или загрузите другое.
Tüm içime işleyen yağmurun soğuk damlaları kalp atışımı daha çok hızlandırırken dönüp arkama bakma cesaretim bile kalmamıştı.
Ayaklarımdaki son can pareleriyle girmiştim ıssız ara sokağa. Karanlık yağmurlu bir gecenin bana güvenli hissettireceğini hiç düşünmemiştim. Oysa en çok ben korkardım karanlıktan, en çok ben nefret ederdim soğuktan.
Ama bu öyle bir andıki ne soğuk nede karanlık beni korkutmuş aksine daha çok istemiştim.
Göğe bakıp fısıldadığımda,
Daha Alaca ol gökyüzü, Daha soğuk ol bu gece...
Büyük ağacın altına sokulduğumda kalbimi ağzımda hissedebiliyordum, ayak parmaklarım uyuşmaya başlamış bilincim artık eski direncini kaybetmişti.
Dizlerimi kendime çekip kollarımla sarmıştım, gözlerime ıslak damlalar uğramıştı, yağmur yağıyordu ama gözlerim kendi yaşlarında boğuluyordu, ağlıyordum, tüm nefretimi kusmak ister gibi ağlıyordum.
Tırnaklarımı etime geçirip kendim için ağlıyordum, belki bağıramıyordum ama en çok kendime ağlıyordum.
Bir kaç gün önce herşeyin çok güzel olacağına kendimi öyle inandırmıştım ki şuan düşündüğümde herşeyin ne kadar berbat bir bok yolu olduğunu anlayıp daha çok ağladım.
Susmak istemedim, Ağlamak istedim. Belkide ilk defa yabancı bir omuza başımı koymak istedim.
Soğuktan titrerken başıma düşen gölgeyle korku bedenimi sarmıştı, dişlerim istemsizce çenemi kırıp geçmek ister gibi birbirine çarpıyor gözlerimi zor bela açabiliyordum.
Bakışlarımı gölgeye kaldırdığımda siyah deri ceketinin bile sırılsıklam olduğunu gördüm. Saçları tenine yapışmış görüşüne mani olurken bile gözlerindeki öfkeyi bana yansımıştı.
Ellerimle yüzümü kapatıp son gücümle bağırdım.
"Yaklaşma bana",
Islanan dudaklarından çıkan su parçalarıyla bana beklediğim tepkiyi vermişti,
" Ayağa kalk"
Gitmek istemiyordum. Hiç korkmadığım kadar korkmaya başlamıştım. Ağlamam daha da şiddetlendiğinde iri ellerini belimde hissettim.
