*5|| 'Emin misin?'

165 11 1
                                    

******
İyi geceler nasılsınız.
Umarım iyisinizdir bende baya kötüyüm,
ama size bomba gibi bir bölümle geldim.
Size keyifli okumalar.

Kafam allak bullak olmuştu, bütün aklım Aslıdaydı. Odaya veda etmek için döndüğümde kızlar oynadıkları oyuna dalmışlardı. Yanlarına gidip kendi odama gitmek istediğimi söylemeyi düşünüyordum, ancak odadaki mini barın gözüme takılmasıyla aklım başımdan gitti. İçerek tüm sorunlardan uzaklaşabilirdim, en azından öyle düşündüm. Bu düşüncelere dalarken, kızlar sessizce durmam ve fazla aynı yöne bakmam nedeniyle oyunlarını durdurup bana dönmüşlerdi. 

Saliha ellerini havada sallayarak, "Alo dünyadan Hande'ye, dünyadan Hande'ye!" dedi, sesini yükselterek. Aniden onlara dönüp ellerimi havada çarptım. "Kızlar, bu gece oyunları bir kenara bırakalım. Gerçek bir kafa dağıtıcıya ihtiyacımız var," dedim, mini barı göstererek. Saliha ayağa kalkarak yanıma geldi. "Saçmalama Hande, iki gün sonra tekrar maçımız var," dedi.
"Hadi ama Saliş, buna hepimizin ihtiyacı var, kabul et," dedim, mini bara doğru yürürken. Tam kapağı açacakken Saliha gelip kapağı kapattı. "Hande, hayır lütfen. Evet, hiçbirimiz iyi değiliz, ama bunu yapmayalım. En çok kendimize zarar vereceğiz," dedi. "Saliha, içmek istiyorum. Sen istemiyorsan içmeye bilirsin, kimse seni zorlamıyor," dedim, sesim biraz sert çıkmıştı. Simge ayağa kalkarak, "Hande, biraz sakin ol," dedi. "Sakin falan olmak istemiyorum. Gülmek istemiyorum, ağlamak istemiyorum. Sadece içerek rahatlamak ve bu olanların hepsinin bir rüya ... kabus olduğunu düşünmek istiyorum. Bir gece olsun uyurken düşünmek istemiyorum," dedim, çok sıkılmıştım. Mini barı açıp gördüğüm ilk içkiyi alıp açtım, kafama diktim. Diğer kızlar sadece bakıyorlardı. Saliha da yanıma gelerek mini bardan bir içki alıp kafasına dikti. O da aynı duyguları yaşıyordu, benimle birlikte. Simge, İlkin ve Elif'i gitmek istemeseler de odadan çıkardı. 

Alkolün etkisiyle odanın atmosferi yumuşamıştı. Ben ve Saliha içtikçe gevşiyorduk. Simge ise bize bakıcılık yapıyordu. Bu sırada Zehra odaya girdi. Zehra'nın bakışları, Hande'nin içkiden gelen rahatlamasını fark etti. Zehra, "Her şey yolunda mı, burada?" dedi Simge'ye bakarak. Simge yılgın bir sesle, "Biraz dağıldılar, engel de olamadım, ama en azından başlarını bekliyorum işte," dedi serzenişte bulunarak. Saliha elindeki şarap şişesini kaldırarak, "İçip sabaha kadar, bayılmak istiyorum. Caddelerde dolanıp, bağırmak istiyorum. Müsaadenle bu gece, dağılmak istiyorum," şarkısını söylüyordu biraz hızlı uçmuştu.
Ben gülerek devam ettim konuşmaya. "Bakın, gayet eğleniyor Saliha, değil mi Saliha?" dedim, ona karşı gülümseyerek. Şarkısını yarım kesip bana döndü, "Hem de nasıl balım, hem de nasıl. Her şey gayet yolunda, zeze, sende gel bak," dedi. 

Zehra, Saliha'nın yanına gidip, "Hadi Saliha, şu şişeyi bana ver, yeter bu kadar," dedi. Saliha şişeyi kaçırmaya çalışsa da karşısındaki kadına yenik düştü. Zehra şişeyi alıp masanın üzerine koydu. "Zehra'ya ver şunu," dedi. "Hayır Saliha, hadi yürü banyoya," dedi. Diktatör gibi ikimizi de yola sokmaya çalışıyordu. "Hayır, hiçbir yere gitmek falan istemiyorum. Ben Aslı'yı istiyorum, onsuz bu odada uyumak istemiyorum," dedi ağlamaya başlayarak. Zehra ve Simge yanına giderek onu sakinleştirmeye çalışıyorlardı. Ben de bundan istifade ederek Zehra'nın masanın üzerine bıraktığı içkiyi alıp içmeye devam ettim. Zehra, "Simge abla, ben Saliha'yı alıp bizim odaya götüreyim. Bak, burada durmak istemiyor, ayçayı da buraya yollarım, sende Hande'yi al götür, aptal içip duruyor hala," dedi bana dönerek.
Simge abla tam konuşmaya başlayacaktı ki söze atıldım, "Simge, sen Salihayı götür, bizim odaya. Ben de Zehra ile birlikte odanın toparlar, sonra yanınıza gelirim," dedim. Simge yanıma gelip, "Emin misin Hande?" diye sordu. Kafamı sallayarak onları odadan yolladım.

***

Zehra bana dönerek, "Neden beni yanında istedin? Simge ile de odayı toplayabilirdin, Hande," dedi, sorgular bir şekilde. Oturduğum yataktan kalkarak Zehra'nın yanına doğru adımladım; artık kafam iyice gitmişti ve hiçbir şey hissetmiyordum. Gözlerinin içine bakarak, "Bilmem, belki de biraz eğlenceye ihtiyacım vardır," dedim, daha da yaklaşarak. Zehra gözlerini açarak, "Ne diyorsun Hande sen?" dedi. "Hadi ama Zehra, ikimiz de biliyoruz, benim de tadıma bakmak istediğini," dedim. Zehra her turnuvada gittiği her deplasmanda bir yaramazlığı oluyordu. Evet, sevgilisi vardı, ama açık bir ilişki yaşıyorlardı. Beni de arzuladığını hissedebiliyordum. "Evet, ama emin misin Hande? Sonradan pişman olacağın bir şey yapmak istemem. Biliyorsun, benim ilişki gibi bir iste-" derken, dudaklarına yapıştım ve duvara doğru ittim. Devam etti, dudakları benden ayrılınca, "İstediğim yok, baladın yok," dedi nefes nefese. O da bana doğru hamle yaparak benim dudaklarıma yapıştı, arkamdaki yatağa kadar dudağımı bırakmadan beni yürüttü. Yatağa geldiğimizde ise beni tek hamleyle yatağa attı. Üzerime doğru çıkıp tüm vücuduma hakim olmuştu, boynuma eğilerek öpmeye başladı, aralıklı şekilde yüzüme doğru geldi. Dudağıma tekrardan uzun bir öpücük bıraktıktan sonra gözlerini gözlerime dikti.
Ne olduysa o an oldu; gördüğüm kişi Zehra değildi, Aslıydı. Aklımı kaçırdığımı düşündüğüm gözlerimi açıp tekrar kapadım, ama karşımda duran Aslıydı. Bunun farkındalığı tüm vücudumu ateşe vermişti. Zehra ise o yangını söndürmek bir yana, aksine daha da körüklüyordu. Sanki gerçek dünyadan uzaklaşmış, bir başka boyuta geçmiştik. Zehra'nın dokunuşları beni sarhoş etmişti, bedenim onunla birlikte ritim tutuyordu. Her öpücüğü, her nefesi, içimde derin bir tatmin yaratıyordu. Bir an için her şeyi unutmuş, sadece bu anın tadını çıkarmaya odaklanmıştım. Yavaşça giysilerimizi birbirimizden çıkarırken, odanın içindeki zaman yavaşlamıştı....

***

Ertesi sabah, başımda büyük bir ağrı ile uyandım. Siktir ne olmuştu, gözlerimi açar açmaz Zehra'nın yanımda ne işi vardı? Bir an için odanın atmosferi, içsel bir fırtına gibi sert esiyordu. O anki kafa karışıklığı içinde geçmişin izleri, yastığa düşmüş saç telimde bile gizliydi. Sonra bir başka şeyi daha fark ettim; lan çıplaktım! Hayır ya, hayır, dün gece yapmadın de Hande, dedim içimden. Sakın yapmadım de, Hande...O sırada Zehra uyandı, gözlerini kısarak ve yüzüne büyük bir gülümseme yerleştirerek, "Günaydın baladın... Ay pardon, ateşli baladın," dedi, ayağa kalkarak. Ona karşılık veremiyordum, kalbim sanki inmişti. Naptım ben ya, naptım? Nasıl yaptım, gerizekâlı mıyım ben gerizekâlı? "Zehra, dün gece..." diyebildim sadece. Gözlerimin içindeki suçluluk ve kafamdaki karmaşa arasında kaybolmuş bir ifadeyle bakıyordum. Zehra bana doğru eğilerek, "Dün gece süperdin baladın, gerçekten tadın tahmin ettiğimden de iyiydi," dedi ve ekledi, "Ama biliyorsun, bunun tekrarı yok. Baştan seni uyarmıştım," dedi, gülerek. Tüm cesaretimi toplayıp, "Zehra, bunu yaşanmamış gibi devam edebilir miyiz? Çünkü ben hiçbir şey hatırlamıyorum ve kafam da yerinde değildi. Ben... "sözümü keserek. "Aslı'yı istedin baladın," dedi.
Ne, nasıl yani? Nerden biliyordu? "Tüm gece onun adıyla bana seslendin," dedi. Buna sinirlenmiştim. "Ve sen devam mı ettin, hem kafamın iyi olmasına rağmen hem de buna rağmen?" dedim yüksek sesle. "Hande, ben seni tatmak istiyordum ve tattım. Bana hangi isimle seslenmen çok da önemli değil. Ben seni istedim ve bunu da aldım. Ama merak etme, bu olanları hiç yaşanmamış gibi devam edebiliriz," dedi, nasıl ya? Zehra evet rahat biriydi ilişki konusunda, ama bu kadar rahat nasıl olabiliyordu? "Zehra, lütfen odadan çık, şu an konuşmak istemiyorum," dedim. Beni ikiletmeden odadan çıktı. Bütün suç bendeydi, yavaş yavaş hatırlamaya başladım. Onu ilk öpen bendim, tüm hatayı başta ben yapmıştım, ve o da bunu kullanmıştı. Lanet olsun! Telefonum çalmaya başladı, arayan Aslıydı. Hayır, hayır, şu an buna hazır değilim. Tüm bu olanlardan sonra telefonun çalmasının bitmesini bekledim, sonunda susmuştu. Hala gözlerim kapalı bir şekilde yatağa uzandım ve içsel bir çıkmazın içine saplanmış gibiydim. Olup biteni kavramaya çalışırken, dün geceki bulanıklığın ardında gizlenen gerçekleri çözmeye çalışıyordum. Çok geçmeden Aslı'dan gelen mesaj, Hande'nin duygusal dünyasında karmaşık bir fırtına yaratmıştı. Mesajı okurken o anki kafa karışıklığı içinde, geçmişin izleriyle dolu bir labirentte kaybolmuş gibi hissetti. Uykulu gözleriyle telefon ekranına odaklanırken, Aslı'nın yazdıkları arasında kaybolmuştu. "Hande, çok özür dilerim. İğrenç bir gün geçirdim, tedavi vs. derken tüm bu iğrençlikleri sana yansıttım, biliyorum. Bu bahanelerin sana öyle davranmamı açıklayamaz, ama çok özür dilerim." Bildirim sesi ile tekrar telefona döndü. Aslı'nın hissettiklerini anlamaya çalışırken, bir yandan da kendi içsel dünyasında bir sarsıntı yaşadı. Mesajı okurken derin bir nefes aldı ve cevaplamaya karar verdi. "Hande, biliyorum, bunları buradan hem de mesajla söylemek çok saçma, biliyorum. Ama Hande, ben senden ayrı kalmak istemiyorum. Bu hayatta uzak olmak istediğim en son kişisin. Ben... " Aslı'nın cümleleriyle sarsılmıştım, büyük bir karmaşanın içinde kayboluyordum. Aslı'nın yazdıkları, dün gece yaşananlarla birleştiğinde, içimdeki çalkantıyı daha da artırıyordu. Aslı'nın bir sonraki mesajı ise "Hande, uzun zamandır sana bu hisselerimi söylemekte korkuyorum, çekiniyorum, ama bugün korkmuyorum. Çünkü her ne dersen, her ne şekilde davranmak istersen davran, ama benim artık bir dakika daha senden ayrı ve sana karşı hislerimi belli edemeyerek yaşamaya niyetim yok... Hande, ben sana deli gibi aşığım, seni çok ama çok seviyorum. Benimle konuşmazsan anlarım, ama artık bu hisleri taşımak istemiyorum, hele ki önümde bu kadar belirsiz bir senaryo varken. Evet, bencillik yapıyorum bunu açıklarken, ama sana aşığım..." Aslı'nın açık sözlülüğü karşısında, her şey daha da karmaşık bir hal almıştı. Mesajları defalarca okudum, bir çatışmanın pençesinde debeleniyordum. Aslı'nın yazdıklarına nasıl cevap verecektim. Bunca yıldır beklediğim şey o kadar yanlış zamanda gelmişti ki tüm hayatıma küfrediyordum.

Hande gördüğü mesaj yıllardır görmek istediği mesajdı ama zamanı o kadar yalnıştı ki handenin kendisini bu kadar suçlu hissederken aslıya nasıl cevap verecekti......

******
Ah baladın kendi kendine yaktın be..
Hikaye nasıl gitsin istediklerinizi paylaşmaktan çekinmeyin yorumlarda bulaşalım seviliyosunuzz💖💖

Oy verirseniz çok sevinirim şimdiden teşekkürler. En yakın zamanda görüşmek üzere.

kalsiferHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin