14-Nolur aç kapıyı

5.9K 543 83
                                    

Merdivenlerin başından bize bakan Taehyung ile olduğum yerde donup kalmışken içinde bulunduğum durumun yeni yeni farkına varıyordum. Birkaç saniye bile geçmeden tüm gücümle önümdeki bedeni iterken elimi dudaklarıma götürmüş ve elimin tersiyle sertçe silmiştim dudaklarımı.

Taehyung transtan çıkmış gibi kasılan çenesi ve sıktığı yumrukları ile ateş saçan gözlerini kaiye diktiğinde onun bakışlarından ben bile korkmuştum.

Tüm bedenim korkuyla titrerken Taehyung'un ne tepki vereceğini bilmiyordum. Elindeki pastane poşeti yere düşerken yeri döven sesli adımları sonucu saniyeler içerisinde yanımıza ulaşmış ve kainin yakalarından tuttuğu gibi çekerek yüzüne sağlam bir yumruk geçirmişti.

İçimdeki korku büyürken dengemi kaybederek kapının korkuluğuna yaslanmaya çalışmıştım. Taehyung adeta öldürmek istercesine kaiye yumruklar atıyor ve sinirini belli edecek şekilde gür sesi ile küfürler saydırıyordu.

Gözlerim saniyelik olarak yere düşen poşete kayarken kainin bağırma sesleri apartmanda yükseliyor, Taehyung'dan fırsat buldukça o da yumruk atmaya çalışıyordu.

Ne yapacağımı bilemez bir haldeydim. Gidip Taehyung'u durdurmak istiyor, engel olmak istiyordum fakat adeta hareket edemiyordum. Dizlerim korku ve endişeden titrerken kapıya yaslanarak bedenimi yere bıraktım.

Şortun çıplak bıraktığı bacaklarım soğuk mermer ile buluştuğunda titreyerek yere tutundum ve sesimin çıktığı düzeyde konuşmaya çalıştım.

"Taehyung.."

Henüz bana vereceği tepkiyi bile bilmezken sesim bir fısıltıdan öteye gidememişti. Kriz geçiriyordum. Yine küçüklüğümdeki korku gözlerimin önüne serilmişcesine kriz geçiriyor, titriyordum.

Çocukluğumda babamın beni dövdüğü gibi karşımda kaiyi döven bir Taehyung vardı. Nefeslerim sıkılaşırken ara ara alamıyor, alamayınca sesimi Taehyung'a duyurmaya çalışırken çoktan göz yaşları akıtıyordum.

"Tae.. Taehyung.."

Küçüklükten kalan bir travmanın böylesine bir olaya bile etkisi büyüktü. Kendime engel olamamıştım, elimde değildi. Adeta gözü dönmüştü Taehyung'un, öldüresiye dövüyordu. Onu saniyelik durdurup beni fark etmesini sağlayan şey ise jiminin sesi olurken derin bir nefes almaya çalışmış fakat daha da nefessiz kalmıştım.

"Jungkook! Tanrım iyi misin?"

Hızlıca yanıma çöken jimine dönüp ağlayarak başımı iki yana salladım, konuşamıyordum.

"Sikeyim Taehyung yeter! Jungkook kriz geçiriyor dur artık!"

Taehyung'u kendine getiren şey adımı duyması olurken yüzünü kan içinde bıraktığı kainin yakalarını sertçe bırakarak yere düşmesini sağlamış ve kendini yanıma atmıştı. Jimin sakinleştirmek için tuttuğu kollarımı bırakarak ayaklanmış ve yerde kıvranan kainin -olay uzamaması için buradan uzaklaştırmak amacıyla olacak ki- yanına gitmişti.

"Jungkook.. bebeğim kendine gel lütfen.. iyisin nefes al Jungkook birşey yok"

Taehyung'un beni sakinleştirmeye çalışırcasına çıkan sesi bile fayda etmezken bana kızacağını düşündüğüm için titreyen bedenim kaskatı kesilmiş ve kendini sıkarak durulmaya çalışmıştı.

"Sikeyim Jimin kendine gelmiyor, ilk defa oluyor bu neden oluyor birşey söyle?"

Yüzü gözü dağılmış halde olan kai bu haliyle bile hâlâ küfürler savururken ona engel olmaya çalışan Jimin, kollarını tutmuş ve güç bela ayağı kaldırmıştı.

HomeownerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin