-Elif Hanım düşüncelerinizi kendinize saklayın.

-Poyraz Bey beni içeri sokacakmısınız?

-Dediğim gibi tüm aile  salondalar  geceyi beklemeniz gerek.

Ben sözü tam bitirdim Ada yanımda  bitti.

- Kim  ne  için geceyi bekliyor? Poyraz bu kadın kim? sen ne haltlar çeviriyosun?

-Sakin olurmusun Ada!Sözlerine dikkat et.
Bu hanımın eşi kaza yapmış içeri almıyolar bizim girdiğimizi görmüş benide sokun içeri diyor bende geceyi bekleyin dedim hepsi bu.

Ada sinirini yenememiş ayağını yere sert sert vurarak kaşlarını çatmış yüzüme bakıyordu yavaşça oturduğum yerden kalktım masaya dönüp...

-Elif Hanım görüşmek üzere  sizin için baş hekimle görüşeceğim  burda bekleyin.

Ada'nın elini tuttum ve kantinden dışarı çıkıp koridorda ilerlerken Ada elimi sert bir şekilde kendine  doğru çekti dönüp ona baktım.

-Poyraz koridorda duyduğun bir ses üzerine kadının yanına gidiyorsun.
Kaş göz işaretlerinle kadını uzaklaştıyorsun, kantine oturuyorsun fısır fısır bir şeyler konuşuyorsun, sonra geceyi bekle diyorsun.
Sonra da bana dönüp. Sözüne dikkat et.
Yok ben yardım ediyorum da falan filan.
Beni kaldırabileceğini mi düşünüyorsun? bu kadınla aranda ne var hemen şimdi söyle?

-Ada saçmalama o kadınla aramda hiçbir şey yok abuk subuk konuşma, sadece orada ağrıyordu bende sakinleşsin diye buyurun kantine oturalım sorun nedir yardımcı olabileceğimiz bir şey varsa olalım dedim.
Eşini göremediğini yoğun bakıma sokmadıklarını bir kez olsun görmek istediğini söyledi.
O konuşmanın üzerine de sen geldin hepsi bu.
Ben de başhekime gideceğim insanlık yapacağım sadece bir seferlik kocasını görmesine müsaade etmelerini söyleyeceğim.
Ada, seni kırmak üzmek istemiyorum ama bir daha beni başkalarının yanında sakın azarlamaya kalkma bugünü görmezden geliyorum hem yorgun olduğun için, hem üzgün olduğun için alttan alıyorum. Ama bir dahaki sefere bu kadar ılımlı olmam kalbini kırarım.

Ada yanımdan hızla uzaklaşıp bekleme salonuna girdiğinde, Dinçer koridordan bana doğru yürüyordu, yanıma geldi.

-Poyraz konuşmamız gereken şeyler var şu tarafa geçebilir miyiz.

- Ooo Poyraz  olduğuma göre durum ciddi. Hayırdır konuşmamız gerekenler nedir Dinço Bey.

-Şunu bir izle....

Dinçer bana Mehmet Baba'nın araba kazasının mobese görüntülerini telefondan izletiyordu.
Kamyon araca yaklaşarak kornayla arabayı sola çektiriyor, sonra arkasından tekrar sol şerite geçip ona hızla arkadan vurup şarampolden aşağı atıyor ve  dümdüz hiçbirşey olmamış  gibi yoluna devam ediyordu telefonda olayı iki kere izledikten sonra Dinçer'in yüzüne baktım ve sordum.

- Lann Dinço bu nasıl iş, kaza değil ki, bu resmen kasıtla adamı öldürmeye çalışmışlar.
Öğrenebildin mi kamyon kime ait, şoförü kimmiş?

-Baktırmama gerek yoktu ki adam gidip teslim olmuş, sarhoşdum
konturolümü kaybetim  şu mevkide arabaya çarptım demiş.

-Eeee oğlum adam kim? kime çalışıyor? araştırdınmı? taksit taksit anlatmasana adam gibi anlat.

-İstanbulda bir İnşaat firmasında kendi halinde çalışan 57 yaşında bir kamyon şoförü, kamyon inşaata ait ve adam işe 6 ay önce girmiş.
Firma ne bizim işlerle  tanınan bir firma, ne de bizimle alakası olan bir yer.
Abi ya gerçekten adam sarhoştu çarptı, ya da bu adamın paraya ihtiyacı var  adamı bu işi yapması için satın aldılar, ama bu adamın o sabah oradan geçeceğini nasıl bildiler?

-Burnuma pis kokular geliyor.

-Poyraz !!! Diye acı bir çığlıkla arkamı döndüm.
Ada bekleme salonunun kapısında durmuş tir tir titreyerek ağlıyordu  ona doğru koşup kollarından tutup onu salladım.

-Ne oldu Ada?

- Babam!!! diyebildi adayı göğsüme bastırıp sardığımda bekleme salonunda Perihan anne ve Meltem'in de birbirlerine sarılarak ağladığını gördüm.
İşte o zaman anladım Mehmet baba ölmüştü.

Doktor  bir anda kalbinin durduğunu ve geri getiremediklerini söyledi. Dinçere dönüp.

-Hastane ve cenaze işlemlerini halledelim Dinçer  sen başla ben geliyorum.

Aileyi arabaya yerleştirip ev'e götürmesi için şöföre emir verdim.
Ada yaşlı gözlerle bana bakıp.

-Sen gelmiyormusun?

-Hastane ve cenaze işlerini ayarlıyıp arkanızdan geleceğim.

Ada gittiğinde kantine gidip Elif Hanımı buldum.

-Elif  Hanım!

-Poyraz Bey ayarlıya bildinizmi?

-Elif Hanım, üzgünüm Mehmet Babayı az önce kaybettik Başınız sağolsun. Kadın elini ağzına götürdü sağa sola bakan gözlerle durdu.

-Teşekkür ederim o zaman burada yapacak bir işim kalmadı. diyerek yanımdan çekip gitti. Olaya verdiği tepki gerçekten çok saçmaydı, senedir birlikte olduğu birinin öldüğünü öğrenen bir insan bu kadar duygusuz bir refleksle nasıl tepki verirdi. Durmuşlarş arkasından bakarken aklıma geldi olası bir durum için telefonunu ve açık adresini öğrenmeliydim Elif Hanım diye seslendim arkasını döndü ve bana baktı gözünde tek damla yaş yoktu.

-Buyrun!

- Olası bir duruma karşı açık adresinizi ve telefon numaranızı alabilirmiyim ben de size telefonumu vereyim ola ki yardımıma ihtiyacınız olur!!

-Gerek yok yakında tüm aileniz  beni tanıyacak.

Kolundan tutarak.

-Siz ne geveriyorsunuz? ne demek gerek yok aileniz beni tanıyacak.
Mehmet Baba'ya bir söz verdim çocuklara kol kanat gereceğim.

-Poyraz Bey bundan önce Mehmet, karımın haberi olursa tüm mal varlığım elimden gider, kızlarım evi terk eder  diye senelerce beni durdurdu.
Ben çocuklarıma piç yaftası yedirdim Mehmet. Ben öldükten sonra soyadımı ve çocuklarımın mallarını alabilirsin demişti ve Mehmet öldüğüne göre artık çocuklarım soyadlarına ve mallarına kavuşabilirler.
Tabi ki  soyadlarına, mallarına kavuşmaları içinde ailenin beni öğrenmesi gerekecek Mehmet öldüğüne göre hesap soracakları bir konuda yok.

Bu kadın senelerdir birlikte olduğu kocam dediği bir adamın ölüm haberini alalı daha 1 dakika olmadan, çocuklarına soyadı  ve mal pazarlığı  yapmak için ortaya çıkmaktan bahsediyordu. Dişlerimi sıkarak cevap verdim

-Bana bak Elif Hanım Mehmet babanın daha teni soğumadan siz soyadıyla mal varlığı peşine mi düştünüz ayağınızı denk alın, aile zaten yeterince üzgün en azından biraz saygınız olsun.
Ölüm haberinin üstüne bir de bu haberi alarak ailede yıkım yaratmayın.
Tabii ki çocuklarınıza soyadı almak hakkınız.
Tabii ki çocuklarınızın üzerine mal varlığı olmasını istemeniz normal ama yeri ve zamanı burası değil o yüzden beni kızdırmasanız iyi edersiniz.
Mehmet Baba size senelerdir ne söyledi ne etti bilmem  ama bazı şeeyler için bekliyeceksiniz.

-Siz kim oluyorsunuzda bana emir veriyosunuz?

Durup öylece baktım ve kulağına yanaşıp.

-Beni kızdırırsan Celladın!!!

GÖR BENİ ( yetişkin içerik +18)Where stories live. Discover now