Geçmişte Kalan Kahraman || Harry Potter Au

3."Bulunan Sahte Hortkuluk"

1996

Draco Malfoy, babasına mektup yazmaya başladığında, oldukça gergin hissediyordu. Harry'nin Lord'la konuşmak istemesi garip ve absürttü. Yıllarca Karanlık Lord'la savaşmıştı ve şimdi, onunla konuşmak istiyordu.

Bunun sebebinin Sirius'un ölümü olduğunu hissediyordu Draco. Sirius Orion Black, Harry'nin vaftiz babası, Harry'nin ailesinden birisiydi. Onu yeni tanımasına rağmen onunla kalmak istediği birisiydi.

Mektuba nasıl başlayacağını bilmiyordu bile. Bu yılın başında Kaybolan Dolab'ı tamir edecekti, ama Harry'nin bu isteğiyle birçok şey değişmiş olabilirdi.

Sevgili babam,

Baba, sana anlatmam gereken önemli şeyler var. Dün gece Harry Potter, beni bir koridorda yalnız yakalayıp Karanlık Lord'la konuşmak istediğini söyledi. Ben de beni yalnız bırakması için evet dedim. Lord'la bizzat konuşmak istiyor.

Düşünceme göre bu bir tuzak değil. Potter, kaçak Black'in ölümünden sonra hayattan soğumuş şekilde geziyor. Ne gülüyor, ne de arkadaşlarıyla doğru düzgün konuşuyor.

Ne yapacağımı bilmediğim için sana yazdım.

Sevgiler, oğlun
Draco Lucius Malfoy.

Mektubu kapatıp, mühür bastıktan sonra hemen yanı başında bekleyen Malfoy ailesinin baykuşuna verdi mektubu. "Babama götüreceksin, kızım." Baykuş, açık kapıdan çıktığında Draco derin bir nefes aldı ve yurt odasından çıktı.

{☆}

Harry Potter, ölüyor gibi bir şeydi. Ne yemek yiyiyor, ne arkadaşlarıyla konuşuyor, ne derslere doğru düzgün katılıyordu, katılsa bile bedeni oradaydı, aklı, ruhu yine düşüncelere dalıyordu. Kaç aydır Dumbledore'la derslere devam ediyordu ve Harry'nin o derslerde anladığı tek şey, Tom Marvolo Riddle'nin kesinlikle tehlikeli ama insanları cezbeden bir aurası olduğuydu. Eğer, Tom Marvolo Riddle'la aynı yılda, ya da onun delirmediği bir yılda yaşasaydı, düşüncesi kesinlikle ona katılacağı olurdu. Tom Marvolo Riddle faydalı bir müttefikti, delirmediği süre.

Karanlık Lord hakkında bir şeyler öğrendikçe onun asıl amaçlarını merak etmiş, onun hakkında birkaç kitap alıp okumuştu ve aylarca o kitapları tekrar tekrar okuyordu.

Ailesini tanımadığı için suçlu hissetmiyordu, istediği tek şey Bellatrix Lestrange'ı öldürmekti. O cadıya ölüm kolay gelmeyecekti. Ölmek için Harry'e yalvaracaktı.

Harry'nin hayatındaki tek pişmanlığı Sirius'un ölmesine izin vermesiydi.

Aylarca Tom Marvolo Riddle hakkında kitaplar okudu, onun delirmeden önceki hallerine Dumbledore sayesinde ulaştı. Melez Kitap sayesinde daha fazla iksir çalıştı. Doğru dürüst çalıştığı tek ders iksirdi, onu da Horace Slughorn'dan Tom Riddle hakkında daha fazla bilgi almak içindi ama bu, Dumbledore için değildi.

Dumbledore, her gün Harry'nin Karanlık Lord'a düşman olduğunu düşünüyordu ama, Harry'nin Tom Riddle olan ilgisini artırdığını bilmiyordu.

Tam tersi etki yaratmıştı.

{☆}

Harry yeni güne gözlerini açtığında, yine normal ve sıkıcı bir gün olacağını düşünüyordu. Şu sıralar onu meraklandıran tek şey, delirmeden önceki Tom Riddle ve onun yapmak istedikleriydi.