Bölüm 37 | Ağlama Duvarı

19.9K 1.4K 807
                                    


İyi akşamlar ...

Öncelikle hepimize baş sağlığı dilemek isterim. On iki şehidimizin olması inanılmaz bir acı. Başta aileleri olmak üzere ülkemizin ve her birimizin başı sağ olsun. Savaşların olmadığı, gencecik Mehmetçiklerimizi kaybetmediğimiz, insanları yermediğimiz, sevgi dolu günler umut ediyorum....

Oy ve yorumlarınızı bekliyor,

keyifli okumalar diliyorum.


Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


BÖLÜM 37 | AĞLAMA DUVARI


♪ First Snow - Amity Fall

♪ When the End Comes - Andrew Belle

♪ Ezio's Family - Jesper Kid

İnanç bizi insan yapan şeylerden biri. Birbirimize duyduğumuz veya bir şey duyduğumuz inanç yaşatabilen bizi. Dayanma gücü veren. Hayal kurduran ve her gün yataktan kaldıran. İnanç var içimizde yaşamaya dair. Sevmeye ve hayal kurmaya cesaret etmeye iten bizi bu inanç içimizdeki. İyi olacağımıza, değer göreceğimize, hakkımızı alacağımıza, başaracağımıza ve eğer yeterince iyi biri olursak bizi koruyan ve seven bir Tanrı olduğuna inancımız var. Yoksa bazı insanlar böyle nasıl yaşar? Birine inanmalı insan, güç almalı ve yaslanmalı, zaman zaman düşmelere ve çokça sevilmelere ait. Bir inanç olmalı sonunda değeceğine dair. Eğer bir insanın inandıklarını elinden alırsan bir canavara dönüşmesi işten bile değil.

Olan biteni yaklaşık beş metre ötede babam ve Aral'ın arasında izliyor ve anlamaya çalışıyordum. Öylece bakakalmıştım. Wielki'nin söyledikleri kulaklarıma ulaştığı an anlamlandırmaya çalışmıştım. Balın'a dair her anım gün yüzüne çıkıp bir anlam ifade etmeye çalışırken yaptığım çıkarımlar hiç hoşuma gitmedi. Balın'ın Kuzey'le aynı sınıfta olduğunu biliyordum. Arkadaş gibi değillerdi ama dolaylı yoldan bu aileyle onun sayesinde bir araya gelmişti. Mehmet Ali'yle bu şekilde tanışmış, onunla sevgili olmuştu ve Mehmet Ali'nin işinden haberdardı. Şahin, Balın'ın benimle tanışmak istediğinden, Aral'sa Balın'ın beni tanışmamızdan önce tanıdığından bahsetmişti. Balın'ın bana bakarken ki ifadelerini anımsamaya ve kafamda onu bir yere oturtmaya çalıştım. Fakat gerçek gün gibi ortadaydı sanki.

Mehmet Ali duyduklarını sindirmek için birkaç saniye beklemiş ardından "Ne diyorsun lan sen?" diye sormuştu buz gibi bir sesle. Sesindeki öfkenin ve cinnete kalan uzaklığını iliklerime kadar hissetmiştim.

Aral da bunu hissetmiş gibi "Burada kal," dedi ve elimi bırakıp ona doğru adımladı.

Wielki buz gibi bir ifadeyle ona bakıyordu. "Bir Tilki'yi ağlatmak kötü şans getirir," dedi öylece.

BAZI İNSANLAR BÖYLE YAŞARWhere stories live. Discover now