KURT AĞINA DÜŞKÜN+18

•YASAK BÖLGEDEKİ YABANCILAR

Demir ise dudaklarını araladı.

Araladığı anda sivri kurt dişlerinin içeri çekilişini gördüğüme yemin edebilirdim! Aman tanrım onları neden dışarı çıkarmıştı.

Panikle dudaklarından gözlerimi çekip sordum.

"Kurt dişlerin neden çıkmıştı!" Sesim çok panik çıkmıştı.

Demir bu sözlerimle ağzından küfürler çıktı.

"Ben farkında değildim. Neden çıkıyorlar bilmiyorum! Ama tek istediğim o anlarda tüm gücümle dişlerimi sana geçirmek oluyor!" Dedi sert sesiyle.

"Dudaklarımı parçalayabilirdin!"

"Hayır bunu yapmazdım! Sadece kurtların hepsinin bu şekilde çıkar ve eşlerine saplarlar karşılıklı dişler olur." Dedi açıklamak ister gibi.

"Bu korkunç! Kurtlar birbirlerini yaralayarak mı seviyor?" Dedim dehşetle.

Bu Demir'in tehlikeli bir şekilde gülümsemesine sebep oldu.

"Kurtlar daha neler yapıyorlar birbirlerine, bilmek bile istemezsin!" Dedi tehlikeli bir tonda.

"Ne yapıyorsunuz birbirinize?" Diye merakla sordum.

Suyun ortasında konuştuğumuz konu çok saçmaydı!

Ellerim sıkıca Demir'in geniş omuzlarına tutulmuş, onun da kolları belimi mengene gibi sarmış bekliyorduk!

Başka sorular sorarak konuyu dağıtmaya çalışıyordum.

Çünkü Demir'le öpmüşmüş olmanın verdiği utanç ve gerginlik benimleydi hâlâ!

"Bunu söylemenin şimdi zamanı değil. Bu şekilde kollarımın arasında, öylece beklerken olmaz..." diye fısıldadı.

Bakışları dudaklarıma kaydı yeniden...

Yavaşça yutkundu.

Yeniden yaklaşmaya başlayınca ben de ona doğru yaklaşmaya başladım. Ama o an kafama dank eden şeyle, ne zaman kapattığımı bilmediğim gözlerimi hızla açtım!

"Dur!" Dedim panikle. Bu Demir'in sinirli bir soluk çekmesine sebep oldu.

"Ne oldu Safir, ne oldu yavrum?" Dedi gergin sesiyle.

"O gelen kadın, seninle asla ileri gitmemem gerektiğini beni öldürebileceğini söyledi. Neden öyle söyledi?" Dedim açıkça.

Bu Demir'in daha fazla sinirlenmesine sebep oldu.

Ben alacağım cevabı beklerken Demir bambaşka bir şey söyleyerek beni şok içinde bıraktı.

"Hadi evimize gidelim." Dedi öfkeli sesiyle.

"Sorumu cevapla Demir!" Dedim öfkeyle. Beni bu şekilde görmezden gelemezdi!

"Bunu cevaplayamam! En azından şimdi cevaplayamam." Dedi ve bendeki kollarını gevşetti!

Bunu yapmasıyla korkuyla bacaklarımı Demir'in beline, kollarımı ise boynuna dolayarak sıkıca sarıldım!

"Demir neden bırakıyorsun ya beni!?" Dedim korkmuş sesimle.

"Bırakmadım yavrum... kıyıya böyle çıkamazdık." Dedi keyifli sesiyle.

Yaptığım şeyin utancıyla geri çekildim. Bu yaptığım aptallıktı!

Yavaşca Demir'in belinde duran bacaklarımı çözdüm.

Ama bunu yaparken diz kapağım Demir'in kasıklarına çarptı!