Bölüm 1 | Basketbol

İnsan bazen bu dünyaya neden geldiğini sorguladığı durumların içerisinde bulurdu kendini.

Şu an bunu sorgularken bir yandan da ne günah işlediğimi düşünüyordum. Ne günah işlemiştim de böyle bir abiye sahip olmuştum mesela? Ne günah işlemiştim de annemle babam abimden sonra beni bu dünyaya ona kardeş diye getirmişlerdi?

Çok sorgulanası bir durumdu.

Ellerimi sarı saçlarıma çıkarıp birbirine karışan saç tellerimi düzeltirken bacaklarım sinirden titriyorlardı. Tüm öfkem sadece beni delirten abime değil, aynı zamanda onunla beni abi kardeş yapan annemle babama karşıydı.

Gerçekten kafayı yiyecektim.

"Artık sakinleşsen mi?"

Mavi gözlerim saniyeler içerisinde arkadaşımın aynadaki yansımasına çevrildiğinde o anki öfkemle, "Sus, Yaren," diye homurdandım. Öfkeli olduğum zaman, ki abim sayesinde bu her zamandı, bana dokunmaması gerektiğini biliyordu.

Öfkeli birine sakinleşmesine dair bir şeyler demek onun öfkesini çoğaltırdı. Bunu bir türlü öğrenemiyorlardı.

"Sustum, tamam," dedi rujun kapağını kapatıp çantasının ön cebine bırakırken. Kısa, kahverengi saçlarını karıştırıp düzeltirken onu izlemeyi bıraktım. Çekik gözlere sahipti, bembeyaz teni onu tam bir vampir gibi görmeme neden olsa da aslında tam olarak tipik bir Koreli kızdı, benziyordu demem daha doğru olurdu.

"Bundan sonraki ders ne?"

Birkaç saniye düşünmesinin ardından, "Beden," diye cevapladı. "Abinler de orada olacak. Sen girmesen mi? Bu öfkeyle kavga ederseniz koç köpürür."

"Koç'un ne umurunda ya?" Homurdanışıma karşılık göz devirdi, çantasını alıp sırtına attı. Gözlerim çantasının üzerine taktığı garip şeylere takılırken tatlılıkları, içimdeki tüm öfkenin inadına dudaklarımda bir kıvrılma oluşturdu.

"Kuzum, basketbol takımı yarışa hazırlanıyor ya? Abin de takımda ya? Engel olursan sana da engeli basar."

"Basketbol takımının antrenmanı mı vardı?"

Soruyu soran kişi hemen sol tarafımda duran, hiçbir alakamın olmadığı gibi yüzünü bile hatırlamadığım bir kızdı. Heyecanla sorduğu soruya karşılık kaşlarımı kaldırırken, "Ne olmuş ki?" diye sordum. Tavrım soğuktu ancak bunun nedeni tamamen öfkem yüzündendi yoksa kızın ilgisi o an soğuk tepki vermeme neden olamazdı.

Kızın kahverengi gözlerindeki parıltıyı görmemin nedeni umarım ki abim değildir yoksa ona da şu an gıcık olabilirdim. Çok sevgili abimin okulda popülerliği çok fazlaydı. Benden sadece iki yaş büyüktü ama benden bir sınıf üstteydi. Ben on birinci sınıfken o, on ikinci sınıftı.

Kız sorumu geçiştirerek, "Hiç, severim basketbolu," diye cevap verirken Yaren kısık sesle kıkırdadı. Hiçbir şey anlayamamıştım. Kız sessizce tuvaletten çıktığında arkasından boş gözlerle baktım. Ne olmuştu tam olarak?

"Aral'ı seven kız," dedi Yaren fısıltıyla.

O an kızı hatırlayabilmiştim. Bundan sadece bir hafta önce okulumuzdaki zorba öğrencilerin uğraştığı kızdı. Günler öncesindeyse kızın Aral'ı sevdiği haberi yayılmış, çoğu öğrenci onun karşılıksız aşkıyla dalga geçmişti. Saçma sapan bir durumun içerisinde olması üzücüydü.

BEYAZ IŞIK KIRINTISI | SARIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin