Özel Bölüm /1

En başından başla
                                    

Bok sıçmış gibi hissediyorum.

"Merhaba, küçük velet." Dedi Atlas, bebeğimizin yanına eğilerek. Gözleri dolu dolu, sıcak bir tebessümle ona hitap etti. 

Kafamı geriye yaslandım. "Şu üç santim için bunca acı çektim." Diye söylendim sitem edercesine. Atlas bana bakarak sırıtmaya başladığında önüme döndüm. 

Beni bir sedyeye yerleştirdiler. İki gündür bulunduğum odaya çıkınca kendi yatağıma geçtim. 

Atlas ise arkamdan atlaya zıplaya gelmişti. Tabi o sıçmadı ya, rahat.

"Nasıl çıktı ama ya, aynı ben gözleri falan."

"Atlas çocuk yeni doğudu gözünü açmadı ki, nasıl sana benziyor olacak ya?" 

Atlas bana bakıp yanımda duran tekli koltuğa oturdu. "Ben öyle hissettim sevgilim." Dedi. Ona karşı gülümserken kapının çalmasıyla kapıya doğru bakındım.

İçeriye giren kişilerin Derin ve Çağrı olduğunu görünce onlara baktım. "Çağrı bir daha dokunma öldürürüm seni!" Diye konuştu Derin. "Ne oluyor?" Diye söylendim. Derin saçını Çağrı'nın yüzüne doğru savurdu. 

"Sana aldığım çiçekleri koparmaya çalışıyor Öykü." Dedi Derin. Ardından bana bakıp gülümsedi. Gülerek önüme döndüm. 

Derin masaya çiçeği koyunca Çağrı Derin'in çiçeğini kenara çekip elindeki kaktüsü masaya koydu. "Bak Çağrı, bu günde bile sinir bozucu olabiliyorsun." Dedi Derin. Çağrı olmayan saçını savurup bana döndü. "Kız ne hissetin? İçinden erkek çıktı ya lan." 

Atlas oturduğu yerden kalkıp Çağrı'nın kafasına vurdu. "Karım çocuğumu doğurdu, düzgün konuş." Atlas cümlesini bitirir bitirmez Derin Atlas'ın kafasına vurdu. "Karın mı o senin? Hani düğün? Hani evlilik?" 

"Lütfen ya, Atlas çocuk doğumadan iki dakika önce evlilik  teklifi etti." Dedim. Çağrı Atlas'ın kalktığı tekli koltuğa oturup bacak bacak üstüne attı. "Sahi mi kız? Çocuk bir yaşına girince düğün yaparsınız artık. Çok acele etmeyin." Sesini inceltmesi yetmemiş gibi bir de bacağını sallıyordu.

Gülüşme sesleri gelirken "Siz in ne ara haberiniz oldu? Çok erken geldiniz." Dedim. Çağrı ve Derin Atlas'a bakarken ben de Atlas'a bakmaya başladım. Atlas ise sırıtmaya başladı. 

"Atlas doğuma giderken grup açıp 'Doğuruyoruz!' diye mesaj attı."

Kahkaha atarak Atlas'a bakındım. 

"Bu arada Ceylin onlar evdeymiş. Gelecekler az sonra." Diye bilgi aktarımı yaptı Çağrı.

Gözlerimi hafifçe kapattım. "Yorgun musun sevgilim?" Yok canım ne alaka? Her gün doğum yapıyorum, alışığım (!)

 Ayaklanma sesi duyunca gözümü açtım. İçeriye hemşireler gelmişti. "Nasılsın Öykü?" Dedi hemşirelerden biri. "Sancım devam ediyormuş gibi hissediyorum." Dedim. 

Hemşireler bana bilgi verirken Atlas benden daha dikkatli bir biçimde dinliyordu. En sonunda hemşireler "Çok yormayalım." Diyerek odadan çıktıklarında Atlas Derin ve Çağrı'yı odadan kovmaya çalıştı.

"Sevgilim, insanları rahat bırakır mısın?" Diye sordum. Atlas bana bakarak kafasını olumlu anlamda salladı. 

Kafamı geriye yasladım. Odada olan sesler başımın ağırmasına neden oluyordu. Derin bir nefes alıp verdim. 

Saatler geçmişti, gelen giden bitmiyordu. Biraz sessiz kalıp uyumaya ihtiyacım vardı ama odada herkes mevcuttu. Annemden tut Devrim'e kadar herkes buradaydı.

Kahkahalar atıyor ve bu ses yükseliyordu. Gözlerimi kapatmış zamanın geçmesini beklerken birden sessizlik oluştu. Herkes susunca merakla gözlerimi açtım. Birer hemşire elinde bebekle yanıma doğru geliyordu. 

Hemşire mu bulanıklaştı yoksa gözlerim mi doluyor?

Hemşire yanıma gelince bebeği bana verdi. Kucağıma aldığım bebeğe bakındım. "İsmine ne koydunuz?" Diye sordu hemşire. Kafamı kaldırıp Atlas'a bakındım. Bu sorunu hep sona atmış ve üstünde düşünmemiştik. 

Atlas bir bana bir bebeğe bakındı. "Gözleriniz aynı." Dedi. "Onun gözleri daha kara. Toprak gibi sanki." Diye devam etti.

"Toprak olsun mu ismi?" Diye sordum. Atlas gülümseyerek "Olsun." Dedi.

Toprak ismini koyduğumuz bebeğimiz birden ses çıkarınca ona bakındım. "Galiba ismini sevdi." Dedi hemşire. 

Artık üç kişi miydik? 

Bunca olaydan sonra..

Üç kişi olarak mı devam edeceğiz?

Gözümden akan yaşa hakim olamadım. 

Yanağımda bir el hissettiğimde kafamı kaldırıp bakındım. Atlas yanağımda süzülen göz yaşını sildi. Ardından elini yanağımdan çekip öptü. 

"Seni çok seviyorum Öykü Akın." Dedi. Toprak ağlamaya başladı.

Evet, üç kişi olarak devam edeceğiz.

Yanımda ağlamak üzere olan Atlas ve ilk defa ağlayan Toprak.

"Çocuğum ağlıyor!" Atlas hızla doktoru çağırmak için odadan çıkarken ona gülerek bakındım.

Bu aptalla bir ömür mü geçer Gülben?

Evet.

Geçer.

---

Ay hellüü

Ne diyeceğimi bilemedimm

Neyse kısa özet geçeceğim: Göz ameliyatı oldum bu nedenle kitaplara ara vermiştim. Kısa bir bölüm yazmaya çalıştım arayı fazla açmayalım diye yoksa yine uzun süre bilgisayara bakmam yasak

Diğer konuya geçiyorummm

MÜJDE VERMEYE GELDİM!!

ÖYKÜ VE ATLAS'IN 2. ÇOCUĞU OLAN EMİR'İ YAN KİTABIMDA (şuan yayında değil) BAŞROL YAPACAĞIM.

Dıdısının dıdısının dıdısı

Kitap Öykü ve Atlas için değil sadece kitaplarımı birleştirmeyi seviyorum!

ÇOK ÇOK AMAAA ÇOK YAKINDA EMİR AKIN'IN BAŞROL OLDUĞU KİTABI YAZIP YAYINLAYACAĞIM

SİZİ ÇOK SEVİYORUM AŞK BAHÇELERİM

Kitaplardan haberdar olmak için:

İnsta: ecemziyagl ve konserkitabi

Tiktok: EceZiyagil 

Konser +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin