12

139K 2.2K 1.4K
                                    

İyi okumalar ziyagiller

***

Mesajı tekrar ve tekrar okudum. Ardından telefonu masaya koyup Atlas'a geri sarıldım. Bir salak için bu anı bozmaya niyetim yoktu.

Atlas'ın yanağını öpüp gözlerimi kapattım.

--- 

Gözlerimi araladığımda yanımda telefona bakan Atlas'ı gördüm. Sırtını yatağın başına yaslamış telefona bakıyordu. Ona daha dikkatli baktığımda elinde tuttuğu telefonunun benim olduğunu fark ettim. "Atlas?" Bana bakıp telefonu bir kenara koydu. "Sonunda, hiç uyanmayacaksın sandım." 

Ona gülümserken yattığım yerden kalkıp oturdum. "Benim telefonuma mı bakıyordun?" Diye sordum. Atlas demin yanına koyduğu telefonu tekrardan eline alıp bana uzattı. 

"Evet, sürekli mesaj geldiğinden uyandım. Kendi telefonum sanmıştım uyku sersemi. Ardından Batuhan'dan mesaj geldiğini görünce kendimi tutamadım." Diye açıklama yaptı. Telefonu istemsiz bir şekilde elinden alıp mesajlara bir göz gezdirdim.

Batuhan: Seni bekliyorum, konuşmak istemiyor musun?

Batuhan: Bizi hemen bu kadar kolay sildin mi?

Batuhan: Öykü konuşalım, lütfen.

Daha fazla attığı mesajları okumayıp Atlas'a baktım. "Konuşmak istiyor musun?" Diye sordu. Kafamı olumsuz anlamda sallama dahi müsaade etmeden "Konuşmak istersen seni burada beklerim." Diyerek lafa girdi. Beni eski sevgilimle konuşurken beni burada mı bekleyecekti?

Kafam karıştı. Tam olarak ne yapmamı bekliyor? "Anlamadım." Diye söyledim ona bakarak. "Batuhan'ı tanıyoruz, sen onunla açık şekilde konuşmazsan seni bırakmaz." Dedi, haklıydı. Batuhan'ın keçi inadı vardı. Pes etmek veya kaybetmek onun kitabında yoktu. 

Derin bir nefes alıp verdim. "İstersen ben konuşabilirim." Dedi, gözlerim istemsizce elini yumruk yapmasına kaydı. Elini sıkıyordu. "Buna gerek yok, ben halledeceğim." Diyerek yavaşça yataktan kalktım. 

Ayaklarım beni kapıya doğru götürse de ben Atlas'ın yanında kalmak istiyordum. İsteksiz bir şekilde kapıya ilerledim. Dışarıya çıkığımda ise Batuhan'ın kaldırıma oturmuş bir şekilde gördüm. Elinde telefona bakıyordu, bu gün de kime baksam elinde telefon var. Teknoloji çağında olmak da zor. 

Yalandan öksürerek ona doğru bir kaç adım attım. Telefondan kafasını kaldırıp bana baktı. "Gelmeyeceksin sandım." Kollarımı göğsümde bağlayıp "Gelmeyecektim." Dedim. Batuhan ayağa kalkarak tam önümde durdu. 

"Burada mı konuşacağız?"

"Sen ne diyeceksen de, benim cevabım halen daha aynı." Diye söyledim.

Batuhan derin bir nefes alıp verdi. "Neden? Fikrin değişmez mi?" Dedi, bakışlarında masumluk vardı ama bu masumluğuna inanacak göz yok bende. O oyuncu bakışlarını başkasına at.

Bıkkın bir ses tonuyla "Çünkü sen akıllanmayacak, güvenilmez birisin." Dedim. Batuhan gözleriyle beni baştan aşağıya süzdü. "Sen çok değişmişsin." Dedi. Değiştirdin diyemedim. 

Kafamı hafifçe aşağıya yukarıya salladım. "Bize bir şans daha versen olmaz mı?" Diye sordu. Neyimize şans vermemizi istiyordu? Beni ağlattığı gecelere mi tekrar şans verecektim? Beni aldatmasına tekrar mı izin verecektim? Tam olarak benden ne istiyor? 

"Ben sana bir daha şans verecek kadar salak değilim." 

Cümlemin ardından bana kısık gözlerle baktı. "Daha öncesinde şans vermiştin." Dedi, yok ya bu çocuk inatla onu istemediğimi anlamıyor. "Çünkü şimdi Atlas'ı seviyorsun." Dedi, sonunda anladığı tek bir konu. 

Alt dudağımı yaladım. Ellerimi serbest bıraktım. "Atlas sayesinde gerçek yüzünü gördüm diye mi bu kuyruk acın?" Diye sordum. Batuhan bana bomboş bakarken bakışları istemsizce bana çok tanıdık geldi. 

"Şans vermiyorsun yani." Dedi boğazını temizleyerek. "Neyse, bari borç ver." İstemsizce kahkaha attım. Bana bu kadar yalvarması bile şaşırtıcıydı. Amacı para almakmış. 

Zamanında Batuhan'a çok para verdim. İlgi verdim, para verdim, sevgi verdim ama Batuhan doyumsuz bir insan. Şuan bile karşımda, ona para vereceğime inanacak kadar zavallı. 

"Çok değil, bin lira versen yeter. O üvey baban bize yardımcı olur."

Kendimi tutamayıp tokat attım. "Sen ne kadar arsız bir insansın ya!" Diye bağırdım sokağın ortasında. Batuhan bana kaşlarını çatarak bakarken ben de aynı bakışları ona geri yansıttım. 

Batuhan benim kolumu tutup sertçe sıktı. Ona bakarken beni çekiştirerek eve soktu. Hızla kolumu çektiğimde "Topla pılını pırtını defol git evimden!" Diye bağırdı. Kolumu tutup yavaşça ovaladım. 

"Sen kimin evinden kimi kovuyorsun?" Diye bir ses geldi. Atlas bize doğru gelince ona baktım. "Benim evimden eski sevgilimi kovuyorum." Diye konuştu Batuhan. Atla yanıma gelince kolunu omzuma attı.

"İki aydır ödemediğin kirayla, benim parasını verdiğim evde, benim sevgilimi mi kovdun sen?" 

Atlas'ın sesi sert çıkıyordu, ona baktığımda istemsizce gülümsedim. Lal yanımıza gelince Batuhan Atlas'a yaklaştı. Öpecek sandım bi an.

Batuhan kaşlarını yukarıya kaldırarak sorgulayıcı bir ifadeyle  "Benim eski sevgilim senin yeni sevgilin mi?" Diye sordu. Atlas boşta kalan elini yukarıya kaldırıp hafifçe salladı. "Senin oyuncak olarak gördüğün kadına ben aşık oldum diyelim." 

Tekrardan aşık mı oldum? Hayır kalbim sevgiye alışık değilmiş.

Batuhan ve Atlas bir süre birbirlerine baktılar. Sanırsın Hint dizisi çekiyoruz. Oldu olacak Lal da arkada dans etmeye başlasın. 

Lal arkasına yaslanarak zevkle olanları izliyordu. "Şimdi siktir git evimden." Dedi Atlas, Batuhan ise hızla odasına geçti. Büyük ihtimalle eşyalarını toplayacaktı. 

Lal ile göz göze geldim. Bana 'Her şey senin yüzünden' der gibi bakıyordu. İnan ki elimi bile sürmedim Lal. Ne yapalım? Senin peşinden koştuğun çocuk bana aşık.

Atlas bana bakınca bakışlarımı ona çevirdim. Bir bana bir Lal'e bakıyordu. Bir şey demeden ona kaşlarımı çattım. Atlas bana bakarak gülmeye başladı. Saçımı savurup yanından geçecektim ki Atlas kolumdan tutup beni kendine çekti. 

Ellerini belime indirince ona baktım. Gözlerini benden çekip yanımızda duran Lal'e çevirdi. "Sevgilimle kaynaşmış gibisin." Dedi, gülmemek için yanaklarımı ısırırken Atlas bana bakarak dudağımı öptü. 

Ona karışık verirken alt dudağımı ısırarak geri çekildi. "Daha fazla izlersem, kucağım." Dedi Lal, göz devirip ona döndüm. "Evimi kirletme." Atlas beni kendine çekip susmamı sağlamıştı. 

Batuhan elinde valizlerle gelince ona baktım. Bir şey demeden kapıyı çırpıp gitti. Lal yanımızdan ayrılınca Atlas tekrardan dudağımı öptü. 

--

Öptüm sizi <3

Konser +18Donde viven las historias. Descúbrelo ahora