we will meet again.

35 0 19
                                    

The sky has always given me the most beautiful things, except you.
For the most beautiful thing the sea gave me.

To my dear Cordelia...


Kral Roy Godborn'un uzun bir saltanatı olmuştu. Kendisi tanımlanırken "iyi kalpli, şefkatli, saf" ve benzeri şekilde övülürdü, ancak hiç bir zaman iyi bir kral olduğu söylenemezdi. Kral, saltanatının son yıllarında diyarı fakirleştirmiş, lordlarını iyice güçsüzleştirmişti. Halk isyan ediyordu ve kral bunlara tepkisiz kalıyordu. Taa ki lord kumandan Volgin'in ihanetine kadar. Yıllar süren planmalar, örgütlenmeler sonrasında, Volgin darbe ile tahta geçmişti. Volgin tarafından kışkırtılmış halk isyan etmiş, krala sadık lordlar katledilmiş ve kraliyet ailesi yanarak can vermişti. Ihanet, ölüm, savaş, isyan, tecavüz ve alevlerin arasında geçmiş bir haftadan sonra, Volgin ve destekçileri için her şey kusursuzdu, bir şey hariç.

Prenses yaşıyordu.


"Peki ya prensesi ne yapacağız?" dedi deforme olmuş yüzünü taktığı siyah maskeyle gizlemeye çalişan adam.(skull face)

"Kız yangından beri tek bir kelime konuşmadı, bir vasfı yok bize tehlike arz etmiyor." diye karşılık verdi konseyden başka birisi.(solidus snake)

Maskeli adam tekrar konuştu.
"Sonuç olarak eski kralın soyundan."

masadaki soylu olmayan tek kadın olan Eva konuşacakken, cevabı beklenen kral Volgin lafa girdi. "Prensesi ya öldüreceğim ya da fahişem yapacağım. Yaşının on üç olduğu düşünülürse öldüreceğimi anlamak pek zor değil."

Eva sırıttı. "Sovalyelerinle yatmaktan zaman bulabilseydin prensesi fahişen yapabilirdin belki."

Volgin kahkaha attı.
Yeni kral dengesizin tekiydi, yüzüne uzun sure baktığınız için kellenizi alabilirdi fakat kendisine yaptığınız bir hakarete kahkaha atacak kadar da gevşekti.

"Kızı öldüreceğiz yani öyle mi?" diye araya girdi kahverengi saçlı kadın. (para medic)

"Daha iyi bir tavsiyen var mı lady Clark?" diye karşılık verdi Eva.

Kahverengi saclı kadın omuz silkti. "Küçük, dilsiz bir kız çocuğunu öldurmeyi doğru bulmuyorum."

Eva alayla kahkaha attı.
"Bizde buna meraklı değiliz fakat olması gereken bu. Ayrıca kalenizin duvarlarının ardında bilim adı altında bakire kizlara işkence cektirmiyormuşsunuz gibi konuşmaniz çok ironik."

Lady Clark lafa girecekken kral tekrar konuştu. "Yeter kesin sesinizi! Prenses bu ayın son bulduğu gece öldürülecek." konseydeki herkes sustu ve kralın kararina boyun eğdiler.
Lady Clark dışında kimse karardan rahatsızlık duymuyordu.

Daha doğrusu onlar öyle saniyolardi.

Prensesin konsey kapısının arkasında onları dinlediğinden bir haberlerdi.

"Gördünüz mü prenses, dilsiz taklidi yapmanız hiç bir anlam ifade etmiyor! Sizi her türlü öldürecekler. Gerçi aileniz gibi diri diri yakılmadığınız için şükretmelisiniz." Dedi sarışın şovalye. (Ocelot)

Prenses kaşlarini çatmış duyduklarını düşünüyordu.
"Hem babami infaz edip zorla tahtına çöktuler, hem de hakkım olan tahtı elimden aliyorlar. Ve şimdi sen karşıma geçmiş, ailemin diri diri yanmasına sebep olmamışsın gibi kustahca konuşuyorsun." dedi kahverengi saçlı kiz.

"Ne bekliyordunuz prenses?" dedi çocuğun safliğini alaya alarak sovalye.
Kız sinirli ve üzgündü. Tüm ailesi öldürülmüş, babasının tahtına el konmuştu ve şimdi de onu öldüreceklerdi. Prenses bir süre yere bakıp sessiz kaldı.

buried deep in the sea| metal gear solidWhere stories live. Discover now