The Afton's Era #14 (Burn Them All)

0 0 0
                                    

Mike'la tanışalım. Babası evde yoktu. Garip. Michael, babasının bazen iş için seyahet ettiğini, günlerce ortadan kaybolduğunu biliyordu. ama genellikle bir tür bildirim, bir telefon görüşmesi, bir Post-it falan olurdu. Michael ve babasının yakın olduğu söylenemez. Ne münasebet. Ancak yıllarca süren trajedi ve kayıplarla başa çıkmaya çalışan iki acı çeken adamdan oluşan bir aile olarak, ikisi arasında en azından bir miktar iletişim unsuru vardı. Bir isim ve ortak bir acıyla birleşmişlerdi. Ancak bu sefer işler farklı geliyordu. William hiçbir şey bırakmamıştı. Yokluğu daha uzun hissettirmişti. Hiçbir check-in yapılmadı, hiçbir güncelleme yapılmadı. Sadece sessizlik. Bir şey olmuştu. Michael'in babası hakkında bir şey varsa o da onun beklenmedik durumları, güvenlik kontrolleri ve yedekleme planları olduğuydu. Babası dikkatli ve korumalı bir adamdı. Kartlarını göğsüne yakın tutuyordu falan. William onu böyle bir şeyin olması ihtimaline karşı hazırlamıştı. Normalde babası evdeki ofisini kilitli tutardı ama beklenmedik, uzun süreli bir yokluk durumunda Michael'a babasının ofisine girmesi ve odanın köşesine monte edilmiş boş rafların arkasına bakması talimatı verilmişti. Gözlerini deviren Michael ofise girdi. William'ın günlerinin bu kadar çok saatini burada kilitli olarak nasıl geçirebildiğini hiçbir zaman tam olarak anlamadı. Yapılacak hiçbir şey yoktu. Bu yerin çoğu boştu. Bir acil durum irtibat listesi ve bir aile kasası bulmayı umarak kendini köşedeki rafa sürükledi. Ama gerçekte orada bulduğu şey tamamen beklenmedikti. (FNaF: SL Michael Sesleri) "Father... It's me. Michael. I found it it was right where you said it would be." Raf açıldı ve dev bir endüstriyel asansör ortaya çıktı. Doğrudan bir yer altı sığınağına giden yol

Five Night's at Freddy's Oyunun HikâyesiWhere stories live. Discover now