17- plan

141 19 30
                                    

Dünyanın en güzel en tatlış insanı💗💞💖💕:
ayril knk

taehyun:
salak misin ya
duzgun cevap ver

Dünyanın en güzel en tatlış insanı💗💞💖💕:
of tamam bak simdi super bi planim var
dediklerimi aynen yaparsan olur bu is

3 ay garantisi var

taehyun:
bulasik makinesi mi bu 3 ay garanti ne amk

Dünyanın en güzel en tatlış insanı💗💞💖💕:
3 ay garanti $€√&:!:(igrenc) kalirsiniz iste

taehyun:
garanti uzatma yok mu

Dünyanın en güzel en tatlış insanı💗💞💖💕:
yok kardesim begenmiyosan alma

taehyun:
tamam neyse plani anlat bos yapma

Dünyanın en güzel en tatlış insanı💗💞💖💕:
her seyi bana birak sen cay koy gerisi bende

bide kurabiye hazirla aciktim

ama yemek hazirlama yemek icin acikmadim

kurabiye cay hazir olsun geldigimde

taehyun:
emrin olur pasam
ama salakca bisey yapma lutfen
*

Görüldü*

*************************

Tarçınlı kurabiyeleri fırına attıktan sonra elmalılara şekil vermeye başladım. Kai beni gerçekten korkutuyordu ama en fazla ne yapabilirdi ki? Üst sınıf tanıdıklarını çağırıp "bak abilerim seni döver" diye Beomgyu'nun karşısına çıkma ihtimali de vardı gerçi. Salakça şeyler yapacağı kesindi ve ben bunu bile bile kurabiyelerini yapıyordum.

Elmalı kurabiyeleri de fırına atıp etrafı temizlemeye başladım. Yere dökülen unları kenara itekledikten sonra üstüne örtü örttüm. Geçen gün annemin aniden baskın yapıp "bu ev neden bu kadar dağınık" "sen bu evi hiç toplamıyor musun" gibi sorularına maruz kaldıktan sonra evin temizliği konusunda daha dikkatli davranmaya başlamıştım.

Kapı aniden açıldı. Kai'ye anahtar vermek hayatımın en büyük hatasıydı sanırım.

"Bak kimi getirdim"

Kai yanında sürüklediği elleri, ayakları ve gözleri bağlanmış Beomgyu'yu koltuğa bıraktı.

"İmdat kaçırıldım imdat imdat"

"Sesini kes burada seni kimse duyamaz"

Beomgyu aniden diz çöküp yalvarmaya başladı

"YEONJUN GERÇEKTEN DOLAPTA DURAN KÜFLENMEYE BAŞLAMIŞ ÇEYREK MİLKA ÇİLEKLİ ÇİKOLATANI BEN YEMEDİM TOTO ÇALMIŞ O BEN DEĞİLDİM YEMİN EDERİM"

"Ne yoncunu ne çikolatası sus bi"

"KAİ SALAK MISIN ADAM KAÇIRMA BU"

"Teknik olarak kendi isteğiyle geldi."

"YALAN VALLA YALAN DONDURMA VAR BELEŞ GEL DEDİ GİTTİM GÖZÜMÜ BAĞLADI ŞEREFSİZ"

"KAİ DELİRDİN Mİ POLİSLER GELCEK ŞİMDİ"

"Ya bu ne gerginlik kanzi relaks biraz"

"ADAM KAÇIRDIN?!"

"Gyu sen adam mısın"

"Hayır"

"Yani adam kaçırmadım"

"SAÇMALAMAYI KESİN! KAİ ÇABUK BEOMGYU'YU ÇÖZ."

Kai Beomgyu'yu çözerken kurabiyeleri ve çayı ortaya getirdim.

"Şunları yiyin sonra konuşalım"

"Iyyy Taehyun buradaymış ben bu şeyleri yemem aga zehir falan katmıştır"

"Iyyy ben bu çayı içmem aga rize çayı bu"

"Beom kurabiyeler temiz yiyebilirsin. Kai nerenin çayını istiyon aptal"

"Trabzon çayı olmazsa içilmez"

Beomgyu şaşırmış gibi Kai'ye döndü

"Trabzonlu musun"

"Evet"

"LAN BEN DE"

"TAEHYUNLA EVLENİRSİN ARTIK"

"NE ALAKA BİLMİYORUM AMA OLUR"

"BEN NEDEN EVLENİYORUM"

"TRABZONLU GELİN BULDUM O KADAR EVLENCEN TABİ"

"Çok ayıp yalnız ben semeyim"

"Nasıl semesin lan küçücük bişeysin"

"Trabzonlular uke olmaz aga racona ters"

"Doğru bu arada Taehyun götünü kolla kardeşim"

"LAN NOLUYO"

"Neyse bu işleri geçin ciddileşin biraz. Ben neden Trabzonlu mükemmel varlık tarafından kaçırılıp götü boklu şehir bebesinin yaptığı kurabiyeleri yiyorum"

"Siz eski arkadaş değil misiniz tekrar arkadaş olun diye"

"O konu bitti artık tekrar eskisi gibi olamaz hiçbir şey"

"Niye olamaz? Eskiden o kadar güzel zaman geçiriyoduk şimdi neden olmasın?"

"Çok özür dilerim ama arkaya dramatik müzik açmam lazım şu an"
Kai'nin araya girmesiyle ortamdaki gerginlik biraz azalmıştı.

Ardından şarkı başladı:

Bitti bahaneler, tükendi cümleler
Güldüğüme bakma neler çektim ben neler
Kalbimde kırılmadık kalmadı ki bir yer
Hepsi hikaye, sildim teker teker

Dert değil anlasana yetti bunlar bana
Değişmem demiştin haline baksana
Dert değil anlasana yetti bunlar bana
Değişmem demiştin haline baksana

Ah sana vah sana
Arada yazarım ama
İsmini kalbimden silmiştim oysa

Ah sana yazık sana
Kıyamazdım sana ama
Farkın yok senin de
Yürü yol bitmez sana

Nakaratı hepimiz bağırarak söylemeye başlayınca üst komşu gelip çok gürültülü olduğumuzu söyledi. Ben komşuyu sakinleştirmeye çalışırken de Gyu ve Hyuka arkadan Yakışıklı Güvenlik taklidi yapmaya başladılar. Komşuyu biraz sakinleştirdikten sonra şarkıyı söylemeye devam ettik.

Ne eski günler konuşuldu ne de kırgınlıklar, sanki bir günlüğüne eskilere dönmüşüz gibi eğlendik. Ama biliyordum ki yarın böyle olmayacak.

Bazı günler gerçek olamayacak kadar güzel ve saçmadır ya işte bu gün öyleydi.

Belki de gerçek değildi ama, bilemiyorum

in flowers, taegyuWhere stories live. Discover now