33.bölüm

1.8K 112 6
                                    

Üşene üşene bölümü yazmaya başlıyorum çünkü okuyucum bölüm istedi 💓 Bende sözümün eri bir insan olarak bölümü bugün yazıp atıcam inşallah

Neyse hadi ben yazmaya kaçar

Unuttuğum için abi sıralaması yapıcam sizde hatırlayın.

-Buğra,
en büyük abi. 28 yaş. Asker.

-Burak,
ortanca abi. 25 yaş. Doktor

-Atakan,
küçük abi. 22 yaş. Okuyor.

-Bora,
ikiz. 17 yaş. Okuyor.

______________________________________

Tam ona abimle aynı yerde mi görev yaptığını sorucaktım ki kapıdan gelen sesle kafamı oraya çevirdim.

"Oha annemin aynısı lan?!"

Adam bana şokla bakarken bağırmasıyla irkilmiştim.

Yanımdaki devin. "Bağırmasana lan kızı korkuttun."diye konuşmasıyla tekrar irkildim.

Odada olan adam deve bakarak güldü.

"O zaman sen hiç konuşma abi. Sen konuşuncada korkuyor."

Dev bana döndü. Kuşkuyla baktı yüzüme, bende ona baktım.

"Korkuttun mu seni? Kusura bakma."

Gülümsemeye çalıştım.

"Yok ya korkmadım."

En sonunda Esila Hanım olaya müdahale etti bıkmışcasına.

"Of oğlum gelip oturur musunuz? Ben böyle hayal etmemiştim bu tanışmayı. Ne dikiliyorsunuz orada?! Gelin oturun evladım hadi."

Son olarak odaya benim yaşlarımda bir çocuk girdi. Annesinin sözünü duymuş olmalı ki oda gelip Egemen Beyin yanına kuruldu.

Herkes oturduğunda Esila Hanım konuşmaya tekrar başladı.

"Alyacım isimlerini söyledim ama tekrar söyleyeyim aklında kalır hem simalarıda."

Yanımdaki deve çevirdi bakışlarını.

"En büyük abin Buğra. Buğra biliyorsunuz ama söyleyeyim kardeşiniz ve Boranın ikizi, bizimde kızımız Alya."

Karşımdaki koltukta oturan adam konuştu.

"Hayır anne bölmek istemem ama kardeşimiz yada boranın ikiziyse sizin kızınız olduğunu anlayabilcek kapasitedeyiz."

Konuşurken elini yandaki adama çevirdi.

"Tabi bu salak için açıklamayı yapmıyorsan."

Egemen bey. "Burak kardeşinle düzgün konuş."dedi.

İşaret ettiği adam söze daldı.

"Bırak kıskanıyor baba beni. Sen doktor ben asker olduğum halde küçükken matematikten ondan yüksek aldığım aklına gelince koyuyor tabiiğ hahahyt."dedi sonlara doğru anırarak.

Burak. "Oğlum seü aklıma mı geliyor? Odamın her tarafına çıkartırıp astığın için olabilir mi salak?"

"Sende benim ayımla uyuduğum fotoğrafımı Sibele atmışsın oğlumm!? Sabır bak yine aklıma geldi. Allah'ın cezası çocuk."

Bu sefer Burak gülmeye başlamıştı. Oda gülerken etrafa zarar verenlerdendi sanırım ki elleriyle bir yerlere vurmaya çalışıyor gibiydi. O sırada yanındaki adamın itmesiyle göt üssü yere yapışınca yanımdaki Buğranın ağzından bir gülüş çıktı. Bende gülerdim. Ama çok gülerdim buna zira Burak neye uğradığını şaşırmış etrafa salak salak bakışlar atıyordu. Ama kendimi tuttum ve hafif bir gülüş yayıldı ağzıma.

"Çocuk gibiler hâlâ. Birde asker olucak."dedi yanımdaki Buğra.

"Aslında abimde bazen böyle oluyor."

Şaşkınca bana döndü.

"Lavuğa bak askeriyedeyken ebemizi- yani biraz sinirli."dedi çevirerek.

Güldüm. "Öyledir."

Oda bana karşı bir gülümseme gönderdi.

"Burak!? Evladım otur yerine hadi çocuğum hadi yavrum."dedi Esila Hanım tatlı bir ses tonuyla.

Bana döndü.

"Kusura bakma Alyacım biraz şey oldu. Neyse devam edeyim ben."

Burağı gösterdi. "Burak abin."

Kısa bir baş selamı verdi. Bende karşılık verdim.

Yanındaki adamı gösterdi.

"Atakan abin."

Atakan kocaman bir gülümseme gönderdi bana.

"Hoşgeldin evine prenses."

Yutkundum. Evim... Yabancı değildi ancak buraya yabancı geliyordu.

Değişirdi herşey. Bilirdim.

İnsan değişirdi mesela.
Duygular çok değişirdi yada.
Çoğu zaman kötü hissettiren bu şeyler öğretirdi, bir daha yapmam derdin. Yapardın. Her yapıp düştüğünde bir daha neye düşmeyeceğini anlardın ancak o kadar çok çukur vardı ki. Asla düşmemeyi öğrenmek felsefecilerin hakikakete ermesi gibi bir şeydi belkide. Alışırdın. Artık düşmemeyi öğrenmeyi değil düşünce canının nasıl acımayacağını anlamaya çalışırsçdın. Yine anlayamazdın.

"Hoş buldum."dedim bende gülümseyerek.

"İkizin Bora."dedi yanlarına oturmuş çocuğu göstererek.

Gözlerime gözlerimi dört yada daha az saniye değdirip çekti. Bir tepki vermedi. Güzeldi. En azından ön yargı yoktu.

Sevdim. Sanırım.

Beni sevmek zorunda asla değildi. Olsun. Zaten ilk defa tanıştık ki. Böyle olması normal.

"Alya bugün burada kalıcak. Bir şeyler yapalım mı hep beraber isterseniz."dedi Esila Hanım.

Buğra Abi konuştu.  "Sadece bugün mü?

Abi mi????

Ne olucaktı amca çocuğumu aramızda on bir yaş var salak

Alındım gücendim gidiyorum.

Esila Hanım bana döndü.

"Evet bugün. İstediği her zaman kalabilir tabiki ancak dediğim gibi bugün olarak sözleştik."

"Ne yapsak ki?"dedi Burak.

Atakan. "Film?"

Burak. "Ne filmi kardeş."

Atakan sırıttı. "Korku."

Buğra Abi sabır diler gibi kafasını yukarı kaldırdı.

"Salak kardeşim ailecek bir şey yapalım diyince aklına niye mal mal şeyler geliyor senin?"

"Aşk olsun Buğriş abim."

Yüzünü buruşturdu.

"Buğriş ne lan?"

"İzleyelim diyenler."

Egemen Bey, Bora, Burak, Atakan el kaldırdı.

"Baba??"

"Sus oğlum. İzleyelim nolcak."

Bende elimi kaldırdığımda Atakan direkt televizyondan korku filmi aramaya başladı.

Evet Buğranın uzun itirazları Esila Hanım'ın başka film mi yok? Sorularıyla biz şuan ne mi yapıyoruz?

Siccin 5 izlemek izlerken elimize mısırları almış ne zaman bu kadar yaklaştığımızı anlamasamda Atakan abi korkudan bana ben ona sarılı bir şekilde o korku yerlerinde benim ben onun gözlerini kapatıyoruz.

______________________________________

Bitti uykum vat gorusuruz hadi iyi uykularrr















Abilerim Ve İkizim mi?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin