11. Bölüm: Rest

14.4K 1.8K 676
                                    

Canlarım, salgına yakalandık ailecek. Normalde paylaşmayacaktım bölümü ama akış bozulmasın istedim. Kısa da olsa bölüm sizlerle. Kuralımız devam ediyor. Sizler yorum ve beğenilerinizle destek verirseniz hafta içi her akşam bölüm sizlerle.

Keyifli okumalar.

Zaman bu evde artık su gibi akıp geçiyordu

Ups! Ten obraz nie jest zgodny z naszymi wytycznymi. Aby kontynuować, spróbuj go usunąć lub użyć innego.

Zaman bu evde artık su gibi akıp geçiyordu. Burada kendimi yabancı gibi hissetmiyordum. Sanki bu evde doğmuş, bu evde büyümüş gibiydim. Batuhan'ı son bir haftadır doğru düzgün görmüyordum. Yoğun bir şekilde çalıştığı için gece yarısı geliyordu eve. Geldiğini de sabah komodinin üzerinde duran beyaz gülle anlıyordum. Bıkmadan, üşenmeden her sabah beyaz gül bırakıp, "Günaydın" yazıyordu. Kış bahçesindeki vazolar onun bıraktığı güllerle doluydu.

Bacaklarımı yataktan aşağı sarkıtıp kollarımı gerdim. Dışarıda hiddetli rüzgâr vardı. Bugün ilk kez okula gitmek zor geliyordu bana. Banyoya girip yüzümü yıkadıktan sonra odaya tekrar döndüm. Siyah taytım ve gri tek omzu açık kazağımı giydim.

Çantamı ve siyah deri ceketimi aldıktan sonra odadan çıktım. Bu sabah ki gülleri aşağı indirmek istemedim.

Merdivenleri indiğimde kış bahçesine doğru ilerledim. Orada kahvaltı yapmayı seviyordum. Büyük cam duvarlardan dışarıyı izlerken huzurlu bir şekilde kahvaltımı yapıyordum.

Sürgülü kapıyı açarken masanın başında oturan Batuhan'ı görünce adımlarım sendeledi. Bir haftanın ardından onu görmek şaşırtmadı dersem yalan söylerdim. Kısa bir göz atıp, "Günaydın," dedi. Çantamı ve ceketimi sandalyenin üzerine bırakıp her zaman oturduğum yerime oturdum.

"Günaydın. Bu sabah da olmazsın diye düşünüyordum."

"Beni özlediğini bilseydim sabahları erken çıkmazdım."

Bir dilim ekmeğin üzerine gül reçelini sürüp, "Özlemimden neredeyse yataklara düşecektim," dedim. "Züleyha abla söylemedi mi? Adını sayıklayarak dolaşıyordum evin içinde." Kahvesinden bir yudum alıp, "Söyledi," dedi hafifçe tebessüm ederek. "Siz devam edin, ben karımla ilgileneceğim diyerek işlerimin hepsini iptal ettim." Açık çayıma bir tane şeker atıp, "Mükemmel bir kocasın sen," dedim. "Allah herkese senin gibi koca nasip etsin."

"Amin amin."

Telefonuma gelen mesajla gözlerimi üzerinden çekip çantadan telefonu aldım.

"Güler'in ağabeyi arıyor mu seni?"

Telefonu gösterip, "İyi insan lafının üzerine mesaj atarmış," dedim. Dudaklarındaki tebessümün yerine gerginlik yerleşti.

"Arıyor, üstüne mesaj da atıyor öyle mi?"

Mesaja kısa bir göz atıp telefonu masanın üstüne bıraktım.

"Kardeşinin masum olduğunu bana anlatmaya çalışıyor. İlk mahkemede çıkacak, o zaman onun ne kadar iyi bir insan olduğunu göreceksin diyor."

SATRANÇOpowieści tętniące życiem. Odkryj je teraz