11.

326 28 23
                                    

Miron'un ağlamaktan yüzü ağrıyordu artık. Çaresizce oturduğu yerden kalktı. Yırtılan kıyafetlerini geride bırakıp bir anda oluşan öfke ile birlikte soyunma odasından çıktı. Hızlıca merdivenleri çıkıp sınıfına gitti. Tüm bunları yapanların Suzume ve Onima olduğunu biliyordu. Başka biri olma ihtimali yoktu çünkü böyle bir şeyi yapmaya cesaret edemezlerdi.

Sınıfa baktığında Onima ve Suzume'yi göremedi. Hazır gelmişken sırt çantasını aldı çünkü birazdan zil çalacaktı ve okul bitecekti.

Miron çantasını alır almaz sınıftan çıktı. Kızların bahçede olduğunu düşünüyordu. Koşa koşa okuldan çıktı Miron. Okul bahçesine uzaktan baktı dikkatlice ama göremedi onları. Bu sefer okul binasının yan tarafında kalan bahçenin devam ettiği yere bakmak istedi. Genelde orada takılıyorlardı tazen.

Kendinen emin bir şekilde o tarafa doğru yürüdü. Binanın köşesinden dönüp ara yere baktı ama maalesef orada da yoktular.

Başka yere gitme ihtimalleri yoktu. İllaki ortaya çıkacaklardı. Bu yüzden Miron Okulun dış kapısının önünde beklemeye başladı. Birazdan son zil çalacaktı ve bütün okul dağılacaktı.

Miron birkaç dakika boyunca sabırla bekledi. Sonrasında içini heyecan ve adrenalinle dolduran zil sesini işitti. Okula uzaktan baktığında yavaştan dağıldığını gördü. Suzume ve Onima'yı bulduğunda hemen tutup hesap soracaktı.

Dış kapının önünde fazla fazla öğrenci birikmişti, çıkıyorlardı sürü halinde. Miron teker teker herkese bakıyordu görebilmek için. Bir anda gözüne Onima ilişti kalabalık arasında, ardından Suzume'nin kendisine attığı iğrenç bakışları gördü.

Miron onların kapıya yani kendisine doğru yaklaşmalarını bekledi. Onlar yaklaşır yaklaşmaz Miron hızlıca Onima'yı yakasından tuttu ve kalabalıktan sıyırarak yere fırlattı. Etraftakiler yavaş yavaş durup kızların olayını izlemeye başlamışlardı bile.

Miron bunların hiçbirisini umursamadan yerden kalkmaya çalışan Onima'ya tekme attı ve yerde yuvarlanmasına neden oldu. Suzume Onima'yı öyle görünce hemen Miron'un arkasına atladı ve ikisi birlikte yere düştüler.

Artık neredeyse bütün okul başlarına toplanmışlardı. Hocalar uzaktan bu durumu görüp koşuşturarak gelmeye çalışıyorlardı. Miron, hocalar gelmeden iki kızı da mahvetmesi gerekiyordu.

Miron, Suzume yüzünden yüz üstü yere sert bir şekilde çarpmıştı. Hemen Suzume harekete geçmeden tırnaklarını tüm gücüyle sırtında oturan Suzume'nin bacağına sapladı. Suzume ani refleksle çığlık atarak bacağını sırtından çekti. Miron bunu fırsat bilip hemen altından sıyrılıp çıktı. Vakit kaybetmeden üstüne gelen Suzume'yi ittirdi.

Miron Suzume ile uğraşırken kalabalığın içinden Getou ve Satoru çıkıverdi.

Getou ellerini cebine koyup "Vayy bayan çatışması he." dedi.

Satoru ise bu gördükleri karşısında dehşete düşmüştü. Tam içlerine girip müdehale edecekken Getou onu tuttu ve geri çekti.

"Girersen seni de parçalarlar."

"Benim kızım mahvoluyor şuan kendine gel aptal." dedi Gojo sinirle.

Getou ile Satoru tartışırken Onima Yerden Aldığı biraz büyük taşla Miron'un arkasında hızla atılarak kafasına ard arda taşla darbeler indirmeye başladı.

Miron ikisine birden karşı gelemiyordu. Kafasına gelen taş darbeleri onu şoka uğratmıştı. Etrafa sıçrayan kanları görebiliyordu ama karşı gelemiyordu. Şuan feci şekilde yara alıyordu her saniye.

Gojo bunu farkettikten sonra hiç düşünmeden Miron'un üstüne doğru atladı ve kafasını göğsüne bastırıp kendine çekti. Miron Satoru'yu aniden hissedişiyle ağlamaya başladı göğsünde kızlar ise şaşkınca Gojo'yu izliyorlardı . Çok fazla savunmasız ve güçsüz duruma gelmişti Miron. Kafası, yüzü heryeri kandan görünmez olmuştu.

Öğretmenler ve müdür bir anda gökten inmişcesine kavga yerine geldiler. Biraz daha erken gelselerdi Miron bu kadar zarar görmezdi belki.

Satoru öğretmenlerin konuşmasına izin vermeden daldı konuya. "Hocam bu iki kız.." dedi parmağıyla önünde dikilen Suzume ve Onima'yı göstererek, bir eli hala Miron'u kendisine bastırıyordu.

Hocalar iki kızıda tutup müdüre gösterdiler. İşleri bundan sonra bir hayli zor olacaktı Onima ve Suzume'nin.

"Satoru..." dedi Miron çok alçak ve yardıma muhtaç bir sesle.

"Bebeğim halledeceğim ben.." dedi Gojo ve Miron'un alnına düşen kanla kaplı birkaç tutam saçı yüzünden geriye ittirdi. Ardınan kızın kanlı alnına iğrenmeden dudaklarını yaklaştırdı, birkaç saniyelik tatlı bir öpücük kondurdu ve hocaların çağırmasıyla Miron'u kucağına aldı tek hamlede ilerlemeye başladı.

"Gözlerini kapatabilirsin güzelim,, Bundan sonra tüm bu berbat dünyanı değiştireceğim minik kızım."

𝙾𝚔𝚞𝚕 [ 𝙶𝚘𝚓𝚘 𝚂𝚊𝚝𝚘𝚛𝚞 ]Where stories live. Discover now