SAPKIN #WATTYS2015

Kalanlar...

Bölüm Şarkısı:Nirvana- Something İn The Way

~

Nereden başlasam bilemiyorum, yazıp yazıp sildiğim de doğrudur, lütfen ama lütfen şimdi yazacaklarımı bir isyan olarak algılamayın. Ve asla da kızgın değilim, minnettarım... Geçen bölümü şahsen öyle bir iştahla yazdım ki kendime bile şaşırdım. Hikayeyi yazmak için kahramanların içine girmeniz gerekiyor ve onların ruh halini taşımanız... Artık bazen öyle bir boyuta geliyorsunuz ki;

"Acaba Aiden olsa ne yapardı?"

Diyorum. Bilginiz üzere ben bu hikayeye uzun soluklu bir ara verdim, yaklaşık 4 ay kadar bir süre tahminimce. Yeni okurlarım bilmez ama o zamanlarda bana "Yazmalısın, böylesine güzel bir kurguyu çöpe atamazsın. " diyen ballarım benim için çok ama çok farklıdır, değerlidir. Şaşıracaksınız biliyorum ama zaten SAPKIN rüzgarı 3 bölüm sonra bitiyor. Final ufukta göründü diyebilirim. Ah evet ruh halinde kalmıştım...

Bazen öyle bir kitleniyorum ki yazamıyorum. Öylesine basit kelimeler ulaşmıyor parmaklarıma. Kendime de kızamıyorum, burada psikopat bir katil söz konusu ve kelimelerin bazen kifayetsiz kalmasını anlayabiliyorum. Şimdi mevzuma geleyim. Bir önceki "28.İlk ve Son Cinayet" bölümüne gelen yorumlardan bahsedeceğim. Öncelikle bunu bana hatırlatan arkadaşıma çok teşekkür ederim.Ama herkes ortak bir paydada buluşmuştu.

"Çok ani oldu."

Düşündüm, dedim sileyim bir daha yazayım. Sonra kendime de kızdım biraz, böyle olmasını uygun gördüğüm için böyle yaptım.

Hanginiz 3 bölüm sıradan bir hayatı okumak ister acaba?

Lütfen bunu sıkılmadan okuyabilecek olan söylesin...

Ben şahsen okuduğum hikayenin sürekli tekrar olmasını istemem. Bu yüzden 3 yıl geçti. Dizilerde olduğunda herkes hiç yadırgamadan kabul ederken bunu, bu bölüme bu yönden ele alınması biraz da saçma geldi.

Aiden ruh hastası bir adam arkadaşlar. Dengesiz, katil olduğuna kendini inandıran bir SAPKIN. Aşkını kabul etmiyor evet, çünkü o kendini güçsüz görmüyor. Reddediyor. Hatırlatmak isterim ki ikinci bölümde;

"Büyük ve zeki insanlar budalaca aşka kapıldıkları görülmez. Büyük ruhlar ve büyük işler asla aşkla uğraşmaz"

Demişti. Peki ya hayat felsefesi bu olan bir adamın hemen ayrıldıktan sonra "Eva, Eva" diye dolaşması beklenemez. Yıllarca kendi çaresine bakan bir adamdan bahsediyoruz. Sevgi nedir bilmeyen. Ve evet bu normal bir insan değil. Bir seri katil.

Yapmayın ama 27 bölümdür ben size Aiden'ın değişken ruh halini aktaramadım mi sahiden?

Bu işte beni çok üzer...

Farkındaysanız Eva geldiğinde bağırıyor ve çok sinirleniyor. Onu göndermek için elinden geleni yapıyor. Bağırıyor, çağırıyor, eşyaları fırlatıyor, ve en sonunda dayanamıyor.

Ağlıyor...

Böylesine güçlü bir adamın evlenme teklifi etmesine şaşırıyorsunuz da ağlamasına mı şaşırmıyorsunuz?

Bu da beni ikileme düşüren bir durum. 28. Bölümde Aiden'ın hikayesi sizinle olacak...

Ya bu arada gerçekten çok aklıma takıldı;

Aiden'ın acı çekeceğini size ne düşündürdü?

Ben hiç öyle bir şeyin gerçekleştiğini hatırlamıyorum. Bölümde can alıcı şeyler vardı ve dikkat çeken şeyler fazla sığdı.