Görüşebilir miyiz?

300 19 22
                                    

İlkdefayaziyorum. Yani yazım hatalarım için özür dilerim.
Okuyan herkese teşekkürler<3

Nahida teyzenin evinden çıkıp taksiye bindim. Gideceğim Üniversite İnazuma'ya taşındığı için mecbur olarak oraya gidecektim. Liyue Limanı'na doğru giderken telefonumun çaldığını fark ettim ama arayan kişinin kim olduğu belli değildi, bilinmeyen numara?
Telefonu açtım,
"Alo?"

"Merhabalar, bay Kabukimono ile mi görüşüyorum?"

"Evet bay Scaramouche ile görüşüyorsunuz ama siz kimsiniz? Sizi tanıyor muyum?"

"Hayır beni tanımıyorsunuz, ben sadece eski bir tanıdığınızın akrabasıyım. Ölümünden sonra mezarına gitmenizi istiyorum, belki sizi gördüğüne sevinebilir."

"Kim o? Ölen kişi?"

"Niwa."

"Anladım, Üniversite için oraya geliyorum zaten. Ziyaret ederim."

Telefon yüzüme kapatıldıktan sonra geldiğimi fark ettim ve arabadan indim. O sırada Karşımda Childe'ı gördüm, bana el sallıyordu. Yanıma geldi ve benimle konuştu

"Naber?"

"Nasıl görünüyorum sence?"

"Soranda suç var zaten, yer cücesi seni."

Childe trip atarmış gibi tepkiler gösterdikten sonra gemiye bindik, Childe öbürlerinin yanına gidip geldikten sonra yüzündeki garip gülümsemesiyle tekrar konuşmaya başladı,

"Bu gemide çok tanınan biri varmış lan, İnazuma'nın başkanına kafa tutmuş diye duydum. Çok efsane değil mi? O kişi ile aynı gemideyiz."

"Aynen."

"Vericeğin cevabı sikeyim Scara."

"Çok boş muhabbet yapıyorsun ne yapayım?"

"Neyse ben biraz bakınayım etrafa odalara yerleşmemiz gerek artık."
"Anladım, görüşürüz."

Childe uzaklaştıktan sonra ben de valizimi alıp odamı buldum, odama yerleşip kurulduktan sonra biraz odamda vakit geçirdim.

-----

Hava kararmıştı ve herkes odasına geçmişti, büyük ihtimalle uyumuşlardı ve ben de sessiz sakin bir şekilde sigaramı içmek için geminin ön kısmına çıktım.
Sigarayı yaktıktan sonra dalgaları izlemeye başladım, o sırada bir yürüme sesi duydum ve arkamı döndüm. Biri vardı.
Çok karanlık olduğundan ve ışıklar kapalı olduğundan yüzünü ayırt edemedim, yanıma gelip demirlere yaslandı ve ardından kafasını bana çevirdi,

"Fazladan sigaran var mı?"

"Evet, neden?"

"İçmek için, başka neden olabilir?"

güldü ve devam etti.

"Sen de üniversite yolcususun sanırım."

"Evet." dedim ve bir dal sigara uzattım.

"Çakmak?"

"Evet lütfen."

Çakmağı uzatmamı beklemeden sigarayı ağzına koydu ve bana döndü, kafasını hafif yaklaştırıp yakmamı bekledi.

"Kendin yakamaz mısın?"

"Sen yaksan?"

"Peki."

sigarasını yaktıktan sonra çakmağı cebime koydum ve önüme döndüm, o ise konuşmaya devam ediyordu.

"Ne sıklıkla içersin bunu?"

"İçim daraldığı zaman içiyorum yoksa çok içen biri değilim."

"Hmm anladım."

İlkim Sensin Where stories live. Discover now