Mercedes pilotu Taehyung, Ferrari takıntılı Jeongguk'un dikkatini çeker. Taehyung ise Jeongguk'un bedeni hakkında biraz fazla meraklıdır.
domtae!
slowuptade!
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
tulum için en güzel bu fotoğraf vardı daha önce f1 veya yarış izlemeyip bilgisi olmayan kişilerin hayal etmesine yardımcı olacak, bu Ferrari takımının geçmiş zamanlardan bir tulumu, siz Mercedes ve Kim Taehyung düşünün. Ayrıca, açık tulumlu f1 erkekleri>>>>>>>
•
Dudaklarıma dokunuyordu, baş parmağı alt dudağımı okşarken diğer eliyle penisimi çekiyordu, kulaklarıma sesli nefesleri eşliğinde bir şeyler söylüyordu ama daha çok beni tahrik etmek için bilinçsizce söylenen kelimeler gibiydi, karnım kasılıp ellerini kirlettiğim anda yamuk bir sırıtma ile dudaklarıma kapandı. Ağzına inlememi sağladığında birkaç kere daha çekiştirdi aletimi ve biz öpüşürken parmaklarını dudaklarımız arasına sokarak kendi sıvımla beraber onunla öpüştüm.
Nefessiz kaldığında geriye çekildi ve pasparlak gözüken suratıyla birlikte bana gülümsedi, en sonunda parmaklarını yalayıp konuştu.
"Günaydın, aşkım."
Gözlerimi açıp başımı kaldırdığım anda karanlık odaya bakındım, gördüğüm rüyanın etkisi ile göğsüm hızla inip kalkarken alnımda birikmiş terleri hissediyordum ve elimin tersi ile özensizce silip örtüyü üstümden attım. Çoktan kalkmış ve açık mor şortumun önünü ıslatmış olan penisim acilen boşalmak için yer, düşünce, sürtünme kollarken dudaklarımı ısırmadan edemedim. En son bunu yaşadığımda Jungkook'un yaşlarındaydım, çok hoşlandığım bir kadın vardı, aile dostumuzun kızıydı ve benden hayli büyüktü. Dolgun göğüsleri ve uzun saçları çok tahrik ediciydi ki bu yüzden doğum günümde o kadınla yatmıştım. Anlamıştı ondan tahrik olduğumu ve karşılık vermişti.
O zamandan beri böyle rüyalar görmemiştim. Jungkook'u o hâlde benimle ilgilendiğini görmem bir yana aşkım diye hitap etmişti. Çok güzel bir oğlandı, bedenine duyduğum hayranlık gittikçe fazlalaşıyordu ve benim yaptığım yangınımı daha da şiddetlendirmekti, aynı kasıklarımdaki şiddetlenen ağrı gibi.
Yataktan kalktım ve saate baktım, 4.58'i gösteriyordu ve daha güneş doğmamıştı bu yüzden soğuk suyla duş alıp 8'de yiyeceğim kahvaltı öncesi birazcık esneme için spor salonuna gitmeye karar verdim.
Duş alırken aletim dakikalarca inmek bilmedi ve ben kendimi zor tuttum, bütün bu dolmuş hisseden kasıklarımı Jungkook izin verirse içine bırakmak istiyordum, ağzını beyaza boyamak, ellerini rüyamdaki gibi yalatmak istiyordum. Duş biraz uzun sürmüştü, bugün pazar günüydü, pazar günü yarış günü demekti ve ben her zamankinden daha hevesliydim.
Üzerime basit bir gömlek geçirip altıma oldukça bol bir siyah bez pantolon giymiş ve altıma siyah bileksiz converslerimi ekleyip bileğime her zaman pazar yarış öncesi taktığım altın ince bilekliği takıp başka bir şey eklemeden odadan önceden hazır olan spor çantamı alarak otelin spor salonuna inmiştim.
