1.0

84 5 1
                                    

İnsan kalbi acıdığı zaman çevresinde gelişen olayları görmez bu yüzdendir ki bazı insanları kaybetmemiz

...

Yeni bi viski şişesi açmış eftelyayı düşünüp saatlerce ağladım ilk defa ağlıyordum ama ağlamasam tutamıyordum kendimi canım yanıyordu ama fiziksel değildi içim sızlıyordu ruhum yok oluyordu sanki viski şişesini kafama diktikten sonra içeriden telefon sesim yükseldi

Umursamadım tekrar çaldı yine umursamadım üçüncü çalışında açmaya gittim hastane doktoru arıyordu yavaşça telefonu açıp kulağıma götürdüm ben cenaze işlemlerini duyacağımı zannederken duyduğum şey kalbimi tekledi

"Afran bey eftelya hanım uyandı" duyduğum şeye inanmaya o kadar ihtiyacım olduğunu bilmiyordum telefonu cebime koyup çıkışa yöneldim araba sürecek halde olmadığım için korumalardan birisini yanıma alıp yan koltuğa geçtim

Hızla hastaneye gittiğimizde eftelyanın olduğu odaya girdim içeride bir hemşire serumuna bir şey sıkıyordu benim hızla girmemle ikiside irkildi

Ayakta durup hemşirenin çıkmasını bekledim o çıkar çıkmaz eftelyama papatyama döndüm ve hızla yanına gittim o da şaşırarak bana baktı onun elindeki bütün parmaklarını öperek konuştum

"Sevgilim sonunda uyandın hiç uyanmayacak dediklerinde inanmadım eftelyam beni bırakmaz dedim ama bana deli dediler beni bırakmayacağını biliyordum" eftelya gülümsedi onun gülümsemesi içimi öyle ısıttı ki sanki yıllardır buzun altındaymış gibiydim ve o benim güneşim olmuştu

Elimi kavrayıp konuştu "ben seni bırakmam bırakamam sana bunu yapmam afran" onu o kadar seviyordum ki kendime hapsedip hep içimde kalsın istiyordum ona gülümseyip dudağına uzandım tam o sırada içeriye birisi bodoslama girdi

Özgeydi ya beş dakika sonra gelsen olmaz mıydı ona dönüp baktığımda beni çekiştirip eftelyanın yanına geçti ona uzanıp yanağını öptü elini tutarak konuştu

"Çok korkuttun bizi sensiz olma düşüncesi ben fazlasıyla yordu bunun hesabını vereceksssiiin" konuşmasının ardından kocaman gülümseyerek eftelyaya sarıldı eftelya yüzünü ekşitince canının yandığını anlamıştım hemen özgeyi omuzlarından tutup yanda ki sandalyeye oturttum ve konuştum

"Karımı rahat bırak özge"
"Aman be ne kıymetli karın varmış al senin olsun"
"Benim zaten hep benim olacak"

Eftelyaya bakıp hafif gülümsedim o da bana gülümsedi o sırada doktor içeri girdi edtelyanın değerlerinin yükseldiği sadece bu gece kontrol amacıyla hastanede kalması gerektiğini yarın sabah taburcu olabileceğini söyledi bizde doktoru onayladık eftelyanın yanında kim kalacak davası çıkardı özge ama her türlü benim kalacağımı bilmesi gerekiyordu

Sonunda kazanan ben olmuştum yanında kalanda bendim

...

Eftelyanın taburcu olabileceğini söylediğinde taburcu olması için işlemleri halledip eftelyayı hazırlamaya başladım üzerinde hastane kıyafetleri vardı o yüzden kendi kıyafetlerini giymesi gerekiyordu ona sabah getirttiğim eşofman takımını çantadan çıkartıp eftelyanın yanına yöneldim

Hastane giysisi kolay çıktığı için onu çıkartıp kendi kıyafetlerini giydirmiştim onun yanakları kızarıyordu görmemem için fazlasıyla çaba sarfederken ben hissedebiliyordum

Son olarak ayakkabısını giydirdiğimde onu ayağa kaldırdım biraz sendeledi "iyi misin"
Bana dönerek "iyiyim sadece bir an kalkınca yürümede zorlandım" evet tabi bir hafta komadaydı yürümesi kolay değildi ilk anda "istersen kucağıma alayım" gözlerini açıp bana baktı "hayır hastanedeyiz olmazz" nolacaktı sanki karımdı sonuçta onu onaylayıpyanında yavaş yavaş yürüdüm

Sevgili uğrunaWhere stories live. Discover now