Tiny Pie

-1-

Seoyeon: Günaydınn Harin. Ne zaman buluşuyoruz? Seni görmek için sabırsızlanıyorum~

Harin: Günaydınnn.
Bana konumu atman yeterli, yarım saat içinde orada olacağımm~

Seoyeon: Tamamdır.
konum📍 (✓✓)

~~~~~

Seoyeon, benim çocukluk arkadaşımdı. Dahası liseyi beraber okumuştuk ve bütün anlarımızı dipdibe geçirmiştik. Bu nedenle o benim diğer yarım gibiydi. Asla ayrılmazdık.

Bu defa buluşacağımız yer bana da sürpriz olacaktı. Konumu açtıktan sonra kulaklıklarımı takıp Beast grubundan midnight parçasını kendime armağan ederek yürümeye başladım.

na nananana na
na nananana na
I wanna sleep tonight...

Bu şarkıyı ne zaman açsam adımlarım yavaşlardı.

Küçüklüğümde abim ve onun en yakın arkadaşı Koreye idol olmak için gittiklerinde geceleri bir süre uyuyamadığımı hatırlardım hep. Onları, oyun oynamayı, benimle dans etmelerini, bana şarkı söylemelerini özleyip dururdum. Tüm gece onları düşünür, uyku uyuyamazdım.

Çocuk aklı ya işte, sonsuza kadar gittiklerini zannederdim.

Şimdi ise dinlediğim grupta abimin en yakın arkadaşı Yoseob vardı. Idol kariyerini bayağı ilerletmiş ve iyi işlere imza atmıştı. Çocukluğumdan ilerigelen bu alışkanlığımı hiç bırakamamıştım ve onun sesini ne zaman özlesem şarkılarını açar dinlerdim.

Sonuçta o abimin olduğu gibi benim de en yakın arkadaşımdı.

Sanırım...

~~~~~

"Ah, sonunda gelebildin Harin. Saatlerdir seni bekliyorum neden bu kadar geciktin?"

Buluşacağımız kafenin önünde beni bekleyen Seoyeon'a ufak bir bakış attıktan sonra telefonuma bakmıştım. Gerçekten de 1 saattir yoldaydım.

"Sadece yarım saatte burada olabileceğin bir konum atmıştım ama anlaşılan sen yine derin dünyalardaydın." diyerek kıkırdadı ve kulağımdaki kulaklığı çıkardı.

"Yolu mu uzattın yine?"

Sorduğu soruya evet cevabını verirsem Seoyeon beni oracıkta öldürebilirdi.

"Bakayım ne dinliyormuşsun?"

Kulaklığın tekini kulağına yaklaştırdığında duyduğu şarkıyla hiçte şaşırmışa benzemiyordu. Sanırım anısı olduğunu ona anlatmıştım, pek çok şeyi anlattığım gibi...

"Anladım." diyerek kafa salladı ve ortamı neşelendirmek istercesine elimi tutarak beni kafenin içine çekti.

Gördüğüm manzara beni tam anlamıyla şoka uğratırken açılmış gözlerimle etrafa bakıyordum.

O duvardaki yazı da neydi.
Harin'e veda partisi
Ah cidden bu kız delirmiş olmalıydı.

"Parti mi? Bir de gidişimi kutlayacak mıydın Seoyeon! Gerçekten kızdım sana."
Kollarımı göğsümde birleştirip asla beceremediğim duygu sömürüsünü yaparken gerçekten usta olduğumu düşünüyordum.