Defend Me || SKZ & ITZY

~Sen kaybettin, sen bulacaksın~

"Sevmedim ben bu kızı güvenilir birine benzemiyor"

"Kimi seviyorsun ki sen?"

"Pardon?Ne demeye çalışıyorsun?"

"Genel olarak insan sevmediğini söylüyorum"

"Tamam belki biraz haklı olabilirsi- hayır ya ne alaka"

"Çok çekilmez birisin"

"Sağol canım"

...

"Planın bir kere daha üstünden geçiyorum Arin dikkatli dinle, bugün saat 9.30 civarında E*** barda olacak sen saat 9.45 gibi gireceksin ve mümkün olduğu kadar dikkat çekmeye çalışacaksın ve büyük ihtimalle yanına gelir boş bulduğu anda dediğim gibi flörtleş onunla zaten konu kız olunca kafası çalışmaz onun sonrasını biliyorsun zaten en yakın zamanda evine gideceksin ve bize haber vereceksin bizde Choi ile sen onu oyalarken eve gireceğiz ve dosyayı alacağız ama senin ilk yapman gereken dosyanın yerini bulmak anlaşıldı mı?"

"Evet evet anladım"

"Tanrım kafayı yemek üzereyim"

Arin, Minho ve Lia oturmuş Choi bürosunda Lia'nın odasında bugün ki planları için hazırlık yapıyorlardı.Uzun zamandır bizimkilere neredeyse hiç dava gelmiyordu bu yüzden Oddinary'de ki Minho'nun tayfası Choi'den çıkmıyordu.Dışarıdan birine sorsanız şuan hepsi aynı büronun avukatları gibi görünüyordu.

Ryujin elindeki kahve ile telefonunda babası ile kavga etmeye devam ederken çarptığı beden ile dolu gözlerini elindeki kaynar kahveyi dökmüş olduğu Felix'e çıkardı.Hemen elindeki telefonunu kapatıp cebine koydu ve panikle Felix'in ceketini çıkarmasına yardım etti.

"Affedersin" demişti burnunu çekip hızlıca eliyle dolu gözlerini silerken.

"Sorun yok ama... iyi misin?"

"Evet? İyiyim tekrardan affedersin"

Hızlıca odasına doğru koştu ve kapıyı kapatıp dibine çöktü.Günlük olarak -artık rutin işlerinden biri haline gelmişti- babasının aramasıyla kavga ediyorlardı.Ryujin'in anne ve babası ayrılmışlardı ve babası bunu kaldıramadığı için Ryujin'i arayıp her gün ' Annen senin yüzünden beni terk etti her şey senin suçun' ile başlayan ve ' Keşke doğmasaydın' ile biten konuşmasını yapıyordu.Her gün aynı şeyleri duymaya alışmış olsa da artık fazla gelmeye başlamıştı her şey.

...

Plan saati

"Ya yemin ederim çıldıracağım şimdi sen şu lanet dosyanı boşversen de ben seni yemeğe falan çıkarsam öyle halletsek olmaz mı?"

"Çeneni kapasan iyi olur bu dosya önemli sen kaybettin sen bulacaksın"

"Ben kaybetmedi-"

"Sus Choi, sus"

Lia ve Minho anlaştıkları saatte bara yakın bir yerde Arin'in gelmesini bekliyorlardı. Tek sorun saatin 9.45 olmasına rağmen Arin'in hala ortada olmamasıydı. İki büronun avukatları da 'Minho'nun dosyası' adlı görevin şuan pek yolunda gitmemesinden kaynaklı olarak gerilmişti.

"Ulan ben sana demedim mi bu kıza güven olmaz diye!"

"Ya bi sakin ol gelir birazdan neden bu kadar sabırsızsın"

"Ay bi de bana sabırsız diyo bekle sen bekle, bekle de gelsin"

Tam Minho cevap vereceği sırada Arin'in kadraja girmesiyle herkes son 15 dakikadır tuttukları nefeslerini vermişlerdi.