LOVE OF THE MOON

2. Bölüm

Gözlerimi bir anda açıp yataktan doğruluğumda rüyanın etkisinde kalmıştım. Jimin yüzünden rüyalarım kafayı yemişti. Sonraki birkaç dakikam duvara boş boş bakıp falcı ve Jimin e bol bol sövmekle geçti. Kapı tıklandı ve içeri üstünde sadece şort olan Namjoon hyung girdi. 

-Günaydın. Ne o hayalet görmüş gibisin.

+Günaydın hyung. Jimin yüzünden rüyalarımda bozuldu. 

Namjoon güldükten sonra-

-Hadi kahvaltı hazır. Sen aşağı in ben Jimin i uyandıracağım. Dedi. Sonra bir anda

+HYUNG DUR. Diye bağırdım.

+Sen in ben uyandırırım . Diyip sırıtınca anlamış olacak ki kafa sallayıp aşağıya indi.

Lavaboya girip çıktıktan sonra üzerime birşeyler giydim. Sonra Jimin in odasına doğru hareket ettim. Kapıyı açtım ve planım için lavaboya ilerledim. Kopardığım 3 kat tuvalet kağıdını ıslattım ve yüz üstü yatan Jimin in sırtına peçeteyi fırlattım. Çıkan ses o kadar komikti ki yerlere yatıp gülmeye başladım. Tabi o sırada Jimin de suyun kaldırma kuvveti ile sıçrayarak uyanmıştı. Ne olduğunu anlayınca yan tarafındaki su dolu bardağa uzandı. Kaçmak için hamle yapacaktım ama geç kaldım. Su her tarafımı ıslatmıştı.

-Hyung una böyle şeyler yaparsan böyle olur.

+Senin yüzünden rüyalarıma cinler periler girdi az bile yaptım.

Jimin gülmeye başlayınca bende gülmeye devam ettim. Sonra Namjoon hyung bize seslendi. Üzerimizi değiştirdikten sonra aşağıya inme kararı aldık..

(Kahvaltıda)

Nj-Düşünüyorum da bugün birşeyler mi yapsak?

Jm-Evet evet. İyi olur. Ama ne yapacağız? 

O an aklıma rüyam geldi ve biliçsizce..

+Yat turu...

Namjoon ve Jimin hyung bana baktılar.

Nj-Hmm olabilir. Bu fikrin senden çıkmasına şaşırdım ama. Koca bir yaz evde kalmakta ısrarcıydın.

+E evet aslında ama, sanırım biraz dışarıya çıkmam lazım. Ama kalabalık yerlere değil tabikide. 

Nj-Pekala bugün için bir yat turu düzenleyebilirim. Dedikten sonra kahvaltımızı bitirip Jimin ile salona geçtik. Namjoon hyung un birkaç işi olduğu için evde değildi.

-Sabahki bahsettiğin cinli perili rüya neydi?

+Saçma bir şeydi boşver. Ama bir daha seninle asla öyle yerlere gitmemem gerektiğini öğrenmiş oldum.

-Gelmiyorsun zaten ( ͠° ͟ʖ ͡°)

Gitmiyordum doğru. Dünyada en tuhaf nereler varsa orada buluyordum kendimi çünkü. Bir gün değişik şekilli meyve ve sebzelerin olduğu bir müze ye bile gitmiştik. O pipili domates hala gözümün önünde.

Sonra Jimin ile birkaç konsol oyunu oynadık. Saat 4 e geldiğinde Namjoon hyung gelmişti. Sonra dışarıya çıkmak için hazırlandık ve arabaya bindik..

------------

2. Bölüm sonu.

İlk 2 bölüm biraz kısa oldu sanırım. Diğer bölümleri uzun yapacağım merak etmeyinn.. 

Yorumlarınızı buraya yazabilirsiniz.

ᕦ(ò_óˇ)ᕤ