•Altı•

411 36 8
                                    

Beğenmeyi ve yorum yapmayı unutmayınn <3

2 Hafta önce

Sirius, dudaklarını Miara'nın nefesini kesildiğini hissettiği zaman her ne kadar devam etmek istese de çekti.

Elleri, kızın çıplak omuzlarından kayarak belini buldu. Sanki onun elleri için yaratılmıştı beli. İnce bel kıvrımına yerleştirdiği elleriyle sıkı sıkı sararak kendine yasladı kızı. Alnı alnındayken yavaşça gözlerini açtı ve kıpkırmızı kesilmiş, heyecanla göğsü inip kalkan güzel kıza baktı.

Miara başını eğmiş Sirius'un göğsüne bakıyordu. Deli gibi dizleri titriyordu eğer tamamen bedeni ona yaslanmış durmuyor olsaydı çoktan düşmüştü.

Sirius, Miara'nın yüzünün her detayını aklına kazımak istercesine gözlerini gezdirdi. Her bir detayı kalemle çizilmiş gibiydi. Dudaklarındaki boya öpüşmelerinde gitmesine rağmen tüm kırmızılığı ile karşısındaydı.

"Hudson," diye fısıldadı. "Gözlerime bak."

"B-ben,"

"Utanacağın bir şey yok."

Derin bir nefes alan Miara, Sirius'un göğsünde duran ellerini çekti ve az ilerde duran banka doğru yürüdü. Soğuktan dişleri takırdamasına rağmen vücudundaki yanma geçene kadar burada oturmak istiyordu.

Omzuna konan ceket ile kafasını kaldırıp sadece gömlekle kalan Sirius'a baktı. "Üşüyeceksin."

Sirius alay edercesine onu süzdü. "Üst vücudu tamamen çıplak olan sen mi söylüyorsun bunu?"

Miara cevap vermedi. Soğuk yavaş yavaş uykunu getirmeye başlamıştı. Ayrıca Sirius Black'in hoş kokusu ile sarılmıştı tüm vücudu.

Gözlerini kapatarak kafasını banka koyan kızın yanına oturdu Sirius. Miara'ya bir özür borçlu olduğunu farkındaydı ancak Sirius Black daha önce hiç yaptığı bir şaka için özür dilememişti!

O şakalarıyla gurur duyardı!

Ancak yine de bu güzel kızın güzel gözlerinin dolmasına sebep olduğu için tuhaf bir ağırlık hissediyordu midesinde.

"Hudson, bak ben.." derin bir nefes aldı. "Akşamki olay için özür dilerim. Bilirsin dış görünüşüme önem veririm ve her zaman düellolarda bir kıza yenilmiyorum."

Sirius ona cevap vermeyen kıza doğru dönerek kaşlarını çattı. Ancak Miara sarhoşluğun ve soğuğun etkisiyle Sirius'un ceketine sarılmış huzurlu bir uykuya dalmış gözüküyordu.

Sirius; ağzı hafif açılmış, burnu kızarmış ve ceketinin içinde kaybolmuş kıza güldü. Küçük bir çocuk gibiydi.

Miara, oldukça hafif gözükse bile şatonun merdivenlerini düşününce ona bir hafifletme büyüsü yapsam iyi olacak, diye düşündü.

Yaptığı büyü ile birlikte küçük bir baykuştan farkı kalmayan Miara'yı kucakladı ve Gryffindor binasına doğru yürümeye başladı.

..

Şöminenin kenarına yığılmış olan Marlene, Remus ve Peter, kucağında uyuyan Miara ile gelen Sirius'u görünce şok içinde Sirius'a baktılar.

Ancak Sirius onları hiç takmadan konuştu. "Ça- James nerede?"

Remus alaycı bir gülmeyle ortak salonun köşesindeki koltukları işaret etti. "Ateş viskini çok kaçırdı. Lily'de onu buraya getirdi. Geldiğimizde ikisi de uyuyordu."

"Siz de yanlarındaki boş koltukları alabilirsiniz."

Sirius kötü kötü Peter'e baktı. "Biriyle beraber uyuyamadığımı biliyorsun!"

KORKAK GRYFFİNDOR [SİRİUS BLACK ]Kde žijí příběhy. Začni objevovat