ALTIN ASALI EJDER

39.BÖLÜM "CADI KARADUL"

     Ben, gördüklerim karşısında adeta dehşete kapılmıştım. Orada koca bir Zümrüdüanka ordusu vardı. Üstelik bir sürü savaş aleti ve tılsımlar ile hazırlanıyorlardı. Evet, tıpkı tahmin ettiğim gibi pembe ay gecesi bizi gölde gören Jale idi. O, amaçsız arkadaşları ile dedektiflik yapmış ve teyzemle konuştuklarım da dâhil olmak üzere her şeyi duymuştu. Babam düşündüğüm kadar saf değildi.Hemen Zümrüdüanka'yı savunmaya hazırlamış, ormanı da paravan yapmıştı. Bunu hemen Cadı Karadul'a iletmeliydim. Yoksa bu onların değil, bizim sonumuz olacaktı. Savaş çalışmamız suya düşecekti. Yargılanan, o Jale denilen sahte prenses değil ben olacaktım. Sürgün yiyecektim, belki zindana atılacaktım. İnanamıyorum bu korkunçtu. Zümrüdüanka ordusu çok güçlüydü. Uçsuz bucaksız orman boyunca uzanıyordu. Daha fazla vakit kaybetmeden, kimseye görünmeden saraya döndüm. Odama buharlaştım ve Cadı Karadul'a küreden çağrı attım. Karadul,hazırlıklarla meşgul olduğunu ve rahatsız edilmek istemediğini anlatan bir ses kaydı koymuştu küreye. Ben, "Kahretsin!" diye bağırdım. Ve Kıvılcım'ı küreden aradım. Annesi ile acil görüşmem gerektiğini ona ilettim. Kıvılcım, annesinin Zümrüdüanka'ya geçemeyeceğini geçerse anında yakalanabileceğini söyledi. Ben hemen küreyi annesine vermesi gerektiğini çok acil bir durum olduğunu söyledim heyecanla.

     Kraliçe Gece küreyi aldı ve, "Ne oldu benim sevgili yeğenim? Neden bu telaşın?" diye sordu. Ben, ormanda gördüklerimi, Jale'nin bizi ispiyonladığını, o gece bizi görenin Jale olduğundan artık emin olduğumu, geçitin ise muhtemelen çalışmadan değil; canlanacak ölülerin Dünya'ya zarar vermemesi ve tek bir yerde hapsolmaları amacı ile Mavisihri tarafından mühürlenmiş olabileceğinden bahsettim. Kraliçe Gece beni dinledikten sonra, "Olamaz!" diye bağırdı. O kadar yüksek bir sesti ki benim bile kulaklarım uğuldamıştı. "Senin, o bela kardeşin tüm planlarımızı mahvedecek! Sadece yarın gecemiz kaldı. Çok güçlü bir deney bu.Pembe ay deneyi 40 yılda bir kez uygulanabilir. Yarın geceye kadar istediklerimizi yapamazsak tam kırk yıl daha geçitlerin açılmasını bekleyeceğiz. Topraklardaki kötü ölüler, bu iki gün içinde Zümrüdüanka'ya girmeli ve savaş konusunda bize destek vermeliler. Oysa tüm sihir hazırlıklarımız tamamdı. Baştan aşağı tastamamdık. Emegenlerimiz da hazır bekliyordu. Ek olarak kötü ölülere, Yer altı yaratıklarına ihtiyacımız vardı.O da bu gece olacaktı. Ama,o Dünyalı peri kızı her şeyi berbat etti." dedi sinirle. Ben, "Kraliçem sakin olmaya çalışalım. Şimdi ne yapmamız gerekiyor?" diye sordum. Kraliçe Gece bir süre soluklandıktan sonra, "Düşünüyorum Karamel düşünüyorum... Zümrüdüanka ordusunun ne kadar güçlü olduğunu biliyorum. Yemyeşil Yaprak Ormanı boyunca uzanan güçlü Zümrüdüanka ordusu ile baş etmemiz mümkün değil" dedi. Ve bir an için duraksadı, "Ama dedi ama..."

     Sonra bir kahkaha attı. "Sen benim çok işime yarayacaksın minik kelebeğim" diye seslendi kurnaz bir dille. "Sen Karamelciğim, hiç Lamippas'a geldin mi? Gelmedin herhalde değil mi tatlım?" diye tısladı. Ben ise kekeleyerek, "Ha... hayır kraliçem hiç gelmedim neden sordunuz ki?" dediğimde Kraliçe Gece bir kahkaha daha attı. "Neden mi? Bak tatlım seni bu akşam misafir edeceğiz de ondan" dedi. Ben ne olduğunu anlamadığımı söyledim.

     Kraliçe Gece, "Bak tatlım, şimdi Cadı Karadul'u göndereceğim yanına. Lamippas'a, sarayıma, annenin doğduğu yere geleceksin. Bu gece misafirim olacaksın. O baloyu başlarına yıkacaktık ancak onların savunma hazırlıkları planı değiştirdi. Yarın geceye kadar savaş gerçekleşmeli yoksa onları asla yenemeyiz. Kötü ölüler yardım etmeden bunu başaramayız. Pembe ayda kötü ölüleri çağırmalıyız ki trilyonlarca yer altı yer altı yaratığı bize yardım etsin. Seni rehin almış gibi göstereceğiz. Babana mesaj bırakacağız. tüm Lamippas'ın etrafını kara efsunlarla kaplayacağız. Yanımıza yaklaşamayacaklar. Zümrüdüanka ordusunu imha etmelerini isteyeceğiz. O ispiyoncu kardeşinin yalan söylediğini, asıl onun tüm Kaf Dağı'na hakim olmak istediğini onun için bu ucuz numaralara başvurduğunu söyleyeceğiz. Karadul bizim elçimiz olacak. Karadul'u arayacağım şimdi o da Esmer'i arayacak ve Esmer, bizden tarafta olan tüm yarı cadı,yarı perilere haber verecek. Onlar da destek olacak. Prenses Jale'yi istemediklerini, onun bir iftiracı olduğunu, iki ülkeyi birbirine düşürmek için komplo kurduğunu, Zümrüdüanka'nın kendisine yetmediğini tüm Kaf'ı istediğini söyleyecekler. Bu olay alev gibi büyüyecek.Seni öldüreceğimizi ve bunun güçlü bir bedel olacağını söyleyeceğiz onlara. Veliahtlarına dokunmayacağımızı, ama Prenses Karamel'i gözdağı için öldüreceğimizi söyleyeceğiz. Onlar da sonunda yola gelecekler. Bir prensesin kanının dökülmesine izin veremezler çünkü. Zümrüdüanka ordusu imha olunca biz seni teslim edeceğiz ve bizim Lamippas ordularımız Zümrüdüanka'ya saldıracak.Ancak, sana zarar vermemiz konusunda biraz inandırıcı olmamız gerekiyor. Bak Zümrüdüanka'nın gelecekteki kraliçesi; taht için, taç için, gölge olmamak için, kraliçe olmak adına fedakarlık yapmaya hazır mısın? Bana şimdi cevap ver! Sakın beni yarı yolda bırakma" dedi.

Değerli arkadaşlar, hepinize uzun bir aradan sonra merhaba.

Bazı işlerim dolayısı ile hikayeye biraz ara verdim.

Okuyan herkesten özür diliyorum.

Ama bitiş yaklaştı.

Finale son 5 bölüm kaldı.

Yeni bölüm Perşembe günü gelecek.

Oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyor hepinize teşekkür ediyorum.