| 1. BÖLÜM |

10K 291 164
                                    

KEYİFLİ OKUMALAR...

| 1998 KASIM |

"Anne! Neden ağlıyorsun?"

Küçük çocuk koşarak annesinin eteğine yapıştı. Seyfi araya giren oğluna bakıp iç çekti, küçük Demir tüm her şeyiyle onun bir kopyası gibiydi. Eliyle alnını sıvazladı, odanın içinde tur atmaya başladı sakin adımlarla. Filiz kendini toparlayıp Demir' e uzandı.

"Bir şey yok bebeğim, iyiyim ben. Konuşuyoruz sadece."

Dolan gözlerini annesinin dudağına çevirdi küçük çocuk. Parmaklarını kadının kızarmış gözlerine değdirdi, okşadı.

"Kavga mı ettiniz?"

Kafasını hızlıca iki yana salladı Filiz, gülümsedi. Demir yaşıtlarına göre oldukça zeki bir çocuktu, hızlı kavrardı, kolay unutmazdı.

"Hayır canım."

Demir kızgın bir ifadeyle baktı annesine, aynı onun gibi başını hızlıca salladı.

"Yalan söyleme!"

"Anneni rahat bırak Demir. Yanıma gel."

Seyfi' nin sert sesi onu korkutsa da dik başlılığından feragat etmedi küçük Demir.

"İstemiyorum."

Sinirle güldü Seyfi, gülüşü yavaş yavaş solarken kızgın bakışları Filiz' i buldu. Kadın adamın bakışlarını tanıyacak, konuşmadan anlaşabilecek kadar iyi tanıyordu onu. Derin bir iç çekti, oğluna çevirdi gözlerini.

"Anneciğim, baban seni abinin yanına götürecek. Gitmek istiyordun bir haftadır, hatırladın mı?"

"Artık gitmek istemiyorum."

Demir inatçılığını da babasından almış gibiydi. Babasını seviyorsa da annesine olan bağlılığının önüne geçmesine izin vermiyordu. Babası annesine kızdığında, tartıştıklarında onun tarafında oluyor; adamla bir çocuk için uzun sayılabilecek bir süre konuşmuyordu.

"Gelmezsen bir daha götürmem seni Demir. Git hazırlan hadi."

Omuzlarını silkti, dudağını büktü küçük Demir.

"Banane, istemiyorum işte."

"Demir lütfen anneciğim."

"İstemiyorum! Sanem Teyze kötü davranıyor bana, istemiyor beni. Ben de onu istemiyorum! Git-me-ye-ce-ğim!"

Seyfi duyduğu cümleyle kaşlarını çattı. İki oğlu vardı fakat Demir' e düşkünlüğünü anlamamak için aptal olmak gerekirdi. Sanem Hanım adamın oğluna düşkünlüğünden rahatsızdı, yine de kötü davranacak cesareti göstermesi aptallıktı. Seyfi' nin kulağına gideceğini düşünemeyecek kadar aptal mıydı?

Filiz duyduklarına şaşırmamıştı, tahmin edebiliyordu. Sinirlense de elinden bir şey gelmeyeceğini de biliyordu. Alt dudağını dişleyerek Seyfi' ye baktı, adamın bakışlarının da kendisinde olduğunu görerek oturduğu koltuktan kalktı. Karşısında durup yüzüne bakmadan:

"Gelmek istemiyor. Zorlayamam daha fazla." Dedi genç kadın.

Seyfi duruma kızsa da küçük çocuğa kıyamıyordu.

EFSUNKÂR (+18)Where stories live. Discover now