4

85 12 3
                                    

Jouno huzursuzlukla küpesini taktı. Hayatı kör olduktan sonra beklemediği bir zirveyi görmüştü ve o da bu durum karşısında oldukça şaşkındı.

Mantıken her insan şöhrete kavuştuğunda mutlu olurdu ancak durum Jouno için aynı değildi. İki yıl öncesini anımasamak Jouno'ya acı veriyordu; görüşünü kaybettiğinden dolayı değil, şöhrete sırf kör olduğu için ulaşması. Jouno kör olmadan önce de iyi performanslar sergiliyor ve yetenekliydi fakat tanınırlığı yoktu. Takdir edilmek kötü olmasa da bir yerden takdir eden insanların niyeti anlaşılmaz hale gelmişti. Bu insanlar Jouno'yu yeteneğinden dolayı mı yoksa engeli yüzünden mi takdir ediyorlardı?

"Eğer kör olduktan sonra kariyerimi bıraksaydım hayatım nasıl şekillenirdi?" diye sormaktan kendini alıkoyamıyordu. Bastırması gereken duyguları sorun değildi fakat bunu daha ne kadar ilerletebilirdi kestiremiyordu.

"Jouno," dedi Jouno'nun menajeri. "Birazdan oyun başlayacak."

"Geliyorum Kunikida."

Duygularını tamamen açabileceği bir fanıyla tanışmak epey olağan dışı gözükse de oyunu izlemekten bir zarar gelmezdi.

Jouno, Kunikida'ya katılımcılara göz gezdirmesini istediğinde çoğunluğunun genç kızlardan oluştuğunu öğrendi. Sürekli normal durumlara karşı abartılı tepkiler veren birinin kazanmaması adına içinden yalvardı Jouno. Oyun reflekslere dayalı bir oyun olduğundan en iyi reflekse sahip kişi oyunu kazanacaktı.

Kunikida, katılıcımları analiz ederken gözüne genç bir oğlan takıldı: Bu Tecchou idi. Nedendir bilinmez, çileğin üzerine ketçap dökmüş ve yiyordu. Kunikida, oğlanın rezalet bir damak zevkine sahip olduğunu beyninde tekrar ederek gözünü diğer yarışmacılara çevirdi. Tecchou'nun hemen yanında kısa boylu, kızıl saçlı, sevimli bir kız vardı. Dışarıdan bakıldığında Tecchou'nun aksine normal duruyordu.

"Tanrım, Tecchou..." Teruko çaktırmadan arkadaşının ayağına bastı. "Garip zevklerini açığa çıkarma vakti değil. Oyuna hazırlanmalıyız."

"Senin neden geldiğini anlayamadım Teruko."

"Az önce ekledikleri kurala göre; kazanan kişi istiyorsa Jouno ile buluşma sırasında bir arkadaşını seçebilir. Eğer sen kazanamazsan bile hâlâ şansımız var demektir."

Tecchou bir şey demeden arkadaşını başıyla onayladı sadece.

Oyun başladığında birçok kişi dökülmüştü, yalnızca dört kişi geçebilmişti. Elbette bu dörtlü içinden de bir eleme yapılacaktı ancak oyunu geçen kişi sayısının bu kadar az olması beklenmiyordu.

Teruko arkadaşına sırıtarak "%50 şansımız var Tecchou, ikimiz de geçtik." dedi. Teruko her ne kadar belli etmemeye çalışsa da eğer Tecchou kazanırsa yanına kendisini de almasını istiyordu.

Final oyun sonlandığında kazanan kişi Tecchou olmuştu. Teruko rahatlayarak ve kendinden emin bir şekilde arkadaşına bakıyordu.

Kunikida'nın gerçekleşmek istemediği şey başına gelmişti fakat elden bir şey gelmezdi. Jouno ise oyunun erkenden bitmesine sevinmişti.

"Suehiro Tecchou, sizi kutlarım. Bugün Jouno ile vakit geçirmeye hak kazandınız. Eğer yanınıza almak istediğiniz bir arkadaşınız varsa alabilirsiniz."

"Hayır, yok."

"Peki o zaman, şuradan..." Kunikida yolu gösterdi.

"Tecchou, seni!" Tecchou arkasında kızgın bir Teruko bırakmıştı.

Plum Conversation |sue.giku|Where stories live. Discover now