''Selam, Tecchou.'' dedi Jouno.
Jouno'nun üzerinde bol sarı bir kıyafet vardı. Saçlarının biraz dağınık olmasından onun hazırlanmaya çok vakti olmadığını düşündü Tecchou.
"Selam, Saigiku."
Tecchou ve Jouno, uzun süredir birlikte konuşmaya devam etmişlerdi ancak Tecchou bu süreç boyunca Jouno'nun içten gülümsediğini görememişti. Her ne kadar çabalasa da çabaları sonuçsuz kalıyordu.
"Bugün ne öğretmemi istersin?" Tecchou, Jouno'dan şan dersleri alıyordu ve pek iyi gittiği söylenemezdi. Siyah saçlı oğlanın yaptığı tekrarlanan ufak hatalar Jouno'yu çileden çıkarıyordu. Jouno, sürekli "Böyle giderse sana öğretmeyi bırakacağım." dese bile öğretmeye devam ediyordu.
"Saigiku, bugünlük es geçsek olur mu?" diye sordu Tecchou.
"Niye?"
"Sana bir şey göstermek istiyorum."
"Ne hakkında?"
Tecchou, stresle ezberlediği sözleri içinden unutmamak adına tekrar ediyordu. Tecchou, piyanoya yaklaştı ve parmaklarını tuşlara götürdü.
"Sana hazırladığım bir şarkıyı söyleyeceğim."
Tecchou, şarkıyı söylerken defalarca kez detone olsa da aldırmadan söylemeyi sürdürdü. Oldukça utanç verici bir andı ancak Jouno kahkahalarını durduramıyordu. Tecchou, ilk kez Jouno'nun mutlu olduğunu görmüştü. Tecchou, onun içinden gelerek attığı kahkahalarını beynine kazımıştı.
---
jouno'ya saigiku demek çok tuhafıma gidiyo ĞHFŞŞGŞSLGLD
